English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / İngilizce → Türkçe / [ A ] / As of right now

As of right now Çeviri Türkçe

657 parallel translation
And I'm resigning, as of right now.
İstifa ediyorum.
You're fired, as of right now
Kovuldun, artık eşyalarını topla ve git.
As of right now, I am cancelling out on my support - financial and every other way.
Kanuni hakkım olduğuna göre, finansal ve diğer her türlü desteğimi çekiyorum.
We're overdue as of right now.
Şu an itibarıyla gecikmiş durumdayız.
I quit as of right now.
Ben şu an istifa ediyorum.
You're re-enlisting as of right now.
Şu andan itibaren yeniden gönüllü yazılıyorsun.
- Shannon, you're fired as of right now.
- Shannon, kovuldun.
As of right now, I don't know you and I don't want to know you.
Bundan böyle, seni tanımıyorum, tanımak da istemiyorum.
We're on vacation as of right now.
Şu anda hak ettiğimiz tatildeyiz.
As of right now, Carla Tortelli is no longer a Red Sox fan.
Şu andan itibaren, Carla Tortelli artık Red Sox'ı tutmuyor.
All right, we're through as of now!
Doğru başından beri birlikteydik!
Of course, now you've been crying, you look as ugly as the very devil, but... when you're quite all right and yourself, you're what I should call attractive.
Şimdi ağladığın için şeytanın ta kendisi gibi çirkin görünüyorsun, elbette ki, ama... tam olarak kendinde olduğun zamanlar, çekici olduğunu bile söyleyebilirim.
I'm not trying to be disagreeable... but if you want me as a kind of a false front, a kind of decoy... I might just as well take you home right now and say goodbye to you.
Can sıkıcı biriymiş gibi olmaya çalışmıyorum ama benim bir takma cephe ya da bir yem olmamı istiyorsan en doğrusu seni hemen evine götürüp vedalaşmak olur.
But I thank you for that shame, because now I know that we are each of us a separate human being, Brandon, with the right to live and work and think as individuals, but with an obligation to the society we live in.
Ama bu utanç için sana teşekkür ediyorum çünkü artık, herkesin yaşama, çalışma ve düşünme hakkı olan ama yaşadığımız topluma görevleri de olan farklı birer canlı olduğunu biliyorum.
All right, let's talk about a new deal, as of now.
Tamam şu andan itibaren, yeni bir anlaşma için konuşalım öyleyse.
As a matter of fact, I'd like one right now.
Aslında şu an içmek isterim.
Quantrill and what's left of his guerrillas are as good as hung right now.
Quantrill ve onun gerillaları şu anda asılmış olmalılar.
Choose right now you can be the envy of the German Foreign Service or you can go through life as a diplomatic valet.
Şu an doğru kararı verirsen Alman Dışişlerinin gıpta edilen adamı olursun ya da hayat boyu diplomatik bir uşak olarak kalırsın.
I'm overdue right now, as matter of fact
- Aslında bakılırsa geç bile kaldım.
But as of now, no one has yet gone to the moon... to see whether Méliès was right.
Ama bugüne kadar, kimse Ay'a gidip Méliès'nin haklı olup olmadığını göremedi.
As a matter of fact, I think that's all you got on your mind right now.
Hatta şu anda da aklında.
AS OF THIS MOM ENT- - RIGHT NOW, DAN NY- - THESE ARE THE 1 930s AGAIN WITH ALL THE CHARM AND ROMANCE
Şu saniyeden itibaren, Danny tüm büyüsü, romantizmi ve neşesiyle yine 1930'larda olacağım.
Ms. Blanche, I'll tell you right now, if that sister of yours has gone and given you sleeping pills to keep you quiet while she's out doin I don't know what I'm sure as hell gonna call the police on her.
Size hemen söyleyeyimki Bayan Blanche, eğer şu kardeşiniz... sizi susturmak için uyku hapları vererek dışarı çıktıysa... Kendisi dışarıda kimbilir ne yaparken... Yemin ederim polis çağıracak ve yaptıklarını anlatacağım.
It's just lucky I'm not hanging next to one of those things right now.
Şu an onlardan birinin yanında asılmadığım için şanslıyım.
Now I'm in love with the man who's the dream of every woman - every woman who has the right to dream. With a man who's got to stop seeing me before the volcano erupts.
Şimdi de hayal kurma hakkına sahip her kadının hayallerini süsleyen ama işler çığırından çıkmadan önce benimle görüşmeyi bırakması gereken adama aşığım.
I bet he's got a dozen ways to get out of this canyon, and each one of them gives him as good a look as we get right now.
Eminim bu kanyondan çıkmak için bir düzine yol biliyordur. Ve bu yolların herbiri ona da bize olduğu kadar iyi bir görüş sağlıyordur.
Now I'd live mornings in the right order, and associate them, as most people do, with the idea of awakening and beginning.
Artık sabahları olması gerektiği gibi karşılıyordum. Çoğu insanın da yaşadığı gibi uyanma ve başlangıç hislerini yaşıyordum.
As a matter of fact, I wouldn't mind an American cigarette right now.
Aslında, bir Amerikan sigarasına hayır demezdim şimdi.
It was all right when I was just working for Rotopkin, but now I'm working for the British as well and it's all getting out of hand.
Rotopkin için çalışırken sorun yoktu ama şimdi İngilizler için de çalışıyorum, işler kontrolden çıktı.
As a matter of fact, I'm on my way uptown right now.
Doğrusu ben de şehir merkezine gidiyordum tam.
Well, as a matter of fact, he's right here now.
Aslına bakarsanız, şu an yanımda.
i didn't want to seem a bit of an old fusspot just now, you know but it's just as easy to get these things right as they are easily found in the balpa handbook.
Arıza çıkarmak istemezdim ama bu tür şeyleri BUPB kuralları çerçevesinde kullanmalı.
After centuries of men looking at my tits instead of my eyes and pinching my ass instead of shaking my hand I now have the divine right to stare at a man's backside with vulgar, cheap appreciation if I want to.
Erkeklerin, asırlar boyunca gözlerim yerine memelerime bakmasından elimi sıkmaktansa kıçımı çimdiklemesinden sonra canım istediğinde bir erkeğin arkasından müstehcen ve ucuz tatmin duygularıyla bakmak en tabii hakkımdır.
But, as things stand, I am of the opinion that you should die right here and now.
Kanıtlar aleyhine olduğundan hemen şimdi ve burada ölmen gerektiği kanaatindeyim.
Right now, a new plague of rabbits has broken out in the Southwest, as shown in these color films just received from our news team in Arizona.
Şu anda tavşan güneybatıyı istilaya başladı. Arizona haber ekibinden gelen bu renkli görüntülerdeki gibi.
Now, for the first time, they emerged as popular figures of proper right.
Şimdi de ilk defa olarak tanınmış kişiler arasına katılıyorlardı.
Uh, my secretary is out right now, but I'll take care of it as soon as she returns.
Uh, sekreterim şu anda dışarıda, fakat döner dönmez gereğini yaparım.
If there was a chance of me fallin'in love with you, I wouldn't be here right now.
Sana aşık olma ihtimalim varsa bile, bu burada olmazdı.
Now, listen. Any decisions that were made for the use of alternate building materials... were made because I, as a builder, have a right to make those decisions - If I remain within the building code.
Şimdi, dinle... inşaat malzemelerinin değiştirilmesi ve farklı malzeme kullanılması konusunda kararları benim vermeye yetkim vardı ve bu kararlar inşaat kurallarına uygundu bu kurallara sadık kaldım, kahretsin ki, öyle yaptım!
Reinhard Heydrich came to Prague three months ago to take up his post as acting right protector for what the Nazis now call'Bohemia and maradia'that means he has absolute power of life and death over all Czechs
Üç ay önce Reinhard Heydrich Prag'a atanarak "Krallığın Koruyucusu" sıfatıyla görevine başladı. Naziler için bu bölge Bohemya ve Moravya oluyor ki bu da Heydrich'in Çeklerin yaşamaları ya da ölmeleri konusunda tam bir yetkiye sahip olduğu anlamına gelmekte.
Yeah? I'm prepared to pay a reasonable sum of cash right now for any information that could lead me to Eddie Shoebridge.
Beni Eddie Shoebridge'e götürebilecek herhangi bir bilgi için aşırıya kaçmayacak miktarda para ödemeye hazırım.
Now, flammable, flammable, that's the one that's on the side of the truck, flammable, as if you're gonna get out of your car at 60 miles an hour and smoke on this truck, right?
Kamyonların üzerinde de ateşle yaklaşma yazar. Ateşle yaklaşma. Sanki saatte 100 kilometre hızla giderken kamyonun yanına yaklaşıp sigara içeceğiz.
All right. Now, we know that extreme emotional commitment, anger, frustration, whatever, was present in all of those people that we interviewed, right?
Pekala, bu bildiğimiz aşırı duygusal hisler öfke, düş kırıklığı gibi şeyler röportaj yaptığımız o insanların tümünde görülmüştü.
I'm an actress... and the play that we're doing right now... is about the gradual lessening... of my power as a woman... as I... mature.
Ben bir oyuncuyum ve şu anda oynadığımız oyun benim bir kadın, bir yetişkin olarak yavaş yavaş gücümü kaybetmemle ilgili.
Right now your pulsar is manned by Cylons as a weapon of war.
Amacın bu değildi belki ama şu an lazerin Cylonların savaş silahı olarak kullanılıyor.
As a matter of fact, one of them, right now, is laughing so hard, he's choking in the sink.
Şu anda bir tanesi öyle bir gülüyor ki, boğulabilir.
Not at all. As of now, you have the right to this bouquet.
hepsini değil. buket size geldi.
As a matter of fact, I could show you a couple of things right now.
Aslında şimdi bile sana bir kaç yer gösterebilirim.
As a matter of fact, I've got a little time right now.
Aslında benim de biraz zamanım var
What I read right now in the eyes of Japanese children is curiosity, as if they were trying — in order to understand the death of an animal — to stare through the partition.
su anda Japon çocuklarinin gözlerinde okudugumsa, merak... sanki – bir hayvanin ölümünü anlayabilmek - duvara bakabilmek için...
The rest of us might as well pack it in right now.
Geri kalanımız şimdiden pes etse de olur.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]