Parmak izi yok перевод на английский
548 параллельный перевод
Temel bilgiler, parmak izi yok.
Elementary, no fingerprints.
Parmak izi yok, hiçbir kaydı yok. Her hareketimizi biliyor.
He has no record, leaves no fingerprint, knows every move we make.
Parmak izi yok.
No fingerprints.
Burada parmak izi yok.
No prints here.
( Polis Memuru ) Parmak izi yok.
( Policeman ) No prints.
Yani, sahibi konusunda kayıt bulunmuyor, parmak izi yok,
So, there's no record of any ownership, no prints,
Parmak izi yok mu?
No fingerprints?
Belge yok.Parmak izi yok.
No papers. No fingertips.
- Düşünün.Parmak izi yok.Yüz yok.
- Concentrate. No fingertips, no face.
Parmak izi yok mu?
No prints?
Hiç parmak izi yok.
No footprints.
Kimlik yok, parmak izi yok, zor gözüküyor.
There's no ID on him and no fingerprints, so it could be tough.
Fidye isteği yok, parmak izi yok, hiçbir şey yok.
There's no ransom note, no prints - no nothing.
Hiç parmak izi yok, envanterde hiçbir şey yok.
No fingerprints, no inventory.
Parmak izi yok.
No prints.
31 bıçak darbesi. Parmak izi yok.
Well, we got 31 stab wounds, neck and the chest.
Buz bıçağında da parmak izi yok.
No prints on the ice pick, either.
Parmak izi yok ama.
No fingerprints, though.
Silahta parmak izi yok.
There's no fingerprints on the gun.
Parmak izi yok.
There are no fingerprints.
- Parmak izi yok.
- It had no fingerprints.
- Parmak izi yok, ipucu yok, hiç bir şey yok.
- No prints, no leads, no nothing.
Olay yerinde hiç parmak izi yok.
We have no fingerprints in the whole place.
Parmak izi yok, yaşlı adamınkiler dışında.
There are no prints on it, apart from the old man's.
Parmak izi yok, diş kaydı yok, hiçbir şey yok.
No prints, no dental, no nothin'.
Parmak izi yok. Zehir yok.
No fingerprints or poisons.
- Parmak izi yok.
- No prints.
Hiç parmak izi yok.
No fingerprints.
Hiç parmak izi yok.
We haven't found a fingerprint.
Kimlik yok, yüz yok, parmak izi yok.
No ID, no face, no prints.
Bu kadar zamandır köpek onunla oynadığı için... parmak izi bulma şansımız da yok.
Not much chance of fingerprints... after the dog's been playing with it for nobody knows how long.
Ne parmak izi, ne kimlik, hiçbir şey yok.
No fingerprints, no identification, nothing definite.
Henüz bir parmak izi raporu yok... ve Constantino kızın ailesini görmek üzere Lakewood'a doğru yola çıktı.
No report yet on fingerprints... and, uh, Constantino's on his way to Lakewood to see the girl's parents.
"Ölünün parmak izi kaydı yok."
"Have no fingerprint record dead man."
Bu olayda hiçbir ipucu..... hiç parmak izi, sebep, şüpheli yok.
And now, here you have a case in which there are no clues no fingerprints, no motives, no suspects.
Parmak izi de yok. - Acele et.
No fingerprints.
Bir tek parmak izi bile yok.
There's not even a single print.
Parmak izi kayıtlarımızda yok.
His fingerprints are not in our files.
Ne parmak izi, ne kimlik, ne de cesedi teşhise yarayacak başka bir şey, hiç bir şey yok.
No fingerprints, no papers or anything else to identify the dead body, absolutely nothing.
Parmak izi de yok.
It's got no fingerprints.
- Saç analizi, Jacobi olayındaki saçın aynısı olduğunu gösteriyor. - Parmak izi yok.
There was no print.
Daha önce parmak izi alınmamış, çünkü kayıtlarımızda yok.
But he must never have been printed because he is not in our index.
Tanımlanabilecek parmak izi veya fotoğraf yok onun için biz de eski yöntemlere başvuracağız.
In the absence of identifiable fingerprints and photographs we're gonna have to rely on good old-fashioned police work.
Elimizde parmak izi bile yok.
We don't even have his prints.
Parmak izleri morgda alınmış olabilir. Deliller arasında bağlantı yok. Teksas'ta herhangi bir dükkana girip sahte bir isim vererek... izi bulunamayacak bir tüfek almak varken... neden postadan izi sürülebilecek bir silah ısmarlasın ki?
The truth is the most important value we have, because if it doesn't endure if the government murders truth if we cannot respect these people then this is not the country I was born in, or the country I want to die in.
Parmak izi bile yok.
There's not even a fingerprint.
Suç aleti üstünde parmak izi bile yok.
We don't even have a print on a murder weapon.
Elimizde kayıp olan elmaslar, üzerinde parmak izi olmayan tabancalar boş bir evrak çantası ve delilleri yok eden bir patlama var.
So we have a list of missing diamonds, guns without fingerprints an empty briefcase and an explosion that destroyed most of the evidence.
Ehliyet, parmak izi, tutuklama, hiçbir şey yok.
No licence, no prints, no warrants. Nothing.
Kimlik yok, parmak izi kaydı yok, arayüz hesabı yok.
No I.D., no fingerprint record no Interface account.
- Parmak izi yok Monk.
- There's no fingerprints, Monk.
parmak izi 20
yoko 23
yokohama 35
yok artık 174
yokum 65
yok ya 124
yoksa 930
yok öyle bir şey 68
yoksa sen 40
yok ol 36
yoko 23
yokohama 35
yok artık 174
yokum 65
yok ya 124
yoksa 930
yok öyle bir şey 68
yoksa sen 40
yok ol 36
yok mu 410
yoksa ben 17
yok ki 29
yok daha neler 57
yoktur 42
yok birşey 158
yok canım 523
yoksa ne olur 26
yok bişey 18
yok oldu 57
yoksa ben 17
yok ki 29
yok daha neler 57
yoktur 42
yok birşey 158
yok canım 523
yoksa ne olur 26
yok bişey 18
yok oldu 57
yok bir şey 967
yoktu 131
yok musun 43
yoksa ne 75
yok et 47
yok yahu 26
yoksa seni öldürürüm 37
yoksa o 24
yok etmek 16
yok hayır 73
yoktu 131
yok musun 43
yoksa ne 75
yok et 47
yok yahu 26
yoksa seni öldürürüm 37
yoksa o 24
yok etmek 16
yok hayır 73