Mükemmel zamanlama перевод на французский
316 параллельный перевод
Mükemmel zamanlama.
À la seconde près.
Mükemmel zamanlama.
Vous tombez a propos.
Mükemmel zamanlama Bayan Yone.
Vous apparaissez au bon moment Mlle Yone.
Mükemmel zamanlama.
Je connais cette grosse voix.
Mükemmel zamanlama!
Juste à l'heure!
Mükemmel zamanlama, dostum.
Parfaite synchronisation, mon pote.
Öküz güreşi. İşte mükemmel zamanlama gerektiren bir yarış.
Voici un numéro qui demande un contrôle parfait... sur une ligne droite.
Mükemmel zamanlama için tutkulu bir an.
Au paroxysme de la passion.
Bu mükemmel zamanlama.
C'est le moment parfait.
- Chip, mükemmel zamanlama.
- Chip, opportun, pour une fois.
Mükemmel zamanlama.
C'est le moment idéal.
Mükemmel zamanlama.
Pile dans les temps.
Mükemmel zamanlama.
Synchronisation parfaite.
- Mükemmel zamanlama. - Selam Joany.
Manquait plus qu'elle!
- Hem de mükemmel zamanlama.
Absolument.
Mükemmel zamanlama, Efendi Bruce.
Juste à temps, Maître Bruce.
Mükemmel zamanlama duygusunun... nasıl gelişmiş olduğuna dikkat edin.
Regardez le timing parfait... qu'il a mis au point.
Mükemmel zamanlama, değil mi?
Ça tombe bien, non?
Mükemmel zamanlama.
Toujours au bon moment.
Nasıl bu kadar mükemmel zamanlama olabilir?
Comment prévoit-il si parfaitement?
- Mükemmel zamanlama.
Le timing est parfait.
Mükemmel zamanlama, Murray.
Bravo, Murray.
Mükemmel zamanlama! Maç yeni başladı ve pizza da geliyor.
Super timing, le match commence et j'ai commandé une pizza.
Mükemmel zamanlama.
Chronométrage parfait.
- Mükemmel zamanlama.
- 11 h 20. Regarde, on est pile a l'heure.
- Mükemmel zamanlama.
Des fois plus : trois sur deux.
Zamanlama mükemmel olmalı.
Il faut qu'on soit coordonnés.
Ne mükemmel bir zamanlama.
Ça tombe bien.
Bir dakika mükemmel bir zamanlama, sonra...
Ils s'amusaient puis tout à coup...
Noel geldi, zamanlama mükemmel.
On aura un Noël blanc.
Zamanlama mükemmel oldu.
Ça tombe vraiment bien.
Zamanlama mükemmel olmalı.
On fait très gaffe à l'heure.
Bu mükemmel bir zamanlama.
Ce serait le moment idéal.
Derhal provalara başla, mükemmel bir zamanlama.
Si tu t'y prends maintenant, tu as tes chances.
Zamanlama mükemmel.
Le moment est bien choisi. Que demander de plus?
Mükemmel zamanlama, Jacquart.
Jacquart!
Mükemmel bir zamanlama.
- Juste à temps.
Ne mükemmel zamanlama.
Vous tombez bien!
Mükemmel zamanlama.
Parfait!
Zamanlama mükemmel. Koşabildiğim kadar hızlı koşuyorum
Ils sont à l'heure!
Zamanlama mükemmel!
C'est le moment.
McManus'la beraber Şair'i veda konuşmacısı olarak seçtiğimizden dolay mükemmel bir zamanlama olacak.
Le moment est parfait, avec McManus on a choisi le Poète comme major de promotion.
Bu mükemmel bir zamanlama. Herkese iyi bir haberim var.
Cette transaction ne pouvait pas mieux tomber.
Mükemmel zamanlama.
Tu arrives à point nommé.
Mükemmel bir zamanlama.
Tu tombes bien.
Mükemmel zamanlama.
Quel sens de l'à-propos!
Hayır, zamanlama mükemmel.
Si, c'est le moment parfait.
Eames'i yenebilmek için hatasız bir zamanlama ve mükemmel bir takım çalışması gerek.
Pour vaincre Eames, il faudra de la synchronisation et un travail d'équipe parfait.
- Zamanlama mükemmel.
- Pile à l'heure!
- Mükemmel zamanlama.
T'as vu?
Mükemmel bir zamanlama değil.
Ca tombe mal, je crois.