Burada bekle перевод на английский
4,892 параллельный перевод
Sen burada bekle.
Now wait here.
Sana bir sürprizim var. Burada bekle.
I have a surprise for you.
- Burada bekle.
- Wait here.
Burada bekle.
Now wait here.
Hey, burada bekle.
Hey, wait here.
Polisi arayıp burada bekle- -
Do I call the police and wait here...
Sen burada bekle, birazdan seni çağırırım.
Why don't you wait here and I'll bring you in in a second?
Sen burada bekle.
You wait here.
Burada bekle.
Stay here.
- Ne? - Burada bekle.
What?
- Burada bekle.
Wait here.
Burada bekle.
Sit tight.
- Burada bekle.
Stay there.
Burada bekle.
Wait here.
Burada bekle biraz.
Wait here for a moment. Why?
Henry, burada bekle.
Henry, wait here.
- Tamamdır ben hallettim slash. Burada bekle.
- All right, I got this, slash.
Sadece burada bekle.
Just... wait there.
Burada bekle, yiyecek bir şeyler getireyim.
Stay here I will get you something to eat.
Sen burada bekle ve dikkatli ol.
Ju... uh, just... uh, stand there, at attention.
Burada bekle.
Wait there.
Burada bekle, bir saat içinde dönerim.
Wait here, I'll be back here in an hour.
Burada bekle.
Just stay there.
Tam burada bekle, tamam mı?
Wait right there, okay?
- Burada bekle.
Wait for me here.
Sen burada bekle.
Wait right there. Damn, man!
Tamam, burada bekle.
Ok, you stay here.
Burada bekle.
You stay here.
Jack burada bekle.
Oh, Jack stay right here. Stay here.
Burada bekle.
Hey, hey, wait here.
Burada bekle, dostum.
Hold on a moment, laddie.
Ben arkadaşlarımı buluncaya kadar burada bekle.
Wait here while I find my friends.
Burada bekle.
Now, wait here.
Bekle Sam'de burada.
Hang on. Sam's here, too.
Ela dur. Bekle burada.
Stop, stop, wait right here.
Burada kal, sabahı bekle.
You stay here, wait till morning.
Burada biraz işim var, beni bekle.
I've got some business in here, so wait for me.
Sen burada bekle.
You stay here.
Bu arada gitmem gereken bir yer var. Burada birkaç dakika bekle.
But then, I have somewhere to go to for a while.Wait here.
Bekle burada.
Stay here for a second.
Hayır, burada bekle.
No, wait here.
Peçete getireceğim, bekle burada.
I'll go get you some napkin.
Sana çilek getireceğim bekle burada.
I'll wash you some strawberries.
- Bekle, burada bir kapı var.
Wait, there's a door right here.
Burada durmanı önermem. Holde bekle ve Almanları uzak tut.
I don't recommend standing there, guard the hall and keep the Germans out.
- Bekle, Leo da burada.
- Wait up, Leo's here.
Yakında geleceğim, burada bekle.
Wait here, I will be back soon
Yakında döneceğim. Burada bekle.
I'll be back soon.
Hayır burada kal ve bekle.
No. You stay here and wait.
Dur bekle. Burada kal.
Hold on, hold on, stay here.
Bekle, burada saat 5 oluyor.
Well, wait that's that's five my time,
burada bekleyin 194
burada bekleyeceğim 45
burada bekleyeceğiz 17
bekle 9205
bekleyin 1931
beklemek 37
beklerim 153
bekledim 48
bekle beni 131
bekleme 36
burada bekleyeceğim 45
burada bekleyeceğiz 17
bekle 9205
bekleyin 1931
beklemek 37
beklerim 153
bekledim 48
bekle beni 131
bekleme 36
bekleriz 49
beklemiyordum 16
bekleyeceğim 167
beklemedeyim 24
bekle bir dakika 1308
bekleyelim 43
beklesene 61
bekle bir saniye 289
bekleyin bir dakika 145
bekleyin lütfen 40
beklemiyordum 16
bekleyeceğim 167
beklemedeyim 24
bekle bir dakika 1308
bekleyelim 43
beklesene 61
bekle bir saniye 289
bekleyin bir dakika 145
bekleyin lütfen 40