Mã Çeviri Türkçe
34 parallel translation
Mã poti întreba din nou asta?
Bunu yeniden sorar mısın?
Dupã cum spuneam, înainte de a începe, as dori sã spun cã e o mare onoare faptul cã mã aflu pe aceastã scenã alãturi de acesti oameni, în seara asta.
Başlamadan önce, bu gece bu insanlarla aynı sahneyi paylaşmanın hayatımda yaşadığım en büyük zevklerden biri olduğunu söylemek istiyorum.
Por favor, dios mà o.
Evet, lütfen.
lay! Idios mà o!
Aman Tanrım!
Primero no lo creà , pero entonces me caà contra la mà ¡ quina de dulces, ay, ay, ay!
Başta inanmadım ama sonra kayıp şeker makinesine çarptım.
Hey, no mà ¡ s, no mà ¡ s.
- Hey, buraya kadardı.
Ay, dios mà o. That was close.
Az daha vuruyordum.
Paul Mägi, flit Vaher, Olav Neeme...
Paul MÃ © gi, ï ¬ ‚ it Vaher, Olav Neeme...
Mägi...
MÃ © gi...
MÃ ¡ talo.
MÃ ¡ talo.
I'm going after that MÃ ¶ bius Dick!
Mobius Dick'in peşine düşeceğim!
The whale must have some kind of MÃ ¶ bius colon that endlessly recycles time and space.
Balinanın bir çeşit, sonsuz uzay ve zaman döngüsünde Mobius Bağırsağı olmalı.
No quiero mà ¡ s medicinas!
Daha ilaç istemiyorum!
no quiero mà ¡ s medicinas y mà ¡ s inventos
Başıma açtıklarınız yetmezmiş gibi daha fazla ilaç istemiyorum.
No quiero mà ¡ s medicinas, dije.
- Daha fazla ilaç istemiyorum.
And him? Tell him I can barely feel his son's pulse anymore. Dije que no mà ¡ s!
Söyle ona, oğlunun nabzını artık alamıyorum.
-... ok veikleiki leyfu mér at sna...
-... ok veikleiki leyfu mà © r at sna...
Eigi berjast í móti mér.
Eigi berjast à mà ³ ti mà © r.
-... ok veikleiki leyfu mér at sna...
- Salgın yaymak. -... ok veikleiki leyfu mà © r at sna...
C'est ici, ma belle mà ¨ re.
C'est ici, ma belle mà ¨ re.
It's "trà ¨ s belle mà ¨ re."
Bu "tra ¨ s belle mà ¨ re." bulunuyor
Ay, dios mà o.
Aman Tanrım.
The bishops of Cologne and Münster are joining in.
Cologne ve MÃ ¼ nster piskoposları da katılıyor.
Okay, it's Pelo Más.
Okay, it's Pelo MÃ ¡ s.
It's like everything's papier-mà ¢ ché.
Sanki her şey kağıttan yapılmış.
Something's trying to tell me that it's all papier-mà ¢ ché.
Bir şeyler bana anlatmaya çalışıyor ki her şey kağıttandır.
No más.
No mà ¡ s.
He found his true mã © tier in science fiction.
Gerçek yeteneğini bilimkurguda keşfetti.
A mà © nage à trois with your sister claude?
Claude ile mi ilgili?
Someone with MÃ ¼ nchausen-by-proxy.
Munchausen by proxy sendromu olan biri tarafından.
But this is fucking avant-garde theater, so, you know, the river ain't water or papier-mà ¢ ché or some shit.
Ama bu yenilikçi bir tiyatro amınakoyayım... yani, bilirsin, nehirde gerçekten su yok... ya da maketten bir şeyler de yok.
And it is in their memory that I seek a person, one who is to inherit her vital legacy.
Onun hatıralarını, ölümsüz mà ® rasını devralacak bir varà ® s arıyorum.
BASED ON A NOVEL BY REIJO MÄKI
BASED ON A NOVEL BY REIJO MÃ " KI