Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / турецкий → английский / [ T ] / Tanı

Tanı перевод на английский

332,165 параллельный перевод
Neden tanıtım hazırlıyoruz?
Why is there a presentation?
- Birkaç gün tanı.
- Give it a few days.
Onu senden iki kat fazla tanıyorum.
You've known her twice as long as me.
- Merhaba, seninle tanışmak ne güzel. - Ben de aynı şeyi düşünüyorum.
Hi, it's really nice to meet you.
Seninle tanışmak gerçekten güzeldi. İhtiyacın olan bir şey olursa arasın.
Right, well, it was really lovely to meet you, and call if you need anything.
Ve özel öğretmenlerimden biri olarak kendini tanıttı.
And then I introduced her to to one of my tutors.
Eğer olaya tanık olmasaydım... atlatmak kolay olur muydu, diye merak ediyorum.
I'm wondering if it's... harder if you DON'T witness it.
Onunla bir gün tanışmayı çok isterim.
Oh, I'd love to meet her some time.
Onu hiçbir konuda suçlamak zorunda değilsin. Önce onu tanımaya çalış.
You don't have to accuse her of anything - just get to know her.
Sanırım doğru şekilde tanıştırılmadık.
I don't think we've been properly introduced.
- Kızınla tanışmadan önce benimkiyle tanışmanı açıkçası pek beklemiyordum.
Well, I should hope so, I never thought you'd meet mine before I met yours.
Onları tanıyor musun?
Do you know them?
Kay'i de seni de tanımıyorum.
I don't KNOW any Kay and I don't know you.
2 tane tanığımız var.
There are two witnesses.
Birbirlerini tanıyorlar!
They know each other!
Böylece eşimle tanıştım ve aile konusunda bazı şeyleri algılamama yardım etti.
That's how I met my husband, and he helped me understand some things about my family dynamic.
Pekala, anlatacağım kişi ben değilim... Tanıdığım biri.
Well, it's not me, it's... someone I know.
Kızınla tanışmadan önce benimkiyle tanışmanı açıkçası pek beklemiyordum.
I never thought you'd meet mine before I met yours.
Onu Ortaklık'tan biraz tanıyorduk.
We knew her a little through the Association.
Eğer her şey yolunda giderse aile üyelerine tolerans tanıyabilirler. Ama benim aileme değil, onun ailesine.
All being well, they'll reduce it to family members, but it'll be his family, not ours.
Bak, beni tanıdığın onca yılda kararlılığım konusunda hiç şüphe hissettin mi?
Look, have you had any doubts about my stability, ever, in all of the years that you've known me?
Çünkü düzeneği görmek için çok heyecanlıydı. Hatta şaka olsun diye, ilk gece beni Antonia Fraser'la tanıştırdığında... Karısı Bayan Antonia Fraser'la tanıştırdığında,
'Cause he was quite excited to see all this gadgetry, and, as a joke, he, on the first night, introduced me to Antonia Fraser, his wife, Lady Antonia Fraser, and said, "This is Es, she wrote the play."
Şovlarını sanki yeniden tanıyorlardı.
They know their show like they never knew it.
Hiçbir şüphe olmadan söyleyebilirim ki Es, hayatımda tanıştığım en kararlı insan.
[Warner] Es, without any doubt in my mind, is the most driven human being I have ever met in my life.
- Bir saniye, bu şeyi tanımıştım.
- Wait a minute. I knew I recognized that thing.
"Gidip kendimi tanıtayım ama doğru anı kollamam gerek."
"I am gonna go and introduce myself, " but it has to be at the right time. "
Hayranlarım da benimle tanışmaya gelince böyle oluyorlardır sanırım.
It's how I imagine fans feel when they come up and meet me.
Çocuklar, babanızı ve babanızın babasını tanıyorsunuz.
Guys, you know your dad. You know your dad's dad.
Bir kariyerin başlamasına tanık olmak için burada olmaktan memnunum.
No, I'm just happy to be here watching a career get launched.
Bu doğrultuda sen, tanıdığım en aptal adam olan Frank Dunphy Lorraine'i çilekeş karın olarak kabul ediyor musun?
With that in mind... Do you, Frank Dunphy, the silliest man I know take Lorraine to be your long-suffering wife?
Carlos'la tanıştığım gece bar çok gürültülüydü. Meğerse efsanevi grup Miami Sound Machine'in bir üyesi değilmiş.
It was loud in the bar the night I met Carlos, and it turns out he is not a member of the legendary band, the Miami Sound Machine.
- Kulüpte bize yardım edebilecek birini mi tanıyorsun?
And you two. You know a guy at a club that can help us?
- Tanımazsın, farklı kulvarlardasınız.
- You wouldn't know her. You run in different circles.
Cam dayın geldi. Gerçek dayın. Bir partide tanıştığım yabancının teki olan Mitchell değil.
It's your uncle Cam... your real uncle, not that guy Mitchell, who's just somebody I met at a party.
Ayrıca bu ağlamayı tanıyorum ve o bezi başka biri değiştirecek.
And besides... I know that cry, and somebody else is changing that diaper.
Luke, bu sabah uyanıp yürüyüşe geldiğimde senin gibi biriyle tanışacağımı hiç düşünmemiştim.
You know, Luke, when I woke up this morning and came to the rally... I never thought I would meet somebody like you.
Karımı o kadar iyi tanıyorum ki o sormadan önce sorularını tahmin edebilmiştim.
I know my wife so well, I was able to anticipate her questions before she asked them.
Önceden tanışmıştık hani?
Dylan. - You know, from before?
Biraz önce tanık olduğum şey neydi be?
What the hell did I just witness?
İkiniz tanışıyorsunuz sanırım.
It-it seems like you two know each other.
Dave'i nereden tanıyorsunuz?
How do you know Dave?
"Herkes onu nasıl tanıyorsa" ile tanıyorum.
Same way most people'know him', know him.
- Hey, seni tanıyor muyum b...
- Hey, don't I kn...
- Hey, seni tanıyor muyum ben?
- Hey, don't I know you?
Tanıdık geliyorsun, adın ne?
You look familiar, what's your name?
Seninle tanışmak gerçekten çok hoş, Ange.
It's a really nice to make your acquintance, Ange.
Her tarafında açıklıklar olan ve 20 yıl içerisinde yaptığım şovların bir kısmını yansıtan ve kendi etrafında dönebilen bir küp yapmak istemiştim.
I immediately wanted to make a cube that would revolve, that would have different apertures on different sides, projecting images of some of the shows I've made over 20 years.
Turks ve Caicos Adaları'na gitmek için Dallas'tan aktarma yapacaksınız.
you're connecting in Dallas to Turks and Caicos.
Hayır, Dallas'tan ayrıldık.
No, we've left Dallas.
- Squash'tan kalan hasar.
Ugh, my old squash injury.
Sevgilisi Elizabeth tarafından sürgün edilen Prenses Margaret'tan daha beter kafayı yiyecektim az kalsın. Sağ ol.
- Okay...

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]