Benden değil перевод на английский
2,398 параллельный перевод
Emir direk şeften geldi, benden değil.
That comes straight from the chief, not me.
Benden değil.
Not from me.
Bebek benden değil demiştin.
You said that baby wasn't yours.
Benden değil, kesinlikle babandan da değil.
Not from me, certainly not from your dad.
Benden değil senden bahsediyoruz.
We're talking about you.
Benden değil.
Not me.
- Hayır, benden değil kardeşinden bahsediyordum.
I didn't mean me. I meant your sister.
Kendim için değil ama benden daha kötü Glee kulüpçüler yeterince solo söyleyemeyecekler diye.
You know, not-not for myself, but for my lesser Glee Clubbers who don't get as many solos.
Dışarıda benden daha iyi biri olmalı değil mi?
There's gotta be somebody out there better than me, right?
Dostum benden bir suçluyu bulmamı istedin, değil mi?
Dude, you asked me to find out about a criminal, all right?
Benden ayrılmana izin vererek hata yaptım, değil mi?
I made a mistake letting you go, didn't I?
- Benden de hiç misafir olmaz, değil mi?
Worst dinner guest ever, right?
- Benden o anlamda hoşlanıyorsun, değil mi?
You do like me like that, right?
Benden nefret edebilirsin umurumda değil ama onu üzme.
Now, you can hate me, I really don't care, but you don't hurt her.
Benden ayrılman, arkadaş olamayacağız anlamına gelmiyor, değil mi?
Just because you broke up with me doesn't mean we can't be friends, right?
Şimdi Serena benden hala nefret ediyor, Yani geçen sene böyle birşey yapmış olabilirim, ama şimdi değil.
Now I know Serena still hates me, so I might have done something like this last year, but not now.
Benden beş milyon dolar istemek üzeresin, değil mi?
You're about to ask me for five million bucks, aren't you?
Jim benden bahsetti, değil mi?
Jim told you all about me, didn't he?
Sokağa çıkıp da bunu başkasından değil benden duymanı istedim.
I didn't want it to get out on the street, and have you find out from somebody else. I wanted you to hear it from me. Hmm.
Benden bunu yapmamı istiyorsun, değil mi?
That is what you want me to do, right?
Sorun değil ; belli ki benden bahsediyordunuz.
It's okay, you're obviously talking about me.
- Benden hoşnut değil misin?
You don't like me?
Benden uzak duramıyorsun değil mi, Alan?
You can't keep away, can you, Alan?
- Personel benden nefret ediyor, değil mi?
The staff hates me, don't they?
O benden daha uzun, değil mi?
- She is taller than me, isn't she?
Benden de bir tane yok, değil mi?
You don't have one of me, do you?
Bu benden nefret edebilecek birinin yüzü değil.
That is not the face of someone that could hate me.
Ben bunun tamamen olası olduğunu düşünüyorum paylaştığımız bu gezegen yaşamın gerçekten bir uzaylı türüne yabancı değil - - çünkü yaşam mutlaka uzaydan gelmiş olmalı, çünkü değişik bir hayat ağacına ait sizden yada benden.
I think it's entirely likely that we share this planet with a genuinely alien type of life - - alien not because it necessarily came from space, but because it belongs to a different tree of life from you or me.
Bu yüzden benden yardım istiyorsun, değil mi?
Which is why you reached out to me, right?
Yani, aynı okula gitmiş olsak benden... Benden nefret etmezdin değil mi?
I mean, if we went to school together, you wouldn't... you wouldn't hate me, right?
Benden kaçmıyorsun, değil mi?
You're not... avoiding me, are you?
benden hoşlanmıyorsun değil mi?
You don't like me, do you?
Benden kaçıyor, değil mi?
She's avoiding me, isn't she?
Benden ayrı kalamıyorsun değil mi?
Just can't get enough of me, can you?
Benden değil.
Oh, they're not from me.
Benden fazla hoşlanmıyorsun değil mi?
You really don't like me much, do you?
Sanırım, açıkça benden uzaklaşıp uzaklara gitmeyi düşünüyorsun benim istediğim bu değil. Neden biz...
I think that getting away from here is obviously what you want and given as it's not what I want, why don't we just...
Benden kurtulmayı çok istiyorsun, değil mi?
Wow. You really want to get rid of me, don't you?
Benden öğrendiğini bana satman sinir bozucu, değil mi?
Annoying that I didn't start with what really happened first, isn't it?
- Benden nefret ediyorsun değil mi?
You hate me, don't you? Oh, no. No, no, no.
İyilik benden de fena değil. Ya baba ne diyeceğim...
I was gonna ask you something...
Aynen öyle. Benden korkmuyorsun, öyle değil mi?
Exactly, and you're not afraid of me, are you?
Benden pek de farklı değil.
It's not so different from me.
Yani benden tanıtım olayını halledip fotoğraf çekilen, janjanlı bir şeyler ayarlamamı falan istiyorsun değil mi?
Okay, I got it. Do you want me to get the publicity department to organize, like, the pictures and to supply the rainbows and the unicorns, all the stuff you were saying?
Hem boyun da benden o kadar uzun değil.
You're smart and pretty Oh. and you're not even that much taller than me.
Bu akşam benden bu kadar. Wilson'ın psikopatlardan hoşlanması benim suçum değil.
It's not my fault Wilson's attracted to psychos.
- Nakil oranlarının artmasını sağlamak, - hastaların neye ihtiyaçları olduğunu saptamak ve ilgilenmek, - benden çok doktorların görevidir, bunlara karar vermek benim haddim değil.
Maximizing the success of transplants is, and I will not presume to know better than physicians what is best for their patients.
Şu an benden aldıklarıyla değil bana kazandırdıklarıylayım.
And I'm left not with what she took from me but with what she brought.
Evet, şu an benden nefret ediyorsun, değil mi?
Yeah, you hate me right now, don't you?
Jim'in süper güçlerine sekte vuran nedensel faktörler için değil de, bir tek benden hoşlanıyor mu hoşlanmıyor mu diye endişelendiğim günleri özlüyorum.
I'm glad you're going. I miss those days, when all I had to worry about was whether Jim liked me, not the causal factors impeding his superpowers.
O... Benden zeki değil.
He's... he's not smarter than me.
değil mi 44479
degil mi 350
değil 1746
değilim 815
değildi 207
değilsin 303
değilmiş 21
değildir 62
değilmi 114
değiliz 102
degil mi 350
değil 1746
değilim 815
değildi 207
değilsin 303
değilmiş 21
değildir 62
değilmi 114
değiliz 102
değilse 32
değilsiniz 26
değil mi dostum 28
değil mi canım 39
değil mi anne 66
değil misin 154
değil miyim 77
değil mi efendim 66
değildim 75
değil mi çocuklar 56
değilsiniz 26
değil mi dostum 28
değil mi canım 39
değil mi anne 66
değil misin 154
değil miyim 77
değil mi efendim 66
değildim 75
değil mi çocuklar 56