Öyle görünüyor ki перевод на испанский
1,336 параллельный перевод
Öyle görünüyor ki bir yolla, dönüşüm geçiriyor.
Parece estar siendo transformado en alguna forma. No exactamente.
Öyle görünüyor ki "ölümüne savaş" ını aldın.
Parece que has conseguido tu pelea hasta la muerte.
Öyle Görünüyor ki buralarda bu akşam uyuyabilen bir tek kocan var.
Parece que tu esposo es el único que duerme esta noche.
Bu gece öyle görünüyor ki biraz yoğunuz. Yağmur damlası bir buçuk inç. Artı, bir inch daha- -
Tal parece habrá mucha lluvia esta noche... en GreatFalls, una caida de 4cm de nieve hace parecer...
Öyle görünüyor ki boğalar bütün zamanlarını, kırlarda uzanarak, vede onlara işini yapmasını gereken birini bekliyorlar.
Me parece que a los toros les va mejor pastando en los campos esperando a hacer su trabajo.
Ah, Jacob bu sabah bize katılamayacak. Öyle görünüyor ki dün gece yine bir yerlere takılmış.
Jacob no vendrá con nosotros, parece ser que anoche se emborrachó.
Öyle görünüyor ki, ikimizin de açıklaması gereken çok şeyi olacak.
Los dos vamos a tener que explicar unas cuantas cosas.
- Öyle görünüyor ki klübün dışındaki herkese karşı kaba davranıyor.
- Se muestra áspero con casi todo el mundo aparte de su club.
Öyle görünüyor ki dünyada adalet yok.
A fe de Caderousse parece que no hay justicia aquí abajo
Evet öyle görünüyor ki bir çoğumuz böyle düşünüyor.
¡ Cuántos!
Öyle görünüyor ki şımarık, zengin sosyete kızının aksine, annenin gözünde babanla ve Ivy League'deki ( Kuzeydoğu Amerika'daki 8 üniversitenin oluşturduğu bir grup ) abinle tanışmaya değerim.
Parece que, a diferencia de su hija malcriada y de alta sociedad, merezco para ella conocer al padre estilo Country Club y al hermano estilo Grandes Ligas.
Peki, öyle görünüyor ki siz ikiniz bu konuya epeyce kafa yormuşsunuz.
Bien. Parece que lo estuvieron pensando mucho.
Öyle görünüyor ki başka bir çağrılmamış teklif veren daha var.
Parece que tenemos otro oferente no solicitado.
Öyle görünüyor ki birbirlerinden ayrılmıyorlar.
parece que ellos positivamente Prefieren otra compañía.
Öyle görünüyor ki, güzel bir sürtünme izi bulduk.
Parece que tenemos una huella de fricción clara.
Çünkü öyle görünüyor ki, sana çok iyi öğütler veriyor.
A mi me parece que te da muy buenos consejos.
Öyle görünüyor ki, yine ben olmak zorundayım.
Bueno, parece que finalmente tendre que hacerlo yo.
Şimdi Nanki-Poo ve Yum-Yum burada olup bizi şereflendiremeyeceklerine göre öyle görünüyor ki Bay Sermour beklediğiniz an geldi.
Dado que Nanki-Poo y Yum-Yum han decidido no agraciarnos con su presencia esto debe respirar, Mr Seymour, su momento de gloria finalmente ha llegado.
Ve öyle görünüyor ki sopasını kırdı ve başka bir tane sopa almak için yüreyecek.
Parece que ha roto el bate... y tiene que volver a por un bate nuevo.
Öyle görünüyor ki siz de Eloïse'in resmini derste çiziyormuşsunuz?
¿ Dibujaba usted a Eloise en las clases?
Öyle görünüyor ki komiser Lesage emrindeki Saint-Malo polisinin ve jandarmanın gayretleri meyvesini verdi.
Todo hace pensar que los esfuerzos de... la policía local bajo el mando de Lesage, como los de... la gendarmería han dado fruto.
Şehiri yasa boğan diğer olaya gelince, romancı Germain Roland Desmot'nun vahşice ölümü, öyle görünüyor ki burada da kesin bir açıklamaya doğru yöneliyoruz.
Parece que también nos encaminamos a la resolución del caso. Se espera la pronta llegada a la comisaría de un testigo importante.
Öyle görünüyor ki, gizemli adamının işi batırmasından, tamamen sen sorumlusun.
Y parece que tú eres el responsable. Tu hombre misterioso la jodió.
Öyle görünüyor ki bayım majestelerini görmek için başka bir günü beklemelisin.
Parece ser que debe esperar a que su Majestad la vea otro día.
Ve şimdi, öyle görünüyor ki, Bayan Leonowens.
Y ahora, al parece, la Sra Leonowens.
"Sevgili Susy, öyle görünüyor ki annem beni temelli yollamış."
Querida Susy, parece que mamá me ha regalado,
Öyle görünüyor ki tek şansımız ölmek.
Pareciera que nuestra única alternativa es la muerte.
Öyle görünüyor ki tüm dünya onunla tanışmak istiyor.
Parece ser que todo el mundo quiere conocerle.
Öyle görünüyor ki, insanlar ve Sebaceanlar birbirine çok benziyor.
Parece que... los humanos y los hombres sebaceanos son... casi lo mismo.
Öyle görünüyor ki yanlış düğmeye basmışım.
Parece que toqué el comunicador equivocado.
Artık, öyle görünüyor ki, hiçbir şey çalışmıyor.
Pues ahora aparentemente nadie trabaja.
Hayır, zaten problem de o, çünkü onunla her konuştuğumda ve öyle görünüyor ki, kendimi aynaya bakar gibi hissediyorum.
No. Ese es el problema. Hablo con ella y ella mira de una cierta manera y es como si me mirara al espejo.
Öyle görünüyor ki bir ya da iki kere buluşmuşlar.
Bueno, sonaba como si ya hubieran tenido una cita o dos.
Öyle görünüyor ki yeterince tanıyamamışım!
¡ Es obvio que no te conozco tan bien como creía!
Benim umrumda olmazdı ama öyle görünüyor ki senin zamanın bok gibi geçiyor.
Normalmente, me la sudaría, pero parece que lo estás pasando como el culo.
Öyle görünüyor ki, üç seçeneğimiz var
Parece que tenemos tres opciones.
Pekala Amiral, öyle görünüyor ki bu iş donanmaya bağlı.
Bien, Almirante, parece que ahora todo depende de la marina.
Öyle görünüyor ki iyi olan sen değilsin.
Parece que no es usted tan superior.
Öyle görünüyor ki bir yıI önce orayı kaçırdılar.
Parece que fue hace un año cuando nos fugamos.
Öyle görünüyor ki bu büyük eyalette müziği sevmeyen tek kişi... Saygıdeğer rakibim Homer Strokes.
Parece que el único hombre de este gran estado... que no ama la música... es mi estimado contrincante en la próxima elección :
Sosyeteye girdikten sonra öyle görünüyor ki benim ünüm sosyal bir güvensizlik halini aldı.
En cuanto logró introducirse en la buena sociedad, mi reputación se convirtió en una carga.
Öyle görünüyor ki, şef transfer edildi, efendim.
Parece que el Jefe fue transferido, señor.
Şimdi öyle görünüyor ki kızın vakti geldi.
Ahora parece que está de viaje.
Ama öyle görünüyor ki evde değilsin, o zaman seni bir sonraki yolculukta görürüm.
Pero no estás en casa, de modo que te veré la próxima vez.
Öyle görünüyor ki bu herifi tutuklamamız lazım şimdi.
Tendremos que arrestarlo.
Hmm, eğer bu benim partimse, öyle görünüyor ki partiyi kaçırıyorum.
Si la fiesta es para mi no me la quiero perder.
Öyle görünüyor ki eşiniz ruhunuza hitap edecek yetenekte değil.
Tengo la impresión de que su marido no es un profundo conocedor de su alma.
Öyle görünüyor ki birileri yaralanmış.
Parece ser que sí hubo.
Umarım hepiniz iyi vakit geçiriyorsunuzdur, ki öyle görünüyor.
Espero que se estén divirtiendo. Parece que así es. - Aquí es.
Eğer bir balinaysa, ki öyle görünüyor ripin yüksek olduğu bir günde ona satış yaparım.
Si él es una ballena... el cual parece que lo es un día de estos le voy a sacar una buena tajada.
Oliver, bana öyle geliyor ki büyük bir zenginliğe erişme fırsatı şafakta görünüyor.
Oliver, tengo entre manos la oportunidad de volverme... -... obscenamente rico. - ¿ Hablan en serio de armar una colección de arte?
öyle görünüyor 500
öyle görünüyorsun 16
görünüyor ki 16
kirk 419
kırk 72
kira 164
king 176
kısa 87
kimi 527
killer 16
öyle görünüyorsun 16
görünüyor ki 16
kirk 419
kırk 72
kira 164
king 176
kısa 87
kimi 527
killer 16