Yapabilirim перевод на французский
15,811 параллельный перевод
Ben ikisini de aynı anda yapabilirim.
Je peux faire les deux à la fois.
- Daha ne yapabilirim bilmiyorum.
Je ne sais pas ce que je peux faire de plus pour...
Yapabilirim.
Je peux le trouver.
Ama Mike ile Ike'ı arayıp onlara çıkıp birkaç şey almam gerektiğini söylersen gerçeklerini yapabilirim.
Mais si vous appelez Mike et Ike en leur disant que je peux sortir pour prendre quelques trucs, je peux en faire des vrais. Et après, on les montrera à ceux qui trient les débris.
Ne yapabilirim?
Que puis-je faire?
Yapabilirim...
Je peux...
Bu durumda senin için ne yapabilirim?
Dans ce cas, que puis-je faire pour toi?
Bunu günah çıkarma odasında yapabilirim diye düşündüm.
J'espérais le faire dans le confessionnal.
Evet, yapabilirim.
Oui, je peux.
- Senin için ne yapabilirim?
Alors que puis-je faire pour vous?
Akşam evine uğrayıp çorba getirecektim ama madem buradasın laboratuvarımda yapabilirim. Öğle yemeğinde içersin.
J'allais t'apporter de la soupe pour ton dîner, mais comme tu es là, je vais la faire dans mon labo, et tu pourras la manger au déjeuner.
Dedektif Brown, sizin için ne yapabilirim?
Inspecteur Brown, que puis-je pour vous?
Ordu istihbaratı için ne yapabilirim?
Vraiment. Et ce serait qui?
Yapabilirim ama yapmıyorum.
C'est pas pouvoir, c'est vouloir.
Bunu yapabilirim.
Je peux le faire.
Kablolamasını baştan yapabilirim ama bu sadece kötü adamları biz gittikten sonra onaracak birini bulana kadar yavaşlatır.
Je peux le trafiquer, mais ça va juste ralentir les méchants jusqu'à qu'il trouve quelqu'un pour le réparer après que nous soyons partis.
Sizin için ne yapabilirim, dedektifler?
Que puis-je faire pour vous, inspecteurs?
Ne yapabilirim bir bakayım.
Je vais voir ce que je peux faire.
- Bunu kendim yapabilirim.
- Je peux faire ça toute seule.
Şimdi bunu kendim de yapabilirim.
Comme ça je peux le faire.
Ne yapabilirim ki?
Que vouliez-vous que je fasse?
Bunu yapabilirim.
Ça, je peux le faire.
Tatlım, biraz hidroklorik asit ve kristal klorür ile her şeyi yapabilirim.
Sucre d'orge, un peu d'acide chlorhydrique et du chlore cristallin, et je peux tout faire.
Bunu yapabilirim. İlk senemde şampiyon olabilirim diyorsunuz.
On veut réussir à gagner le championnat dès sa première année.
- Hiçbir kadın yapamaz. - Ben yapabilirim.
- Aucune femme ne le peut.
Sadece arabanın konumu ve modeliyle harika şeyler yapabilirim.
C'est incroyable ce qu'on peut faire avec seulement la marque, le modèle et la localisation d'un voiture.
Ve dışarı çıktığımda, Buraya geldim ve günlerimi nasıl daha farklı şeyler yapabilirim diye düşünerek geçirdim.
Et quand je suis sorti, je suis venu ici et j'ai passé mon temps à penser à comment j'aurais pu faire les choses autrement.
Ne yapabilirim?
Qu'est ce que je peux faire?
Ne yapabilirim, Hamid?
Que puis-je faire, Hamid?
Yapabilirim sanmıştım..
Je pensais que je pouvais.
- Senin için ne yapabilirim?
Maintenant que puis-je faire pour vous?
İyi de ne yapabilirim ki?
Et alors? Qu'est-ce que je peux faire?
Daha ne yapabilirim bilmiyorum aşkım.
Je ne sais plus quoi faire, mon amour.
Tungsten alaşımın iyonik gama ışını izini bularak uçağın tam yerini tespit edecek... -... bir cihaz yapabilirim.
Je peux construire un dispositif qui détectera la signature des rayons gamma ionique présents dans l'alliage du tungstène et trouver sa localisation exacte.
Seni benden daha iyi yapabilirim ya da berbat bir öğretmenimdir.
Je ne peux pas te faire meilleure que ce que je suis, peut-être que je suis un très mauvais professeur.
- Sizin için ne yapabilirim?
- Que puis-je pour vous?
Kas yaması yapabilirim.
Je peux faire un patch musculaire.
Bugün senin için ne yapabilirim Olivia?
Qu'est ce que je peux faire pour vous, Olivia?
Daha iyisini yapabilirim.
Je peux faire mieux.
Bunları kullanarak bir şeyler yapabilirim.
Je pourrais en tirer quelque chose.
Buradan da yapabilirim.
Je peux le faire ici.
Ne yapabilirim?
Qu'est-ce que je peux faire?
Bir yerlere gidebilirim, bir şeyler yapabilirim.
- Je peux faire certaines choses. - Enfreindre la loi?
Bebek kokteyl yapabilirim.
Je voudrai une coloda de novice.
Başka ne yapabilirim?
Je peux faire quoi d'autre?
Bunu düzeltmek için ne yapabilirim, söyle.
Dites-moi ce que je peux faire pour réparer ça.
Seni görmek güzel, Ajan Danvers. FBI için ne yapabilirim?
C'est bon de vous voir, Agent Danvers.
- Bunu yapabilirim.
- Je l'ai.
Tekrar yapabilirim.
Je peux le refaire.
Yapabilirim.
Je peux le faire!
Ben yapabilirim.
Moi si.
yapabilir misin 156
yapabilirsin 546
yapabilir misiniz 22
yapabilirsiniz 38
yapabilirler 18
yapabilir 51
yapabilir miyim 52
yapabilecek misin 17
yapabiliriz 114
yapabilirdim 21
yapabilirsin 546
yapabilir misiniz 22
yapabilirsiniz 38
yapabilirler 18
yapabilir 51
yapabilir miyim 52
yapabilecek misin 17
yapabiliriz 114
yapabilirdim 21
yapabilir miyiz 38
yapabileceğim bir şey var mı 169
yapabileceğim bir şey varsa 40
yapabilirsem 24
yapabileceğim birşey var mı 19
yapabileceğim bir şey yok 101
yapabileceğim başka bir şey var mı 27
yapabileceğimiz bir şey var mı 35
yapabileceğim hiçbir şey yok 28
yapabileceğimiz bir şey yok 76
yapabileceğim bir şey var mı 169
yapabileceğim bir şey varsa 40
yapabilirsem 24
yapabileceğim birşey var mı 19
yapabileceğim bir şey yok 101
yapabileceğim başka bir şey var mı 27
yapabileceğimiz bir şey var mı 35
yapabileceğim hiçbir şey yok 28
yapabileceğimiz bir şey yok 76
yapabileceğini biliyorum 40
yapabileceğim başka bir şey yok 18
yapabileceğimin en iyisi bu 20
yapabileceğimiz hiçbir şey yok 21
yapabileceğimi sanmıyorum 36
yapabileceğin bir şey yok 48
yapabileceğim bir şey yoktu 24
yapabileceğin hiçbir şey yok 18
yapabileceğini biliyordum 23
yapabileceğim hiçbir şey yoktu 21
yapabileceğim başka bir şey yok 18
yapabileceğimin en iyisi bu 20
yapabileceğimiz hiçbir şey yok 21
yapabileceğimi sanmıyorum 36
yapabileceğin bir şey yok 48
yapabileceğim bir şey yoktu 24
yapabileceğin hiçbir şey yok 18
yapabileceğini biliyordum 23
yapabileceğim hiçbir şey yoktu 21