Sağ ol canım перевод на английский
320 параллельный перевод
Sağ ol canım.
Thank you, dear.
Sağ ol canım!
Thanks, honey.
Sağ ol canım.
Thank you, darling.
Sağ ol canım.
Thanks, dear.
- Sağ ol canım.
- Thank you, dear.
Peki, sağ ol canım. Teşekkürler.
All right, that's fine, dear.
- Sağ ol canım.
- Thank you, darling.
- Sağ ol canım.
- Oh, thank you, darling.
- Kahvaltı canım. - Sağ ol canım.
- Thank you, dear.
Sağ ol canım.
Thank you, love.
Sağ ol canım.
Oh, thank you, dear.
- Al. - Sağ ol canım. Tüh, ha Bismillah.
-... and tell me where's this meat's onions?
Sağ ol canım.
Bless your heart.
- Sağ ol canım.
- Thank you, my dove.
Sağ ol canım.
Thank you, baby.
- Sağ ol canım.
Thanks, sweetheart.
Sağ ol canım.
Thanks, honey.
Sağ ol canım, eksik olma.
Thank you, daughter, God bless you.
Sağ ol canım.
Thanks, sweetie.
- Sağ ol canım.
- Thanks, darlin'.
- Sağ ol canım.
- Thanks, dear.
Sağ ol canım.
Thank you honey.
Sağ ol, canım.
Thank you, dear.
- Hayır, sağ ol. Canım istemiyor.
I don't care for anything.
- Sağ ol. Jenny, canım. Çok geciktik.
Jenny, dear, we're awfully late.
- Sağ ol, canım.
- Thanks, sweetheart.
Sağ ol, canım.
Thank you, my dear.
- Sağ ol, canım.
Thank you, my dear.
- Yardım edeyim mi? - Hayır, sağ ol. Hiç gerek yok, ben hallederim.
No, thank you, it's not necessary, I can...
Sag ol, canım.
Thanks, darling.
- Sağ ol. Anlıyorum canım.
I know, hon.
- Sağ ol, canım.
- Thank you, dear.
- Yok canım sağ ol. - Buyurun. Sen sok.
No dear, thank you... you stick it...
Sağ ol, canım.
Thanks, honey.
Sağ ol canım.
Well, thank you. Thank you, baby.
Senin için yapabileceğim bir şey var mı? - Yok, sağ ol.
- Is there anything I can do for you?
Sağ ol canım.
Thank you, my darling.
Sağ ol canım.
Thanks.
- Sağ ol, canım.
- Oh, thanks, sweetie.
Suçla savaş okulundan bir diplomam olmayabilir ama kendi başımın çaresine bakabilirim, sağ ol.
I may not have a diploma from crime-fighting school but I can do fine on my own, thanks.
Sağ ol, canım.
- Thanks, honey.
Sağ ol, canım.
Thank you, honey.
- Sağ ol, canım.
- Thanks, Bub.
- Canımı kurtardığın için sağ ol.
I was just thinking whether you would leave me alone.
- Sağ ol, ben yaparım.
- Thanks, John. I can take it from here.
Sağ ol anne. Ben dışarıdayken sana kocaman bir kutu ped alayım mı?
Can I pick you up a nice big box of panty shields while I'm out?
Her neyse, canım. Her şey için sağ ol, Nora.
Thank you for everything, Nora.
Al tatlım. Sağ ol. - Tabii.
Well, I guess we can't say no.
Hayır, sağ ol canım.
No, thank you, dear.
Sağ ol canım, portakal suyunu tercih ederim.
Here.
Yok canım, sadece ip gerdim ama yine de sağ ol.
No, I just strung it, but thank you anyway.
sağ ol 3935
sag ol 70
sağ olun 1548
sag olun 27
sağ ol anne 25
sağ ol dostum 40
sağ olasın 57
sağ olun efendim 107
sağ olun hanımefendi 17
sağ ol tatlım 26
sag ol 70
sağ olun 1548
sag olun 27
sağ ol anne 25
sağ ol dostum 40
sağ olasın 57
sağ olun efendim 107
sağ olun hanımefendi 17
sağ ol tatlım 26
sağ ol baba 50
sağ olun bayım 19
sağ ol evlat 20
canım 2922
canim 19
canım benim 155
canımın içi 23
canım kızım 16
canım arkadaşım 16
canım acıyor 40
sağ olun bayım 19
sağ ol evlat 20
canım 2922
canim 19
canım benim 155
canımın içi 23
canım kızım 16
canım arkadaşım 16
canım acıyor 40