Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / турецкий → русский / [ K ] / Küçük şeyler

Küçük şeyler перевод на русский

572 параллельный перевод
Çatlayacağım madam... beni deliye çeviren böyle küçük şeyler işte.
Короче говоря, мадам, такие вот мелочи сводят меня с ума.
Anlarsınız kira, yiyecek, giderlerden kesip ayakkabıların tamiri gibi küçük şeyler.
Есть такие мелочи, вроде того, что нужно питаться, платить за комнату или чинить туфли.
Böyle küçük şeyler...
Такие мелочи вроде этой...
Bir evde ölüm olduğunda komşular yemek getirirler... hastalara ise çiçek taşırlar... arada da küçük şeyler getirirler.
Соседи приносят еду на похороны... и цветы больным... и всякую мелочь между делом.
Sonra, küçük şeyler için suçluluk duyarsın.
Потом вас начинает мучить совесть из-за мелочей.
Sizin ve benim anladığımız tüm o küçük şeyler ve hayattan beklediklerimiz, eşitlik, iyilik, adalet gibi şeyler.
Все те мелочи, которые вы и я понимаем и ожидаем от жизни. Такие, как равенство, милосердие, правосудие.
Bak, daha küçük, çok daha küçük şeyler için adam boğazladım ben!
Сколько я зарезал, сколько перерезал, сколько душ я загубил!
Düzene sokmalıyım, evimi, eşyalarımı. Küçük şeyler.
Надо быть организованнее в мелочах, навести порядок в квартире, в вещах.
Evet. Tatlı küçük şeyler.
И уток в трюме, верно?
Sadece küçük şeyler.
Простые вещи.
- Küçük şeyler.
- Так, мелочи.
Bazen dünya küçük şeyler için çok gaddar.
Иногда мир жесток к маленьким существам.
Yaşamanın tek yolu hayattaki bu küçük şeylerden bir şeyler öğrenmektir.
Единственный способ жить, на мой взгляд, это научиться любить все ежедневные мелочи. Да?
Bu küçük şeyler olur duruma siz sebep olmazsınız çoğu zaman kurban sizsinizdir.
Эти вещи которые с вами происходят, не вы ведь спровоцировали ситуацию! В большинстве случаев вы жертва!
Büyük şeyler değil, küçük şeylerdi.
Не Бог весть что такое, всякие мелочи.
Siz de küçük şeyler satıyorsunuz. Bir bakın.
А вы продаете мелкие предметы.
İnsanı yakalayan hep o küçük şeylerdir zaten. Özellikle hediye gibi, ikram gibi şeyler.
В такой день всегда бывает, ну, что-нибудь вроде угощения или подарка.
Örümcekler. Hasta eden, ürpertici küçük şeyler!
Арахнидов.
Hayır, o küçük, değersiz şeyler için geçerli.
Нет, такая клятва для девчёнок.
Heyecan verici şeyler değil. Evleri, eski dükkânları, küçük sokakları çekerim.
Именно так мы образование и получаем.
Elbette, onlar küçük ve ilgi çekici şeyler, değil mi?
Конечно, это - симпатичные вещицы... да?
Görüyorsun... savaştan sonra, thallar küçük bölgelerde bir şeyler yetiştirerek yaşamaya çalışmışlar.
Слушайте... после войны, Талы выжили выращивая еду на маленьких участках земли.
Küçük bir şeyler olabilir. Önemsiz olduğunu düşündüğü bir şeyler.
Ну, возможно, кое-чему по его мнению, не слишком важному он не уделил внимания.
Küçük bir çocuk gibisin. Sıradan hayatından kendine mutlu olacak şeyler çıkarıyorsun.
Ваше отношение похоже на ребенка, который удовлетворен своей посредственной жизнью.
- Bu, son derece normal! Böyle küçük şeyler için gücenmeyelim.
О, вполне естественно.
Bu küçük ülkeyi geliştirmek istiyorum, sanatı destekliyorum hayır işleri yapıyorum, işe yarar şeyler yapıyorum yani!
Я хочу развивать эту маленькую страну, развивать художественные проекты. Я провожу акции милосердия.
Küçük şeyler.
Маленькие вещицы.
Bazı küçük şeyler gerekir...
Совпадения, которые в действительности не совпадения.
Bu kadar küçük şeyler için bile.
Где же Гарри?
Olabilir ama seni ne hırpalıyorum ne de küçük düşürücü şeyler yapıyorum.
Может быть, но я же не заставляю тебя... заниматься извращениями.
Bir de Agnes'a ait küçük bir şeyler verelim. Onu çok severdi.
А еще дать что-нибудь из вещей Агнесс, которую она так любила.
Bir şeyler buldular... küçük parçalar.
Они нашли какую-то вещь.
Küçük aptalca şeyler yapmaktan korkuyoruz.
Мы перестали лазить в окна к любимым женщинам.
Ve bazı küçük teneke şeyler.
" еще какие-то мелочи.
Nedir bu küçük teneke şeyler?
Ёто что такое?
Düşünsenize, o küçük veletler Cylonlardan bu yana gördüğümüz en kötü şeyler.
аутои ои фгтиамои гтам то веияотеяо пяацла поу лас сумебг лета апо тоус йукымес.
Bu sorun için genelde küçük, yeşil kağıt parçalarının el değiştirmesini içeren bir çok çözüm önerilmişti, ama bu tuhaftı, iyice düşünüldüğünde, mutsuz olan şeyler küçük, yeşil kağıt parçaları değildi.
ак только ни пытались решить эту проблему, но в основном посредством циркул € ции маленьких зеленых кусочков бумаги, что странно, так как в целом, ведь не эти зеленые кусочки бумаги были несчастны.
Bu dosyalar küçük senaryon için yeterli şeyler içermiyordu.
То, что содержится в этих ваших папках, не дает ни малейшего предлога, чтобы выстроить, этот "сценарик", как вы его назвали...
Küçük, şirin sarı şeyler.
Маленькие, крохотные, желтенькие.
İşte küçük kuklamız ve içecek bir şeyler.
А вот и наша маленькая куколка принесла нам кое-что выпить.
Yerinde olsam onu yalvartırdım bekletirdim eski şeyler giyerdim ama bunu değil. Küçük bir jest yapabiliriz değil mi?
Я считаю, что ты должен был заставить себя умолять, или придти с опозданием, или надеть старую одежду...
Maximilien, küçük kardeşim senin için bir şeyler öğrenmiş.
Люди рождаются и остаются свободными и равными в правах. Максимилиан, мой братик кое-что выучил для тебя.
Oh, evet, küçük bir şeyler.
ƒа, что-то типа того.
Başka fikrimiz var....... mesela küçük çılgınca şeyler.
У нас есть кое что более вызывающие...
Harekete geçiren bir şeyler olmazsa küçük gri hücrelerim açlıktan ölür.
Без постоянного стимулирования серое вещество голодает, отмирает.
Küçük metal şeyler...
Какие штучки.
Küçük kaygan şeyler.
Скользкие, мерзавцы.
Ah, bu küçük merak uyandırıcı şeyler.
Все эти мелочи меня очень интересуют.
Ayrı ayrı paylaştığımız ve bizi aynı yapan o küçük şeyler.
универсальные мгновения, вещи которые настолько неважны для нас, что мы вряд ли когда-то их обсуждали друг с другом.
Benim küçük kızım ne şirin şeyler söylüyor.
Моя девочка говорит милейшие вещи.
Büyük yapıların oluşmasının sağlayan küçük şeyler.
Это когда часть конструкции выступает за опору.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]