Harikâ перевод на английский
99 параллельный перевод
Harikâ!
Excellent.
Herşey harikâ.
Just great.
Harikâ, teşekkürler!
Great, thanks!
Harikâ!
That's great!
Harikâ!
Great!
Harikâ.
It's great.
- Harikâ.
- Very cool.
Harikâ fikir, Katya.
- Great idea, Katya.
Harikâ fikir.
Great idea.
Harikâ, o zaman- -
Great, well...
Bu harikâ bir şey.
It's so cool.
Yani bu harikâ, el işaretlerini anlıyorlar ve insanlar da bu işaretlerle onlara mesajlar veriyor.
and people use their hands to give messages to dolphins.
Afedersin ama öyle olsa bile, harikâ bir sandalye olurdu..
Excuse me. He would make a great chair.
Harikâ.
Perfect.
Ve harikâ yemek yapman konusunda da.
And you are a fantastic cook.
Tüm bu yaşadıklarım, kendimi harikâ hissetmemi sağladı.
The whole experience make me feel great about myself.
Buraya getirdiğin şeyler harikâ.
I really like what you bring to my apartment
Onu gelmeye iknâ etsen harikâ olurdu, çünkü Jim'i o gün yalnız bırakmam istemem.
It'd be awesome if you get him to go, I'd really like to be there for Jim.
Gene harikâ şehir Wisconsin'dan olgun parmesan.
Also from the great city of Wisconsin, an aged parmesan.
Ve bana kalırsa harikâ geçmişti.
And I actually think that talk went really well.
Ama bence harikâ biriydi.
But I thought she was wonderful.
Harikâ haberler...
Wonderful news!
Harikâ bir şeyi var kişiliği.
He's got a great personality. Oh!
- Harikâ.
Fantastic.
Harikâ bir şeydi.
it was awesome.
Buraya getirdiğin şeyler harikâ.
I really like what you bring to my apartment.
Harikâ.
Great.
Hayır, harikâ olan da bu zaten.
No, that's what's so great about this.
Harikâ birisi.
A great man.
Minibüs harikâ!
This van is great!
Sen güzelsin ve eğlenceli birisin,... ayrıca güzel bir işin var,... harikâ bir televizyonun, sigortan.
You are beautiful, and you're funny, and you got a cool job, awesome TV, insurance.
Bu harikâ olmuş hamile kadın.
Is is some excellent food, pregnant lady.
Geçiçimi sağladığım mesleğin nasıl battığını kendi gazetemde yazması çok harikâ olacaktır.
I love discussing the death of my livelihood and printing it in my own paper.
Harikâ görünüyorsun.
You look great. Oh.
Harikâ bir kural gerçekten.
That is a good rule.
Bilirsin işte, harikâ birisi.
Ah, you know, he's a great guy.
Harikâ ama biraz genç.
A great, much younger guy.
"harikâ olmuş, beni öpmek ister misin" falan deriz...
"So do you," "The steak is fantastic,"
Sen çok güzel ve harikâ bir kadınsın.
Well, you're just so great and beautiful.
Harikâ olacağından eminim.
That is gonna be so great.
Harikâ.
This is great.
Harikâ, kilitli değil!
Perfect, is unlocked!
Brian, fotoğrafların gerçekten harikâ.
Uh, Brian, the photos are really beautiful.
Evet, ne harikâ değil mi?
Yep, it's great.
Gazetede harikâ bir işim var.
I have a great job at the paper.
Kulağa çok harikâ bir plân gibi geliyor. Ama bu iş yerini de düşünmek zorundayım.
That sounds like a great plan, but I have to think about my business.
Harikâ bir çocuk.
He's a great kid.
İtiraf etmeliyim Zack, bu risotto harikâ olmuş.
I got to tell you, Zack, this is some pretty good risotto.
Bu gerçekten harikâ.
That's really cool.
Harikâ görünüyorsun.
You look great.
- Tabii, harikâ!
- -Yeah, perfect.
harika 10247
harikasın 412
harikaydı 604
harikayım 109
harika görünüyorsun 610
harikalar 75
harikasınız 87
harika bir gün 57
harika bir adam 26
harika bir kız 40
harikasın 412
harikaydı 604
harikayım 109
harika görünüyorsun 610
harikalar 75
harikasınız 87
harika bir gün 57
harika bir adam 26
harika bir kız 40
harikaydın 273
harika biri 117
harikadır 84
harika olurdu 53
harikaydınız 54
harika olur 206
harika bir kadın 31
harika bir yer 43
harika bir duygu 21
harika bir haber 41
harika biri 117
harikadır 84
harika olurdu 53
harikaydınız 54
harika olur 206
harika bir kadın 31
harika bir yer 43
harika bir duygu 21
harika bir haber 41