Endişeye gerek yok перевод на французский
118 параллельный перевод
- Evet. Endişeye gerek yok.
Pas de quoi s'en faire.
Endişeye gerek yok. Onu hemen getireceğini söyledi.
Elle sera là en un rien de temps.
- Endişeye gerek yok.
- Pas de souci.
Endişeye gerek yok.
Pas de souci.
Endişeye gerek yok, biz emniyetteyiz.
C'est bon, on ne risque plus rien.
- Eğer bu bir yara iziyse, endişeye gerek yok.
- Si c'est une cicatrice, pas de souci.
- Böyle genç yurttaşlarla, bu ülkenin geleceği için endişeye gerek yok, değil mi Bayan Preston? Hayır, yok.
L'avenir de ce pays est assuré avec des jeunes comme lui, n'est-ce-pas?
Endişeye gerek yok, kanarya ötüyor
Ne vous en faites pas. On entend le canari chanter.
Gelişmelerden sizi haberdar ederim, o zamana kadar endişeye gerek yok.
Je resterai en symbiose avec vous pour la suite des événements. Sans vouloir faire de jeu de mot.
Tamam. Artık endişeye gerek yok.
Plus la peine de s'inquiéter.
Endişeye gerek yok.
- Inutile de vous inquiéter. Allez, venez.
Endişeye gerek yok. Bu düzeneğe göre, bio-girişi bir mezbahada ateşler ve asla enfeksiyon kapmazsın.
De la façon qu'ils sont conçus... on pourrait implanter des Bio-ports à l'intérieur d'une porcherie sans créer aucune infection.
O zaman, endişeye gerek yok.
Alors, rien à craindre.
Endişeye gerek yok Bay Richard ile konuştum
Qu'est-ce que je peux dire à propos des affaires familiales?
Endişeye gerek yok.
Ne t'en fais pas.
Yıldız patlamasından çıkmak üzereyiz. Endişeye gerek yok.
Nous allons repasser à vitesse normale ne vous inquiétez pas.
Endişeye gerek yok. Ben tadına baktım.
Ne vous inquiétez pas, j'ai goûté.
Endişeye gerek yok.
C'est bon, je ne m'inquiète pas.
- Endişeye gerek yok.
- Pas d'inquiétude.
Üç saattir karanlıktaydılar. Oh, Hayır, endişeye gerek yok.
- lls étaient dans le noir durant 3 heures.
Bu konuda endişeye gerek yok.
Soyons sans inquiétude
- Endişeye gerek yok.
- Ne t'inquiète pas.
Endişeye gerek yok.
Il n'y a pas de quoi.
Endişeye gerek yok.
Ne t'inquiète pas.
Bu yüzden köpekbalıkları için çok endişeye gerek yok.
Alors ne vous inquiétez pas en ce qui concerne les requins.
Endişeye gerek yok.
Vous en faites pas.
Endişeye gerek yok. Tamam.
Pas de problèmes.
Endişeye gerek yok.
Pas de problème.
Ama endişeye gerek yok, sana bir isim seçtim. Şef Knockahomer, biz babam için bunu kazanacağız!
mais t'inquiète pas je t'ai trouvé un nom sympa chief-knock-a-homer ( le chef qui frappe les Homer ) ce match c'est pour papa!
Fakat endişeye gerek yok.
Vous pouvez entrer au service de la famille Sanada.
Endişeye gerek yok. Roma sağ, bir günde inşa edilmedi?
On n'a pas construit Rome en un jour.
Endişeye gerek yok. Kesinlikle normal bir şey.
Ceci est absolument normal.
Çok yakında evlenecekler. Artık endişeye gerek yok.
Vous n'acceptez pas de défaite si bientôt Suhaan, j'ai une idée excellente
Endişeye gerek yok, zavallı kızda aynı tereddüdte olmalı
Ne vous inquiétez pas. La pauvre fille aurait le même dilemme.
Evet ama böyle iyiyim. Endişeye gerek yok.
Oui, mais ça va.
Boş endişeye gerek yok, O iyi durumda.
C'est très gentil à vous, mais il va très bien.
Endişeye gerek yok.
Pas d'inquiétude.
Hayır, o kapı zaten kırık. Endişeye gerek yok. Baba kodeste.
Non, on l'a déjà enfoncée, le père est au trou.
Endişeye gerek yok, Majesteleri.
Il n'y a pas lieu de s'inquiéter, Votre Majesté.
endişeye gerek yok.
Je leur dirai que tu n'es pas bien.
Dick, bu konuda endişeye gerek yok.
- Dick, je m'inquièterais pas pour ça.
Keskin nişancı konusunda endişeye gerek yok.
Ce sniper n'est pas un problème.
Endişeye mahal yok bize geldiğinde ise en küçük bir çaba harcamana gerek kalmıyor.
Mais rassure-toi, avec moi, tu n'auras pas à faire cet effort.
Direnişin en iyi tuzağı buysa endişeye hiç gerek yok demek.
Si la Résistance ne fait pas mieux que ça - il n'y a pas de danger.
Endişeye hiç gerek yok, bayanlar.
Vous en faites pas, Mesdames.
Endişeye gerek yok.
Tout ira bien.
Endişeye gerek yok.
Ne craignez rien.
Küçücük bir endişeye bile gerek yok.
Tu ne te sens même pas concerné.
"İşler yolundaysa, inançlı ol korkuya, endişeye hiç gerek yok."
" Quand c'est bon, aie confiance. Ne te laisse pas décourager par la peur...
Endişeye gerek yok, tamam mı?
Ne t'inquiète pas, d'accord?
- Kaptan güvertede. - Endişeye gerek yok beyler!
- Je veille au grain.
gerek yok 917
gerek yoktu 39
yoko 23
yokohama 35
yok artık 174
yokum 65
yok ya 124
yoksa 930
yok öyle bir şey 68
yoksa sen 40
gerek yoktu 39
yoko 23
yokohama 35
yok artık 174
yokum 65
yok ya 124
yoksa 930
yok öyle bir şey 68
yoksa sen 40
yok ol 36
yoksa ben 17
yok mu 410
yok ki 29
yok daha neler 57
yoktur 42
yok canım 523
yok birşey 158
yoksa ne olur 26
yok bişey 18
yoksa ben 17
yok mu 410
yok ki 29
yok daha neler 57
yoktur 42
yok canım 523
yok birşey 158
yoksa ne olur 26
yok bişey 18
yok oldu 57
yok bir şey 967
yoktu 131
yok musun 43
yok et 47
yoksa ne 75
yok yahu 26
yok etmek 16
yoksa o 24
yoksa seni öldürürüm 37
yok bir şey 967
yoktu 131
yok musun 43
yok et 47
yoksa ne 75
yok yahu 26
yok etmek 16
yoksa o 24
yoksa seni öldürürüm 37