Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / турецкий → французский / [ I ] / Işimiz

Işimiz перевод на французский

9,621 параллельный перевод
Orada ne işimiz vardı sanki?
On faisait quoi là-bas?
Önemli olan şu anda buradalar ve bizim işimiz işlerini kolaylaştırmak.
Ce qui compte c'est qu'ils soient ici, et notre boulot c'est de faciliter la réconciliation.
Bir düzine kart kaldı. Sonra işimiz bitiyor.
Après ces dernières cartes, On aura fini.
Onları korumak bizim işimiz.
C'est notre rôle de les protéger.
Bizim ne işimiz var ki?
Que fait-on ici?
Hayır, biz hallederiz baba. Yapacak çok işimiz var.
Non, non, non, on est tous occupés ici, Papa, on a du travail.
- Burada ne işimiz var?
De quoi s'agit-il?
Istırap verici işimiz yüzünden aşkımdan vazgeçmeyeceğim.
Et bien le business va souffrir, parce que je ne vais pas abandonner.
Eğer çözülürse işimiz biter.
Sans ça, on est fichus.
Bizim aile işimiz sizin gibileri ortadan kaldırmak.
Tu vois, notre affaire de famille c'est de mettre fin aux affaires de la vôtre.
Tamam, bastırılmış bir anını çoktan yaşadıysan burada işimiz ne?
Que fait-on ici alors que tu as déjà eu ton souvenir réprimé?
Bizim işimiz bu.
C'est ce qu'on fait.
Onlarla işimiz bitti sandım. Birkaç haftalığına falan ortalıkta gözükmeseniz iyi olur demiştim.
J'ai pensé qu'on en avait fini avec eux, et je leur ai dit qu'ils pouvaient se mettre au vert quelques temps.
- Burada ne işimiz var?
- Qu'est-ce qu'on fait ici?
Tamam, bizim de işimiz bitmişti.
Vous partez en Suède?
Bugünlük işimiz bitti.
Nous en avons terminé.
Dani'yle yedide bir işimiz var.
Dani et moi avons un truc à 19 h.
- O halde burada işimiz ne?
Qu'est-ce qu'on fait encore là? À toi de me le dire.
Yapacak işimiz var, millet.
Allez tout le monde, on a du boulot.
- Savaş bizim işimiz.
La guerre est notre tradition.
Şimdi yapacak bir işimiz var tamam mı?
Pour le moment, on a un boulot à faire.
- Yapacak bir işimiz var.
On a un travail à faire.
Daha işimiz bitmedi.
On n'a pas encore fini.
Burada işimiz bitti.
Notre dessein ici est accompli.
O halde Grove Hill'deki bu otel odasında işimiz ne?
Donc... Qu'est-ce qu'on fait dans un hôtel à Grove Hill?
Ve işimiz bittiğinde, arabada beni ısıtmana izin vereceğim.
Puis quand nous aurons fini, Je te laisserai me réchauffer dans la voiture.
- Dışarıda daha önemli bir işimiz var.
Vous m'avez appelé.
Burada ne işimiz var?
Que fait-on là?
Burayı imzalayıp paraf atarsanız işimiz bitecek. Teşekkür ederim.
Signature et initiales ici, et ça sera bon.
Bizim işimiz insanların Dünya'daki uzaylı yaşamı öğrenmesini engellemektir ve tabii hiçbir şey kırmızı elbise giymiş uçan kız kadar bunu sağlamaz.
Notre mission est de cacher la vie extraterrestre de la Terre, et rien ne parle d'une "opération secrète" comme une femme dans une jupe rouge.
Daha bir sürü yapacak işimiz var.
Y'a encore des trucs à faire.
Buradaki işimiz bitti.
On en a fini.
Burada işimiz bitti.
On a fini.
Makine burada değilse bizim burada ne işimiz var?
- Dans ce cas, où est-elle?
Keşke 80 olsaydı, tüm işimiz bitmiş olabilirdi.
Si seulement c'était ses 80 ans, qu'on en finisse.
Ve işimiz henüz bitmedi.
Et... et notre travail n'est pas terminé.
Burada işimiz bitti.
On a fini ici.
Root? Burada ne işimiz var?
Root, que faisons-nous ici?
İşimiz nakitleydi, dediğiniz gibi.
Il a payé en liquide.
- İ.K.'ya açıkla... Burada işimiz bitti.
On en a terminé.
Burada işimiz bitti.
On en a terminé.
İşimiz bitti mi? Gider misiniz?
Vous allez partir?
İşimiz bizim için her şey demek.
Un café, alors.
İşimiz bu.
On est comme ça!
İşimiz bitti.
On est fini.
İşimiz bitti mi, komiserim?
On a fini, patron?
Sosyal medyanın bir yere gittiği yok. Bu da benzer tehditler devam edecek demek. İşimiz artık daha da önemli.
Les réseaux sociaux ne cesseront pas, tout comme ce genre de menace donc notre travail est plus important que jamais.
İşimiz bitti mi?
On a fini?
İşimiz gereği.
C'est la nature de notre travail.
İşimiz bitmek üzere.
On a presque fini.
- Daha yapacak işimiz var.
On a du boulot.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]