Я старомоден перевод на турецкий

Пусть я старомоден, но для брака это плохо.

Bu evliliğe zararlı.

Возможно, я старомоден, когда говорю о браке.

İş evlilik olunca eski kafalıyım.

Хорошо, возможно я старомоден, но я верю что... женщина должна любить мужчину таким, какой он есть а не, таким, каким она хочет, чтобы он был.

Belki eski kafalıyım, ama bence bir kadın bir erkeği olduğu haliyle sevmeli olmasını istediği haliyle sevmeye çalışmamalı.

Возможно я старомоден но мне кажется, что женщину следует почитать как королеву.

Hâlâ eski kafalıyım galiba ama bence bir kadına kraliçeymiş gibi davranmak gerekir.

Наверное, я старомоден, но мой отец говорит : если хочешь быть джентльменом, тебе... нет никакого дела до того, что говорит твой отец.

Belki eski kafalı biriyim ama babam derdi ki centilmen olmak istiyorsan, babamın ne dediği umurunda değil.

Я старомоден.

Ben eski modayım.

Я старомоден.

Ben eski kafalıyımdır.

Я старомоден.

Eski modayım.

Может, я старомоден, но я считаю, что любовью занимаются с тем, кого любят.

Belki eski kafalıyım ama bence bu sevdiğin biriyle yapmak demek.

Я старомоден

Eski kafalıyımdır ama kahretsin be ;

А он говорит, что это я старомоден.

Bir de bana "eski kafalısın" der.

Но я старомоден.

Ama arada sırada eski usül takılıyorum.

Я не похож на тебя. Я старомоден.

Gelenekçi bir adamım ve sırlarımı göz önüne sermek istemiyorum.

Я старомоден в этом вопросе.

O konuda çok geri kafalıyım.

– Знаешь, Барт, Я старомоден.

Biliyor musun Barth eski kafalıyımdır.

Я старомоден.

Ben eski kafalıyım.

Я старомоден, мисс Тасиони.

Ben eski kafalıyım Bayan Tascioni.

В этом плане, я старомоден.

Bu konuda eski kafalıyım. - Ne güzel.

Конечно, я старомоден, но для меня развод - это слабость, вырождение, скандал и полный крах.

Eski kafalı olabilirim ama bana göre boşanma bir zayıflık göstergesi. Alçalma, skandal ve başarısızlık.

Может я старомоден, но когда мошенники популярнее, чем копы, это анархия.

Bana eski kafalı diyebilirsin ama çeteler polislerden daha popüler hale gelirse...

Может быть я немного старомоден, но по-моему это поразительно :

Ona bunca yıldır nasıl katlanıyorsun? Her zaman böyle değildir.

Я думал, Метеор старомоден.

Onun eski kafalı olduğunu düşünüyordum.

Ну да, я малость старомоден.

Evet öyle, ben biraz eski kafalıyım.

Я достаточно старомоден, чтобы считать, что они придают прекрасный барочный оттенок континенту.

Kıtaya barok bir hava verdiklerini düşünecek kadar eski fikirliyim.

- Меня называют старомодным, но если это старомодно, любить Дэнни Кея, Боба Хоупа, Милтона Берла... тогда ладно, пусть я буду старомоден.

- Bana eski kafalı diyorlar, ama Danny Kaye'yi, Bob Hope'u, Milton Berle'ü beğenmek eski kafalılıksa, tamam ben eski kafalıyım.

- Я, наверное, старомоден.

Örümcek kafalıyım.

Я не старомоден.

Ben çok eski kafalı biri değilim.

И я отрицал, что я сам старомоден.

Ben eski kafalı olduğumu inkar ettim. - Yani?

Я знаю, ты старомоден, но в наше время дети уже привыкли к животным "РиПет".

Eski kafalısın. Şimdiki çocuklar RePet'lerle büyüdü.

Считаю, я – старомоден. Нет, нет.

Bana eski kafalı diyebilirsin.

Боюсь, что так. Я очень старомоден. По правде говоря, я прочел, что открыли какую-то выставку в Галерее Саатчи.

Geçenlerde Saatchi Galerisinde bir sergi olduğunu okumuştum.

Раз так, то это значит, что я очень старомоден.

Zaten, olan da bu, ben eski-tarz bir erkeğim.

Я как бы старомоден в этом.

O konuda biraz eski kafalıyımdır.

Послушай, может я и старомоден, но мне жаль, это неприемлемо для меня.

Eski kafalı olabilirim ama üzgünüm. Böyle bir ilişki kuramam.

Ох, я слишком старомоден.

Benim modam iyice geçti.

Я хотел быть современным. Но нет. Я просто старомоден.

Modernmiş gibi yapıyorum... ama ben eski kafalıyım ve... bir kız arkadaşım var.

Наверное, я просто старомоден.

Sanırım biraz eski kafalıyım.

я немного старомоден.

Biraz demode kaldım.

Я просто старомоден.

Sanırım ben biraz eski kafalı kalmışım.

Да. я немного старомоден, но думаю, что термин, который ты ищешь, это "О.М.Б." ( о мой Бог )

Evet, çağı pek yakalayamıyorum ama sanırım şu an aradığın terim "Aman Tanrım" olacak.

Я, типа, старомоден.

Biraz eski kafalıyımdır.

Я в своих методах более старомоден... патрулирую улицы, стучусь в двери и всякое подобное.

Benim tekniklerim biraz eski modadır kapı kapı dolaşır, yolları arşınlarım o tarz şeyler işte.

Я надеюсь, что кто-то в этом здании был также старомоден, как и ты, Чарли.

Umarım bu binadakiler de senin kadar eski kafalıdır, Charlie.

Тороплюсь? Я типа старомоден, ясно?

- Biraz eski kafalıyımdır, tamam mı?

И вот, возможно, я и старомоден, но там, откуда я родом, годовщины что-то, да значат.

Şimdi, belki eski kafalıyım, ama benim geldiğim yerde yıldönümleri önemlidir.

Я же знал. Его вкус старомоден.

Böyle ilkel bir zevke sahip olduğunu biliyordum.

Да, может, я бы и позволил им, но я слишком старомоден.

Bana kalsa muhtemelen yanardın da. Ben eski moda tiplerdenim.

Я более старомоден в своем подходе, я не запираю себя в коробках.

Ben daha çok eski kafalı bakış açısındayım. Kendimi bir kutuya falan kilitlemem.

Но я старомоден.

Fakat ben eski kafalıyım.

Ты слишком старомоден, если думаешь, что я не знаю, о чём речь.

Eğer neden bahsettiğini bilmediğimi sanıyorsan, çok eski kafalısın.

Может, я, конечно, старомоден, но мне кажется, что в обществе принято предварять свои визиты телефонным звонком.

Belki modam geçmiştir ama bana göre, önceden aramak bir toplumsal nezakettir.