Get a room Çeviri Türkçe
1,945 parallel translation
Heather, get a room.
Heather. Odaya.
Right when I can finally put this room to good use, I get a roommate.
Tam da bu odayı güzel amaçlarla kullanmaya başlayacakken bir oda arkadaşım oldu.
- [coughs] Get a room.
- Oda bulun.
- Yeah, get a room.
- Evet, oda bulun.
Just... will you get a room for god sakes?
Yalnızca... Tanrı aşkına odanıza gider misiniz?
I would say, "get a room," but yours is right above mine.
Size odaya gitmenizi söylerdim ; ama sizinki benimkinin hemen yanında.
For God's sake, get a room.
Tanrı aşkına, kendinize bir oda bulun.
Get a room!
Odanıza gidin!
Get a room.
Gidin bir oda bulun.
He's gotta get a room somewhere, he's got to make a cell phone call and soon as he does, soon as he flips that thing on, soon as he pulls out a credit card this whole thing is over.
Telefonuyla bir yeri aramalı. Telefonu veya kredi kartını kullandığı anda her şey bitecek.
Yeah. Get a room.
- Kendinize bir oda bulun.
Get a room.
Kendinize bir oda bulun.
Why don't you guys get a room and suck each other's dicks?
Siz neden bir oda tutup birbirinizin sikini yalamıyorsunuz?
Let's go back to the house. Or we could get a room somewhere.
Haydi eve dönelim ya da bir yerden oda tutabiliriz.
The only way he could get a room quiet was by using this thing.
Bir odada sessizliği sadece bunu kullanarak sağlayabiliyordu.
Really? Would you guys get a room?
Gerçekten?
All right, I'll go get a room ready.
Tamam, ben gidip odayı hazırlatayım.
If we get a hotel room, we can do anything too.
Eğer otel odasına gidersekde herşeyi yapabiliriz.
We don't know where it will hit, but please get off at the next stop and get inside a small room somewhere.
Nereyi vuracağını bilmiyoruz ama lütfen bir sonraki durakta in küçük bir yere gir.
Why don't you just get a fucking room already?
Neden lanet bir odaya gitmiyorsunuz?
You have every reason to wanna face Trip, Max, but remember, just because he's open to a meeting and talking, doesn't mean that his feelings won't change once we get into the room.
Ama unutma ki, görüşme isteğinde bulunmak istemesi odaya girdiğimizde bu kararının değişmeyeceği anlamına gelmiyor.
You should write a letter and get a refund or a better room or something.
Mektup yazıp, para iadesi ya da daha güzel bir oda falan istemeliyiz.
Liz, is there a conference room where we can sit down and get started?
Liz Lemon. Bu iş arkadaşım, Peter Hornberger.
You know why I get a hotel room?
Niye otel odası tuttuğumu biliyor musun?
If you enter anyone's room without a reason.. ... they'll beat you black and blue. Get that..
Eğer sebepsiz yere birilerinin odasına girersen evire çevire döverler seni.
Do we need to get in a room together and bang this thing out?
İlla bir odada teke tek hesaplaşmamız mı gerek?
It's just a prop to get me into the room.
Yalnızca içeri girmek için bir oyundu.
Not only did I get us a room upgrade, I told the front desk it was our anniversary and got us the honeymoon package, and he's not even here.
İkimiz için bir oda ayırttım ve, üstelik resepsiyona bu gecenin yıldönümümüz olduğunu söyleyip birde balayı paketi aldım, ama o burda değil.
Okay, so California bungalow... you have a... a garden, you have a sun room, you have a room that you can get to the moon from.
Pekale, California bungalow--bir bahçen var, güneşlenme odan var, Aydan iniş yapabileceğin bir odan var.
How about we throw a pizza on the front lawn, And when the kids run out to get it, We lock the door and do it in every room in the house?
.. ön bahçeye pizza hazırlayıp, çocuklar kapışmaya gittiğinde onları oraya kilitleyip, evin her odasında yapmaya ne dersin?
Okay, take him to bay one until we get a trauma room ready.
Travma odasını hazırlayana kadar bir no'lu odaya alın.
Me and Dad can get you a room, can't we, Dad?
Biz sana oda tutarız. Değil mi, baba?
You can go down to the break room and get yourself a cup of coffee.
Gelirim hemen Sen dinlenme odasına git ve kahve falan iç
I'll get you a room for the night.
Gel hadi sana bi oda bulalım bu gecelik
When we get back, I'm gonna lock Jax and Clay in a room.
Geri döndüğümüzde Jax ve Clay'i bir odaya kilitleyeceğim.
Let's get you upstairs to a darkened room.
yukarıdaki loş odaya çıkaralım.
Let's get a room.
Hadi bir oda tutalim. Ne?
So let's get a room.
Yani bir oda tutalim. Burada.
Room 102 is coding. get a crash cart.
Acil Müdahale arabası getirin.
We only have one room that you can get for $ 51...
$ 51'a alabileceğiniz sadece bir odamız var...
City Hall is like a locker room, and you gotta get in there, and you gotta snap towels at people, and you gotta give them the business, and if you can't take it, you know, you...
Belediye binası soyunma odası gibidir. Oraya girersin, insanlardan havlu kaparsın onlara iş verirsin ve bunu kaldıramazsan yani, kaldıramazsın işte.
So he goes to get a drink of water, and ten minutes later, he's on the floor of the men's room.
Sonra gidip bir bardak su içmiş ve 10 dakika sonra tuvalette yatar bir halde bulunmuş.
- Sending a tip to Gossip Girl. - Chuck, get the room quiet.
Dedikoducu kıza bir ipucu gönderiyorum.
get a crash cart. Izzie stevens'room.
İzzie Stevens odasına acil müdahale arabası getirin.
That's why she dressed as a man, so that she could get into his locker in the men's changing room of the gym.
Böylece erkek soyunma odasındaki dolabına ulaşabilecekti.
I can't get into the SCI F room on a weekend without people finding out.
İzole odaya hafta sonu insanlar öğrenmeden giremem.
So you think it's a good name? 'Cause you know, the "Dr. Jack" thing goes along the "Emergency Room" thing, but... well, do you get it?
İyi bi isim di mi Doktor Jack'in Acil Odası
Just get me to a powder room.
Bayanlar tuvaletine götür yeter.
ve got to get into that room. A room that's losing evidence as we speak.
Konuşurken bile delil kaybettiğimiz o odaya.
Next time, don't get a suite--just a room.
Bir dahaki sefere süit tutmayın, sadece bir oda tutun.
Now I don't know about all the men in the room but I know these days when you get me all fellow zocked off, it takes a little while to stand to attention.
Buradaki herkes için öyle mi bilemiyorum. Ama bildiğim kadarıyla kafan çok güzelken malı kaldırmak biraz zaman alıyor.
get away 981
get away from me 879
get a life 77
get a job 140
get a dog 22
get along 45
get a haircut 23
get a load of this 43
get a hold of yourself 104
get a good night's sleep 36
get away from me 879
get a life 77
get a job 140
get a dog 22
get along 45
get a haircut 23
get a load of this 43
get a hold of yourself 104
get a good night's sleep 36