I'm from Çeviri Türkçe
75,014 parallel translation
Okay, well, he may want to consider financial aid, um, because that little song there was itself stolen from an old country song called " I'm Cryin'"
Peki, artık bir yerden burs bulmak zorunda kalabilir. Çünkü senin bu şarkının kendisi de, eski bir country parçasından çalma çıktı. Adı da " Ağlıyorum'", parantez içinde "Gözlerimle".
I'm from S.H.I.E.L.D.
S.H.I.E.L.D. için çalışıyorum.
However, if you're as smart as they say, then you'll know that, uh, I saved you from being thrown in prison.
Yine de, eğer dedikleri kadar zekiysen seni hapis cezasından kurtardığımı anlamışsındır.
I take orders from the director, not you.
- Ben Direktörden emir alırım, senden değil.
But when it comes to operations, make no mistake... From now on, I'm calling the shots.
Ama konu operasyonlara gelince, şüphen olmasın bundan sonra, kararları ben vereceğim.
Agent Johnson, let's discuss your theft of more than $ 7 million from three banks while you were undercover from S.H.I.E.L.D.
Ajan Johnson, S.H.I.E.L.D.'de gizli görevdeyken üç bankadan çaldığınız 7 milyon dolardan fazla parayı konuşalım.
But I already went from head coach to quarterback, and now you're telling me I'm gonna be on the bench for the season?
Ama çoktan baş antrenörlükten oyun kuruculuğa geçiş yaptım ve şimdi sezon boyunca kulubede olacağımı mı söylüyorsun?
As far as I'm concerned, you're just another red shirt like so many others who tried unsuccessfully to stop me from saving the world.
Bana kalırsa, senin de dünyayı kurtarmama engel olmakta başarısız olan diğer kötü adamlardan hiçbir farkın yok.
Well, I gathered what I could from the communications room.
İletişim odasından bulabildiklerimi topladım.
In order to reduce their pain, to fix a regret for each of them, I had to restart the Framework simulation - from those moments in time.
Sırasıyla herbirinin acısını azaltmak ve pişmanlıklarını düzeltmek için simülasyonu o anlardan başlatmak zorunda kaldım.
My dear, I'm afraid there is no escape from this place.
Canım, ne yazık ki buradan kaçmak için bir yol yok.
I'm from Brooklyn, son of a plumber, played baseball in college and guitar, can't carry a tune.
Brooklyn'denim, bir tesisatçının oğluyum. Üniversitede beyzbol oynadım ve gitar çaldım. Müzik kulağım yoktu.
Or how about we review those plans I stole from hydra's lab?
Veya Hydra'nın laboratuvarından çaldığım planları incelesek nasıl olur?
I know I'm not going with you when you leave, but I can still help out from this side.
Gittiğin zaman yanında olmayacağımı biliyorum ama yine de bu taraftan yardım edebilirim.
You can tell from the one fish we've seen, or did you learn that in a S.H.I.E.L.D. briefing?
Bunu bir balığa bakarak mı söyledin yoksa S.H.I.E.L.D. brifingi sırasında mı öğrendin?
I performed lethal experiments on approximately two dozen people... innocent people, people we've known from this world...
Yaklaşık iki düzine insan üzerinde ölümcül deneyler yaptım. Bu dünyadan tanıdığımız masum insanlar.
That's where I'm from.
Ben oradan geliyorum.
I would never want to take this away from you, Mack, but I thought maybe if you saw me, if you looked into my eyes, you would remember us, the life we have, the love.
Bunu asla senden almak istemezdim Mack. Ama düşündüm ki belki beni görürsen gözlerimin içine bakarsan, bizi hatırlarsın. Yaşadığımız hayatı, aşkımızı.
I imagine where you came from was a whole lot worse.
Sanırım geldiğin yer çok daha kötüydü.
I feel terrible that I tried to pull you away from her and worse that we couldn't save her.
Seni ondan uzaklaştırmaya çalıştığım için üzgünüm. Ve onu kurtaramadığımız için daha kötü hissediyorum.
" I was powerful glad to get away from the feuds, and so was Jim to get away from the swamp.
"Ben kan davalarından uzaklaştığım, Jim ise bataklıktan kurtulduğu için çok mutluyduk."
All the shit, I fought so hard to hide from the world... I couldn't hide it from him.
Herkesten saklamak için deli gibi uğraştığım her boku ondan saklayamamıştım.
I guess there may be something he wants from me.
Sanırım orada benden istediği bir şey var.
But I'm pretty sure Loki's the trickster god from Norse mythology.
Ama Loki'nin, İskandinav mitolojisindeki hilekâr tanrı olduğuna eminim.
Just like I insisted on every other case I take from now on being pro bono.
Bundan böyle ayrıca alacağım her davayı ücret almadan yapmakta ısrar ettiğim gibi.
- I've given over ten years of my life to this place, Harvey, and I've done it all from your desk.
Hayatımın on senesini bu şirkete verdim ve hepsini senin üzerinden yaptım Harvey.
- Brochures from the top nine mud resorts in the northern hemisphere, though I don't know why a person would do that in the first place.
Kuzey yarım küredeki en iyi dokuz çamur banyosu oteli listesi. Bir insan böyle bir şeyi neden yapar hiç anlamam ya neyse.
You think I don't know the whole "Rachel should be in charge of my associates" bullshit came from you and not Donna?
Bu "Rachel benim yardımcılarımın başında olmalı" safsatasının Donna'dan değil de senden çıktığını bilmediğimi mi düşünüyorsun?
I'm a French professor from tulane.
Ben Tulane Üniversitesi'nde Fransızca profesörüyüm.
And take it from me, I was a monster in elementary school.
Benden örnek al. İlkokulda bir canavardım.
So I have a plan that might keep that from happening.
Bunun yaşanmaması için bir planım var.
I got a call from a colleague who pulled Abby over for running a stop sign, on a motorcycle without plates or a VIN number, in a jacket that says "Pussy Magnet."
Meslektaşım aradı. Abby'yi kırmızı ışıkta geçtiği için kenara çekmiş. Motorda plaka ya da şase numarası yokmuş.
I have tear gas that Eric and I stole from Dan.
Bende Eric'le birlikte Dan'den çaldığımız biber gazı var.
I made you a smoothie from the last of that Porsche guy.
Porsche'lu adamdan kalanla sana smoothie yaptım.
Sir, I need you to step away from the woman.
Bayım, kadından uzaklaşın.
He would, but I'm not gonna ask him to do that because I want his clients to see this as coming from me and not him.
Yapmasına yapar ama ondan bunu istemeyeceğim. Çünkü bu teklifin ondan değil de benden geldiğinin bilinmesini istiyorum.
These days my happy hour is the 60 minutes from the time I get home to the time I pass out. You're a hard worker, Stu.
Şu aralar tek keyifli anlarım eve gittikten sonra uyumadan önceki 60 dakikam.
This is the thing I'm most ashamed about in my life and I'm telling you to show you that I'm never gonna hide anything from you.
Hayatımda en utanç duyduğum şey bu ve senden hiçbir şeyi saklamayacağımı göstermek için bunu sana söylüyorum.
And from where I'm standing, you're worth loving.
Bana kalırsa sevilmeye değer birisin.
- No, no. He told me if I run from this, I'll be running forever.
Eğer bu işten kaçarsam, hayatım boyunca her şeyden kaçacağımı söyledi.
I'm planning an operation based on intel we got from a defector.
Bir ilticacıdan aldığımız bilgiye dayalı bir plan yapıyorum.
I need something from you first.
Önce senden bir şey almam lazım.
I'm from Michigan.
Michigan'lıyım.
I'm on with a guy from Wimmershoff Capital Management.
Wimmershoff Capital Management'ten biriyle konuşuyorum.
Yeah, I just gotta get my gun back from Pidge.
- Pidge'den silahımı alayım da.
I mean, you wanna walk away from some free entertainment?
Bedava eğlenceye sırt mı çevireceğiz?
Guys, I can take it from here.
Çocuklar, buradan sonrasını ben alırım.
I called her friends, her father, no one's heard from her.
Arkadaşlarını aradım, babasını kimse ondan haber alamadı.
You know, when I first moved from Zambesi to D.C., I used go camping every weekend.
Zambesi'den Washington'a ilk taşındığımda her haftasonu kamp yapardım.
How can you expect me to turn away from the truest thing I've ever known?
Bildiğim en doğru şeye sırtımı dönmemi nasıl beklersin?
Let's talk about when I get out of this pathetic prison and these silly little cuffs. When I fry Supergirl from the inside out. You think she'll scream as she cooks?
Bu zavallı hapishaneden ve bu küçük aptal kelepçelerden kurtulduğumda Supergirl'ü içinden dışına kızarttığımda sence pişerken çığlık atar mı?
i'm from new york 32
i'm from texas 17
i'm from the future 37
i'm from brooklyn 17
i'm from here 26
from 995
from the bottom of my heart 69
from now on 1905
from your perspective 17
from new york 38
i'm from texas 17
i'm from the future 37
i'm from brooklyn 17
i'm from here 26
from 995
from the bottom of my heart 69
from now on 1905
from your perspective 17
from new york 38
from the very beginning 50
from the heart 21
from here on out 107
from the future 31
from time to time 154
from the past 16
from here on 55
from the start 66
from you 300
from where 295
from the heart 21
from here on out 107
from the future 31
from time to time 154
from the past 16
from here on 55
from the start 66
from you 300
from where 295