Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / турецкий → испанский / [ K ] / Katılın

Katılın перевод на испанский

5,280 параллельный перевод
Lütfen katılın.
Por favor, unirse.
Lütfen Bayan Agnes Towler'ı alkışlarken bana katılın.
Por favor, únanse a mí en el aplauso a la Srta. Agnes Towler.
Vali koltuğunda görmemiz gereken kişi o. O yüzden lütfen Starling Şehri'nin en sevdiği evladını oraya gönderme çalışmasında bana katılın.
Así que, por favor, me acompañen en nuestros esfuerzos enviar Starling de hijo predilecto allí.
O ise bize geldi. Lütfen yalnızca ilk ismiyle tanıtılmaya ihtiyaç duyan bir adamı karşılamakta bana katılın yeni şefiniz ve müzikal yönetmeniniz.
Únanse a mí para dar la bienvenida a un hombre que solo necesita ser presentado por su nombre de pila, su nuevo director de orquesta y director musical...
Öbür dünyanın ruhları, bize katılın.
Espíritus del más allá, uníos.
Oğlunun izci kampımıza katılıp katılamayacağını sordu.
Ella preguntó si el podía unirse a nuestra unidad exploradora.
Spencer, bana dışarıda katılır mısın?
Spencer, ¿ me acompañas afuera?
Bize katılırsın diyordum.
Espero que puedas acompañarnos.
Sue'nun açılışına çağırılmayan Larson açılışa, Susan Hendrickson'ın misafiri olarak katılabildi.
Aunque no fue invitado a la presentación de Sue Larson pudo asistir como invitado de Susan Hendrickson.
Lezzetli bir şeyler için Rayleen's'e doğru gidiyoruz. Bize katılır mısın?
Vamos a Rayleen's por algo delicioso, ¿ vienes?
Bize katılır mısın?
¿ Quieres unirte a nosotras?
Bunu nasıl yaptıklarını görmek için daha derine gitmeli ve kendimizi bundan bin kat daha küçültmeliyiz. En iyi şeylerini sakladıkları hazine odalarına girebilmek için.
Para ver cómo lo hacen debemos profundizar más volvernos unas mil veces más pequeños para entrar en su casa de los tesoros el lugar donde guardan el ingrediente secreto, la clorofila.
- Onlara katılıyorum. Neden olmayasın?
- Yo estoy con ellos. ¿ Por qué no?
Katılımının onlara çok faydası olacak.
Su participación podría realmente ayudar a estas personas.
Crowe, lütfen bize katılır mısın?
Crowe, por favor, ¿ quiere unirse a nosotros?
Aranıza ilk katılığımda sizin ve kocanızın adına çalışacağımı sanmıştım.
que cuando llegué a trabajar aquí pensé que lo haría tanto con usted como con su esposo.
Lanet kıçlılara katılırsın artık sen de. - Sen bizi mi dinliyorsun?
¿ Estás escuchando nuestra conversación?
Şeytanların bir seçim hakkı var. Emirleri dünyanın en öfkeli kızılından mı alacaklar ki bu bir şey ifade ediyor yoksa benim ekibime katılıp, herkesin istediği bakireyi alıp istediği kadar organ yiyebileceği yere mi gelecekler?
Mira, los demonios tienen una elección... tomar las órdenes de la pelirroja más furiosa... y eso es decir algo... o unirse a mi equipo, donde todos tienen voz, una virgen, y todas las entrañas que puedan comer.
Bir çok davanın aydınlanmasına yardım etmişti ve panelimize yedi yıldır da katılıyordu.
Ayudo a resolver muchos casos y estuvo en nuestro panel por muchos años.
Heteroseksüeller katılıp katılamayacaklarını sordular. - Şaka yapıyorsun.
Ayer seis personas heterosexuales me preguntaron... si podían venir con nosotros.
18 saat sonra ise, 110 hasta ve 47 ölü var... salgın eğrisi tahminlerine bakılırsa bu rakamlar yarına 3 katına çıkacaktır.
18 horas después, hay 110 infectados, 47 muertos, y la curva epidémica predice que será el triple para mañana.
Ve senin, Nora'nın güvenliğin umrundaysa sen de katılırsın.
Y si te preocupas por tu seguridad, por la seguridad de Nora, tú también deberías.
Metatron için mi? Bize bir teklif sundu. Metatron'a katılıp onun için savaşmamızı istedi ve bunu yapanların bir gün cennete geri dönebileceğini söyledi.
¿ Para Metatron? Nos hizo una oferta... unirse a Metatron, pelear por él, y los que lo hicieran, un día se les permitiría regresar al cielo.
Bana katılırsan, hayatın değişecek.
Pasa conmigo y te cambiará la vida.
Bay Potter'a tamamen katılıyorum, Sayın Yargıç.
Estoy completamente de acuerdo con el Sr. Potter, Su Señoría.
Bana bıraktığını söyledi ama yine de yarınki bağış gecesinden sonra olacak Kızıl Şahinler toplantısına katılmasını isteyeceklerdir.
Me dijo que estaba fuera, pero aún lo quieren para que vaya a una reunión de los Halcones Rojos de mañana por la noche después del baile.
Her zamanki gibi tanınıza katılıyorum, Dr. Kim.
Como es normal, coincido con su valoración, Dr. Kim.
- avlanılır, katılır mısınız? - Evet.
- asediadas, ¿ está de acuerdo?
Davacının, Bay Dana'nın yasaların farkında olarak üç namuslu kadını aldattığı savına katılıyorum.
Estoy de acuerdo con la fiscalía cuando dicen que el Sr. Dana estaba al tanto de la ley, y conscientemente engañando a tres mujeres decentes.
Belki de sadece bize katılırsın ve biz de sana bir kaç püf nokta gösteririz.
Puedes quedarte con nosotras y te damos un par de consejos.
Sana katılır mısın diye sorardım ama apaçık kendi hobilerin var.
Bueno, te diría que te unieras, pero está claro que tienes tus propios hobbies.
Orada kaldığı süre boyunca katı kuralların uygulandığı bir sistem var ve bunun nasıl yürüdüğünü size açıklamak gibi bir yükümlülüğümüz yok.
En cuanto a la duración de su estadía, existe un sistema vigente con pautas estrictas, y no tenemos ninguna obligación de explicarles cómo funciona.
Yani ya bize katılırsın ya da başka işe transfer istersin.
Así que o te unes a nosotras o pide que te cambien.
Bana başta nasıl Arrow'a katıldığını söylemedin.
Usted sabe, nunca me dijiste cómo te uniste con la flecha en el primer lugar.
Bu insanların şirketime yaptıklarına katılıyor olabilirsin.
Tal vez usted esté de acuerdo con lo que esa gente le hizo a mi compañía.
İki katını ödesem nasıl olur?
¿ Qué tal si te pagara el doble?
Akademi sınıfımızın tekrar bir araya gelişine katılmak istedim ama sonra yemekte mavi kıyafetle nasıl sıska göründüğümü hatırladım.
Siempre tengo intención de asistir a las reuniones de ex alumnos de la academia, entonces me acuerdo cómo me ajusta el uniforme azul.
Katılımın mecbur olduğunu söyle.
Dile que es obligatorio.
Siz de şüpheliler arasındasınız ve katılımınız gerekiyor.
Usted también figura como sospechoso y debe participar.
Katılırsan sahnenin merkezinde olacaksın ve herkes sana bakacak. O zaman herkese bunun demokrasi olmadığını söyleyebilirsin.
Si usted entra, usted será el centro escenario con todos los ojos en usted Y se puede decir que todos esto no es democracia.
Ve örtpas etmeye yemin ettiğin 20 yıl önceki yerel güzellik yarışmasıına katıldığın Tulsa'ya geri dönersin.
Estarás de vuelta en Tulsa cubriendo las páginas de belleza local de las que te despediste hace 20 años.
hayvancılık gelen metan gazı 25to 100 kat Daha yıkıcı araçların karbondioksit daha.
El gas metano del ganado es 25-100 veces más destructiva que el dióxido de carbono de los vehículos.
Bana katılır mısın?
¿ Supongo que vendrás?
O her işe burnunu sokan kadının yarışmaya katılıp birinci olmasına izin veremem.
Me fastidiaría si esa intrusa ganara el primer premio.
Geniş katılımlı etkinliklerin hastalarımızdan çoğunu... ilgilendirmediğini ve hatta bunalttığını fark ettik. Bütün o heyecanlar kafalarını karıştırıyor.
Nos dimos cuenta luego de un tiempo, que las actividades de grupo... ayudan a la mayoría de los residentes a liberar la angustia... que sienten por toda la confusión que... están experimentando por toda la estimulación,
Yeterince iyi bir sınıftanmış gibi görünüyor, size katılıyorum.
Parece un buen ejemplo de ese tipo, lo reconozco.
Katılıyorum. Bence bu yüzden 5. maddeyi oynamalısınız.
Sí, y es por eso que debería acogerse a la Quinta Enmienda.
Hayır, iyi niyetlerimden daha fazlasına ihtiyacınız olduğuna katılıyorum.
No, estoy de acuerdo en que necesita más que buenas intenciones.
Bize katılır mısın?
¿ Te unirás a nosotros en una bebida?
Onun, Julia'nın ve R katındaki zavallı insanların hayatıyla oynadınız. Denetim altında olmamak için bu üssü burada konumlandırdınız. İnsanların hayatları üzerinde tanrıcılık oynayabilmek için!
Ha jugado con su vida, con la de Julia y con la del resto de esas pobres personas del nivel "R". ¡ Puso este laboratorio aquí porque no estaría controlado y así podría jugar a ser Dios con las vidas de las personas!
- Hayır! Kendimi sarhoş etmeye çalışıyorum ve inşallah sen de bana katılırsın.
Intento emborracharme yo, y espero que me acompañes en este viaje.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]