From birth to death Çeviri Türkçe
29 parallel translation
See how life hoods itself like a cruel and sensual arc, from birth to death.
Hayat ; acımasız ama duygusal bir yol doğumumuzdan ölümümüze kadar yol aldığımız...
That life is a cruel and sensual arc that hoods itself from birth to death.
Hayat ; acımasız ama duygusal bir yol, doğumumuzdan ölümümüze yol aldığımız...
From birth to death - everything was programmed, the hour and the day! That's why astrology was always on the mark.
Doğumdan ölüme her şey saati saatine, günü gününe planlanmış!
Perched on top of us from birth to death, are our owners.
En yüksektekilere kadar, doğumdan ölüme kadar onlar, bizim sahibimiz.
Perched on top of us from birth to death, are our owners.
Doğumumuzdan ölümümüze kadar tepemize tünemişler, onlar bizim sahiplerimiz.
And in the future - well, this journey that each of us takes from birth to death is just one tiny step in a much bigger journey, part of an endless repeating cycle, from life to death.
Ve gelecekte, hepimizi doğumdan ölüme götüren bu yolculuk yaşamdan ölüme tekrarlanan sonsuz bir yolculuğun bir parçası. Çok daha büyük bir yolculuğun sadece bir adımı.
Without using words, you're gonna act out your entire life from birth to death as I describe it.
Söz kullanmadan, tüm hayatını doğumdan ölüme kadar tarif ettiğim şekilde oynayacaksın. Tamam.
From birth to death, locked inside a cold, metal cage, completely alone.
Doğumdan ölüme dek, soğuk, metal bir kafese kilitlenmişsin. Tamamiyle yapayalnız.
God determines everything in our lives from birth to death.
Bir insanın doğumundan ölümüne kadar her şey Allah'ın bilgisi dahilindedir.
Imagine your life as a straight line, from birth to death.
Düşünün ki hayatınız, doğumdan ölüme kadar düz bir çizgi.
You can literally buy everything you need from birth to death.
Doğumdan ölüme istediğin her şeyi burada bulabilirsin.
Like it or not, we're all being shot relentlessly forward, making the journey from birth to death, and there's no going back.
İstesek te istemesek te hepimiz zamanda acımasızca ilerideyiz doğumdan ölüme kadar olan bir yolculuk, ve geriye dönüş yok.
Our trajectory through time, from birth to death, is the one thing all living things have in common.
Zamandaki yörüngemiz doğumdan ölüme, yaşayan herşeyin ortak noktası.
Pedro always said that we should learn from the bees because they each have their role in the hive from birth to death.
Pedro her zaman arılardan öğrenmemizi söylerdi çünkü kovandayken her birinin doğumdan ölüme kadar kendi rolü vardır.
The people here, from birth to death, are kept secret
Burada insanlar, doğumdan ölüme kadar, sırları gizli tutacaklar.
From birth to death, is it just one long pantomime for you to mock?
Doğumdan ölüme kadar, hayat alay edeceğiniz uzun bir pantomim mi? Hayır, hayatım.
- from birth to death. - What stage is this guy in?
Bu adam hangi evrede?
Because your society keeps... women caged behind veils from birth to death.
Sizin toplumunuz kadınları doğdukları andan itibaren kafeslere kapattığı için.
He went from conception to birth to old age to death in one day.
Bir gün içinde, rahmime düştü, doğdu, yaşlandı ve öldü.
From his birth to his death, all he did was die.
Doğumundan ölümüne değin tek yaptığı şey ölmekti.
They determine everything a person says does or thinks from the moment of birth to the moment of death.
Kişinin söylediklerini, yaptıklarını, düşündüklerini doğumdan ölüme kadar belirleyen onlardır.
From your birth to your death, you're taught to hide it.
Doğduğun andan ölümüne kadar gizli tutmamız öğretildi.
You have given us new birth into a living hope. Strengthen us now to live in the power of the resurrection and to keep us united with our loved ones and with all Your people in heaven and on earth from whom, in death, we are not divided. "
"O çetin diriliş gününde bize ayakta kalacak güç ver ve bizi bu dünyada sevdiklerimizden ve öldükten sonra da cennetteki ve yeryüzünde senin sevdiğin insanlardan ayırma."
This is the place where Hindus aspire to come to die, to escape from the cycle of birth and death and rebirth.
Burası Hinduların ölmek için gelmeye can attıkları doğum, ölüm ve yeniden doğuş döngüsünden kaçtıkları yer.
He is given to God, from his birth to his death.
Doğumundan ölümüne kadar, Tanrı ona bakacaktır.
For centuries, Christian pilgrims have traced the footsteps of Jesus from his birth in Bethlehem to his death in Jerusalem.
Yüzyıllar boyunca Yahudi seyyahlar, doğum yeri Beytüllahim'den Kudüs'teki ölümüne kadar İsa'nın adımlarının izini sürdüler.
From their birth to their death, the islands have acted like evolutionary pressure cookers.
Doğumlarından ölümlerine kadar adalar, evrimsel düdüklü tencereler gibi hareket ediyorlar.
The TARDIS is extrapolating your entire timeline, from the moment of your birth, to the moment of your death.
TARDIS bütün zaman çizgini hesaplıyor. Doğumundan, öldüğün ana kadar.
Buddhists believe it's possible to achieve a liberation from samsara, the repetitive cycle of birth and death.
Budistler samsaradan kurtulmanın mümkün olduğuna inanıyor. Devamlı ölüp doğma döngüsünden yani.
to death 68
from now on 1905
from the bottom of my heart 69
from your perspective 17
from new york 38
from the very beginning 50
from the heart 21
from the future 31
from here on out 107
from time to time 154
from now on 1905
from the bottom of my heart 69
from your perspective 17
from new york 38
from the very beginning 50
from the heart 21
from the future 31
from here on out 107
from time to time 154
from the past 16
from here on 55
from the start 66
from this moment 32
from you 300
from what i hear 195
from where 295
from your wife 16
from a distance 46
from this day forward 62
from here on 55
from the start 66
from this moment 32
from you 300
from what i hear 195
from where 295
from your wife 16
from a distance 46
from this day forward 62