Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / турецкий → французский / [ O ] / O zamana dek

O zamana dek перевод на французский

366 параллельный перевод
Ama o zamana dek, bir şeye elini sürersen, bir maymun gibi kudurur ve seni ırsırır.
Mais si vous touchez quoi que ce soit avant, gare!
O zamana dek zengin olursan para sana bir şey ifade etmez.
D'ici là, vous serez si riche que l'argent ne comptera plus.
O zamana dek oturabilirsiniz.
En attendant, vous pouvez vous asseoir.
Belki o zamana dek işler senin için de yoluna girer.
Il pourrait même vous aider.
O zamana dek yetkili biziz.
Jusqu'à maintenant, nous avons représenté l'autorité.
O zamana dek muhtemelen güvendesiniz.
Jusque-là, reste tranquille.
Bağışlarınzı o zamana dek saklayınız lütfen.
Je vous prie de garder vos offrandes jusqu'alors.
Birini bulacağız. O zamana dek başlayamazlar.
Ils n'ont pas le droit.
O zamana dek tamamen iyileşmiş olacaksın ve tıraş olabileceksin.
Ce sera cicatrisé et vous pourrez vous raser.
O zamana dek bunun farkında değildim. Üzerime sinsi bir duman gibi çöktü ve başka birine dönüştü.
Et puis... quelque chose m'a submergé, comme un brouillard.
Ve o zamana dek hiç evden uzak kalmamıştım.
Je n'avais jamais quitté la maison avant ça.
O zamana dek Sidney Winant'ı bulamazsak para senin olur.
Et si on ne retrouve pas Sidney, l'argent vous revient.
Ama o zamana dek, Bay Boot bugüne kadar sahip olduğunuz en iyi gazeteciniz olacağım.
Mais jusque-là, M. Boot, vous avez devant vous le meilleur journaliste que vous ayez jamais vu.
O zamana dek hala burada olursam, sizi bekleyeceğim.
Si je suis encore ici dans six mois, je vous attendrai.
O zamana dek bekleyeceğim
Et jusqu'alors J'attendrai
Şey, 2 : 30 çıvarı arasan daha iyi, o zamana dek teyzemde olacağım çünkü.
Il vaudrait mieux après 2 h 30, parce que, avant, je serai chez ma tante.
Ama o zamana dek komiser olarak çalışmaya devam edeceğim.
Jusque-là, J'ai l'intention de me comporter en commissaire.
O zamana dek yağmur yağar.
D'ici là, il pleuvra.
O zamana dek biz Contention'da oluruz. Oraya zamanında varamazlar.
D'ici là, nous serons à Contention et ils y arriveront trop tard.
Makalemizi o zamana dek yazabilir miyiz?
II faut préparer l'article.
O zamana dek.
Jusqu'à ce jour.
O zamana dek Uyuyan Güzel, Uyumaya devam et.
En attendant tu peux rêver
O zamana dek Uyuyan Güzel,
En attendant tu peux
Güzel, o zamana dek Albay Drummond, belediye misafirhanemizden faydalanabilir.
Parfait. D'ici Là, le colonel Drummond pourra profiter de nos logements municipaux.
- Pekala! O zamana dek savaş sona erer belki.
La guerre finira plus vite.
Toplar, o zamana dek yok edilmezse, Ege'nin dibinde altı gemi daha olur.
Si d'ici là, les canons ne sont pas détruits... il y aura six navires de plus au fond de la mer Égée...
Bence o zamana dek Otto'yu bul.
Tu ferais mieux d'avoir Otto au moment opportun.
O zamana dek onları yakalayamazsak gün ışığına maruz kalıp, yok olacaklardır.
Et s'ils sont exposés aux rayons du soleil, ils seront détruits.
O zamana dek bir ordu yollamazlarsa, yaşlı ölü olacağız.
Si on n'a toujours pas d'armée, on sera morts de vieillesse.
O zamana dek, adamlar sorumlu değil.
Les hommes ne sont pas responsables.
- O zamana dek gösteri yapılır.
- Le numéro sera déjà réglé.
O zamana dek Murphy Arizona'dan Teksas'a kadar her şeye el koyar.
Entre-temps, Murphy aura fait main basse sur tout ce qui existe entre l'Arizona et le Texas.
O zamana dek demiryolları ve telefonu onlarla çalıştıracağım.
En attendant, ils font marcher les trains et le téléphone.
O zamana dek bir plan yapalım.
Dans l'intervalle, si on se mettait au travail.
O zamana dek çok az kayıpla adamların üçte birini yok etmeliyiz.
- Ouais. Il aura déjà perdu la moitié de ses hommes... et nous seulement un ou deux.
O zamana dek, iyi akşamlar.
En attendant, bonne nuit.
Beş saat içinde gel, o zamana dek ölmüş olacağım ama Briseis'in onay vermesini bekle, yoksa son nefesime yetişmiş olursun.
Tu iras dans cinq heures, je serai morte, mais attends la confirmation de Briséis, je ne veux pas que tu me voies rendre l'âme.
O zamana dek ne döndüğünü anlamamıştım.
J'ai alors compris ce qui se passait.
Annem işten geç gelir. O zamana dek ölürsün.
Ma mère ne rentrera pas de bonne heure, et elle vous trouvera mort.
O zamana dek başkaları gibi oluruz.
D'ici-là nous serons comme les autres.
O zamana dek rica ediyorum kimseye bir şey söyleme.
Jusque-là, n'en soufflez mot à personne.
O zamana dek birisi size birşey sorduğunda "Avukatımla konuşun" diyeceksiniz.
Jusque-là, quoi qu'on vous demande, répondez : Voyez mon avocat.
O zamana dek çalışma izni almalısınız.
Jusque-la, vous aurez un permis de travail.
Petrol bulursam, size çek yollarım. O zamana dek beni unutun.
Si je fais fortune, je t'envoie un chèque
Ben de ona mektup yazdım, Dublin'e gideceğimi yazın döneceğimi ve o zamana dek iyileşeceğini umduğumu söyledim.
Je lui écrivis donc que je partais pour Dublin, que je reviendrais en été et espérais qu'il irait mieux.
Çünkü o zamana dek, yaptığımız işe ve ortaya koyduğumuz ürüne... yoğun bir şekilde inanıyorduk. Her şey yolunda gitmeliydi.
Jusque-là, on croyait intensément à ce qu'on faisait, au produit fini, tout devait être bien.
O zamana dek seni takip edeceğim.
Je vous suivrai pour l'apprendre.
Bir kasa al. Hep kilitli tut. O zamana dek de üstünde taşı.
garde-le dans ta poche.
O zamana dek gözüme görünme.
Fous-moi la paixjusqu'à son arrivée.
Öykünün gerisini bilmemelisin. O büyük dehşet ve zafer gecesinden geçeceğin zamana dek, sonsuz aşka ulaştıracak dehşet anlarını karşılamaya hazır olana dek, sayısız biçimlerde, sayısız çağlar boyunca başıboş dolaşan ruhunu ben geri gönderinceye dek, bilmemelisin.
Mais tu ne peux pas savoir le reste... pas avant d'aborder la grande nuit de terreur et de triomphe... pas avant d'être prête à traverser l'horreur pour une éternité d'amour... pas avant que je renvoie ton esprit... qui a erré sous tant de formes et dans tant d'époques.
- O zamana dek her şey bitmiş olur.
- Tout sera fini.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]