Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / турецкий → португальский / [ B ] / Ben biraz

Ben biraz перевод на португальский

7,300 параллельный перевод
Şu an ofiste olan şeyler yüzünden ben biraz gerginim de.
Não, só estou um pouco tensa por causa do que se está a passar agora na redação.
Ben biraz biliyorum.
Eu falo, só um pouco.
Ben biraz öne çekmeye karar verdim.
Decidi adiantá-lo.
- Hepsini istedi ama ben birazını aldım.
Ele queria-as todas, mas eu só tirei algumas.
Carpentier, ben biraz hava alacağım.
- Carpentier, vou apanhar ar,
Ben biraz daha arabanın içinde oynayacağım.
Acho que posso... brincar mais um pouco no carro.
Hadi gidelim. Ben biraz aspirin alacağım.
Vou só comprar umas aspirinas.
Ben biraz oteli gezeyim.
Vou só dar uma espreitadela ao hotel.
Fark etmişsindir, ben biraz mesafeliyim.
Já deves ter reparado que posso ser um bocado cautelosa.
- Ben biraz çalışacağım Joe.
Vou trabalhar, Joe.
Ben, son zamanlarda biraz düşündüm.
- Olha, eu... Ultimamente tenho pensado muito.
Yani biliyorum ben bazen, biraz ön yargılı olabiliyorum.
Sei que às vezes julgo bastante.
Açıklaması biraz zordu ben de mantıklı olanı yaptım. - Başka bir die-o-rama yapmışsın.
São um pouco difíceis de explicar, por isso fiz a única coisa lógica.
Ben onunla yürüyeyim biraz.
Eu vou, uh, eu vou leva-lo para um passeio.
Ama şimdi kendimi biraz aptal gibi hissediyorum,... çünkü ben erken geldim o ise geç kaldı ve nasıl davranmam gerektiğini de bilmiyorum.
E agora sinto-me um pouco idiota porque cheguei mais cedo, ele está atrasado e não sei como agir.
Tamam içeri gir ve kendine biraz abur cubur al. Ben de gidip benzin alacağım.
Certo, vai lá dentro e compra as porcarias todas que queiras.
Gerçi ben şarkımı söyledikten sonra kaçıp gitmeniz biraz kabaydı.
Mas foi muito indelicado ter saído logo após o meu número.
Pekâlâ Harvey, bana teklifini gönder ben de sana biraz...
Está bem, Harvey, manda-me a tua proposta e eu dou-te...
- Ben iyiyim. Sadece biraz uyumam gerekiyor.
Preciso apenas de dormir um pouco.
Lacey, sana tamamen güveniyorum. Ben sadece... Biraz hayal kırıklığına uğradım.
Lacey, confio plenamente em ti, estou apenas um bocadinho desapontado.
Biraz önce Dawn'ın yanındaydım ve ben böyle bir şeyi hatırlamıyorum.
Eu estava com a Dawn... e acho que não me lembro disso.
Ben... Biraz yalnız konuşabilir miyiz?
Posso dar-te uma palavrinha?
Ben gidip biraz uzanacağım.
Acho que me vou deitar.
İçiyorduk, belki biraz kokain almış olabiliriz. Bana eroin teklif etti. Ama ben...
Bebemos... talvez um pouco de cocaína.
Evet. Ben ofise dönüp biraz daha kapsamlı bir araştırma yapacağım.
Vou voltar para o escritório e ver se consigo descobrir mais qualquer coisa.
Biraz da ben romantik olmaya çalışsam nasıl olur?
E se eu tentasse ser um pouco mais romântico?
Belki ben çok açık görüşlüyüm, esneğim ve biraz fazla seksi sosyal bir bukalemunum.
Se calhar, tenho a mente demasiado aberta, sou muito flexível, sou um camaleão social sensual a mais.
Aslında ben de ona besin zincirinin biraz daha yüksek bir halkasının yetkisinin gerektiğini söylüyordum.
Estou a dizer-lhe que precisa de autorização, de um superior.
Mahremiyetime ben de önem veririm ama bu kadarı biraz fazla.
Também gosto de privacidade, mas, isto é demais.
Aslına bakarsan onunla yüz yüze konuşmayı isterdim. Ancak ben konuşursam o konuşma biraz çirkinleşebilir gibi geliyor bana.
Eu falaria com ela pessoalmente, mas receio que a conversa se possa tornar desagradável.
Bunu biraz düşündüm de kayıtlarda doktorun ben değilim.
Tenho pensado sobre isso, e tecnicamente não sou a sua médica.
Evet. Ben iyiyim sadece... Sadece rahatlamak için biraz dolaşmam lazım.
Estou bem, só... só preciso de ir andar um bocadinho.
Biraz uyuyacağım ben.
Vou dormir.
Ben de biraz görmeliyim diye düşündüm ve bu kişisel bir şeydi.
Achei que eu deveria receber alguns. E isso foi uma questão pessoal.
Ben de seni biraz daha tanıyabilmek istiyorum.
É só que... Também quero ficar a conhecer-te.
Sanırım aynı durum başıma gelse ben de çabuk öfkelenirdim. Sonuçta eski sevgilin yeni eski sevgilinin bedenine geçmek üzere. - Bu durum biraz...
Mas para ser justo, Marcel, acho que também estaria um bocado irritado se a minha ex antiga estivesse prestes a ficar com o corpo da ex nova.
Ben ise biraz daha asiydim.
Eu era mais rebelde.
Ben gidip biraz hava alayım.
Acho que vou apanhar um pouco de ar.
Ben böyle bir yani biliyorsun işte özellikle Jessica çekildikten ve sadece ikimiz kaldığımızdan beri biraz garip.
Eu não quero que exista, tu sabes, embaraço, especialmente desde que a Jessica saltou do barco, e somos só nós os dois agora.
- Dur biraz, ben de bazen... - Verdiğin kararlar verdiğin kararlar anca sorgulanabilir ve vicdansızca.
As tuas decisões são questionáveis na melhor das hipóteses.
Ben, biraz yardımcı olur musun?
Ben, podes dar uma ajudinha?
Ben... sanırım ona biraz müsamaha gösterebilirim.
Acho que lhe posso dar uma pequena folga.
Tamam mı? Onu biraz rahat bırak.
Vai devagar com ele, Ben.
Tamam. Tamam, ben polis merkezine gidiyorum. Soruşturmayı biraz yavaşlatıp zaman kazanmaya çalışacağım.
Vou voltar para a esquadra tentar abrandar a investigação e ganhar algum tempo.
Üzgünüm ben, biraz sıkıldım da.
Sinto muito. Estou só entediada.
Ben de biraz annemi istiyorum.
Eu também quero a minha mãe.
- Matty ve ben onun doğum günü partisinden sonra biraz takıldık sayılır ama aşırı kısa sürdü.
O Matty e eu enrolámo-nos, mais ou menos, muito brevemente depois da festa de aniversário dele.
Gerçek şu ki, ben... Bu adamla tanışmaktan biraz korkuyorum.
A verdade é que estou com medo de ir encontrar-me com ele.
Bu konuda biraz hıyarlık yapıyorsun gibi geliyor ama ben evet diyorum.
Estás a ser um pouco parvo em relação a isto, portanto diria que sim.
Tamam, ben gidip biraz soda ve tuz getireyim o zaman.
Certo, deixa-me ir buscar soda e sal.
Biraz "Ben size demiştim." demek iyi hissettiriyordur.
Deve fazer bem um pouco de "Eu avisei".

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]