Bizim için перевод на французский
16,248 параллельный перевод
Peder Wakefield'la konuştum ve sen nekahetteyken kalalım diye bizim için oda hazırladı.
J'ai parlé au révérend Wakefield, et il nous a préparé des chambres pour ta convalescence.
Bizim için bir yerde birkaç oda ayarlayayım.
Je vais nous trouver des chambres.
Bizim için kefil olabilir, bazı takdimler yapabilir.
Il peut se porter garant pour nous, nous présenter des gens.
Bizim için tasarladığının pek de onurlu bir yol olmadığını düşünüyorum.
Je pense que ce n'est pas un chemin très honorable que tu nous traces.
- Bizim için bir hit parçası.
- C'était un tube.
Bizim için fedakârlık yapmaya hazırdı.
Elle voulait se sacrifier pour nous.
- Bizim için canını verdi.
Il est mort pour nous.
Bu donanmadakiler bizim için dönmek yerine kendilerini kurtarıp evlerine, ailelerine dönebilirlerdi.
Ces marines auraient pu sauver leur peau, rentrer retrouver leurs familles, au lieu de revenir pour nous.
Neden bizim için döndüler?
Pourquoi êtes vous revenus pour nous?
Şu anda bizim için geliyorlarsa anlarız.
Nous allons savoir s'ils viennent pour nous.
Bizim için hiç yeriniz yok mu?
Vous avez de la place pour nous?
Bizim için yeriniz vardır.
Il vous reste de la place pour nous.
Bizim için güzel bir sürpriz oldu.
Un vrai petit miracle!
Kuzenin Jared Paris'te yaşıyor ve bizim için kefil olabilir.
Votre cousin Jared habite à Paris. Il peut affirmer pour nous.
Boston'un hangi keyifli mahallesini seçtin acaba bizim için
Et quel délicieux faubourg de Boston as-tu choisi pour qu'on y vive?
Bizim için zevkti.
De rien.
- Size yardım ederiz siz de bizim için bir şey yapabilir misiniz?
On va vous aider. Pouvez-vous faire quelque chose pour nous?
Unutma Stevo, bizim için uyanık kal.
Stevo, reste éveillé pour moi.
Bu, bizim için bir nevi ulusal güvenlik toplantısı.
C'est ce qu'on appelle l'état de l'Union.
Lucas'ın, Squabbles'a karşı artan sadakati bizim için bir avantaj.
La loyauté croissante de Lucas envers Squabbles est un atout.
Bu yüzden burada Diamondback'e ya da Shades'e söylediklerine kulak misafiri olmuş herkes bizim için bir tehdittir.
Tous ceux qui ont pu entendre ce que vous avez dit à Diamondback ou Shades ici... constituent une menace.
Bizim için döktürecek misin?
Tu nous craches un truc?
Bizim için yaptıklarına teşekkür ederiz.
Merci pour tout ce que vous avez fait pour nous.
- Bizim için değil.
- Pas pour nous.
Bu bizim için büyük bir olaydı.
{ \ 1cH00ffff } Ça aurait été géant pour nous.
Yüce Rabbim, yüce Rabbimin bizim için bir emeli var.
Le bon Dieu finira son œuvre en nous.
Bay Church bizim için çalışmadı.
Mr. Church ne travaillait pas pour nous.
Bizim için masayı hazırlayabilir misin?
Tu nous mets la table?
Zaman bizim için çok önemli.
Le temps est un facteur.
Bu kişiler bizim için çok kıymetli Sirak.
Ces gens sont très importants pour nous, Sirak.
Bizim için özel numaraların falan var mı?
Tu as un tour à nous montrer?
Jane, bizim için endişelenmeyi bırak.
Jane, arrête de t'inquiéter pour nous.
Ama siyahi kadınlar bizim için problem olabilir.
Mais les femmes noires, de l'autre côté, peuvent être un problème.
Birbirimizi tanımamız bizim için iyi.
C'est bien pour nous d'apprendre à se connaître.
Ve bizim için, senin ve çocuklar için her şey çok daha kötü olur.
Et ça rendrait les choses plus compliquées pour nous et pour toi, pour eux.
İblisler bizim için geliyor.
Les Démons arrivent.
Bizim için gösteri yapacak mısın ucube?
Tu pourrais jongler, mon zigoto?
Şuan stüdyodalar bizim için bir albüm bitiriyorlar.
- Ils sont en studio. Ils nous font un album.
Böylesi bizim için daha iyi.
On est mieux comme ça.
Abby, burası çok işimize yarayabilir hem bizim için hem onlar için.
Abby, cet endroit, pourrait être vraiment bien Pour notre peuple et le leur.
Sizin için basit, ama bizim için değil.
- A vos yeux, peut-être.
Bizim için manastıra girdikleri an tarif edilemez bir kabustu. Sadece tanrının yardımıyla bu durumu aşabiliriz.
Pour nous, quand ils ont fait... irruption dans notre couvent, cela a été... une horreur indicible... que seule l'aide de Dieu pourra nous aider à surmonter.
İyi bir avukat bulursa bizim için zorluk çıkartabilir.
Si il trouve le bon avocat, il pourrait compliquer les choses.
Bizim tek endişemiz sizin için.
Eh bien, je pense surtout à vos intérêts.
O hafta sonu, her şey halledilir için bizim.
Il est à nous pour le week-end.
Ve modern çağımızın şehitleri de bizim işlediğimiz günahlar için ölecek.
Et maintenant nos martyres contemporains, vont mourir pour notre salut.
- Biz mi benciliz? ! Bu bizim için değil.
- On descend dans la rue pour nos parents, pour les salariés, les ouvriers, qui ont lutté toute leur vie!
Bizim iş için gelmediğimizi mi sanıyorsun?
On ne vient pas pour affaires, selon toi?
Londra'yla irtibat kurmak için emir almış olabilirler ama bizim görevimiz o değil.
C'est possible qu'ils aient des ordres pour rétablir le contact avec Londres, mais... Ce n'est pas notre mission.
Bizim için öldü.
Il est mort pour nous.
Bizim ihtiyar için her ne planlıyorsan, ben de dahil olmak istiyorum.
Peu importe ce que tu as prévu pour le vieux, je veux en être.
bizim için dua et 24
bizim için değil 25
için 166
içinde 110
içine 18
içiniz rahat olsun 22
için rahat olsun 32
içinde ne var 103
içinde ne vardı 18
içine gir 16
bizim için değil 25
için 166
içinde 110
içine 18
içiniz rahat olsun 22
için rahat olsun 32
içinde ne var 103
içinde ne vardı 18
içine gir 16
bizim 255
bizim evimiz 18
bizimkiler 34
bizimle 42
bizimle kal 47
bizimki 17
bizim gibi 50
bizim değil 34
bizimle misin 23
bizim de 22
bizim evimiz 18
bizimkiler 34
bizimle 42
bizimle kal 47
bizimki 17
bizim gibi 50
bizim değil 34
bizimle misin 23
bizim de 22