English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / İngilizce → Türkçe / [ N ] / Not my mom

Not my mom Çeviri Türkçe

1,142 parallel translation
Of course not my mom is beautiful she is like a princess.
- Tabiî ki hayır. O çok güzel, tıpkı bir prenses gibi.
I MEAN, NOT MY MOM, MY DAD- -
Ne annem, ne de babam.
It's not my mom. It's me.
Annem değil ben.
She's my cousin, not my mom.
O kuzenim, annem değil. Anladın mı?
She's not my mom, she's my cousin.
O annem değil. Kuzenim.
Do not call my mom a bitch again, do you understand?
Bir daha annem için sakın fahişe deme!
That's what I said. Do not try to fix it, you called my mom a whore.
- Kıvırma, fahişe lafını kullandın.
She is also very funny and very smart. you're a hypocrite if you do not even like going to see my mom.
O eğlenceli olduğu kadar çok da zeki birisi. Şimdi de hayır için yaşlıları mı ziyaret ediyorsun? Çok ikiyüzlüsün!
Do not be evil grandson, my mom wants to see you.
- Kötü bir torun olma. - Annem seni görmek istiyor.
Do not be so, my mom wants to meet you you think you do not have duties to your family?
Böyle konuşma. Seni gerçekten görmek istiyor. Ailene karşı sorumlulukların olduğunu düşünmüyor musun?
For my mom, ox she asked me cool, and I could not be so mean to her.
Annem gitmemizi istedi ve ben de hayır diyemedim.
Well, there's something else that my mom taught me - All that glitters is not gold.
Benim annem de şöyle derdi parlayan her şey altın değildir.
My mom has a headache. She's not sick.
Annemin başı ağrıyor.
My mom would give you her recipe for pan-fried catfish, and wouldn't let you go till you promised not to screw it up.
Annem sana tepside yayın balığı tarifini verip onu bitirinceye kadar yerimden kalkmadığımı söylemedi yani.
Did your mom tell you not to call my mom "Mom"?
Dur bir dakika. Annen, anneme anne dememeni mi söyledi?
It's not like you call my mom "Mom." Yeah.
Yapma, bu senin anneme anne demen gibi bir şey değil.
- What? My mom's not gonna be here?
- Annem gelemeyecek mi?
My mom, and really bad, but it's not hard to please my mom.
Annemi memnun etmeyi çok isterim. Ama bu hiç zor değildir.
And the entire number, I was just thinking,'Mom's not here.' And it was my fault that she wasn't there.
Ama sürekli "Annem burada değil" diye düşündüm.
That's not my mom.
Hadi ama Reese, bu gittikçe korkutucu olmaya başladı.
My mom said I'm not to look at you.
Annem size bakmamamı söyledi.
Mom, this is who I am, whether I have my powers or not.
Anne, güçlerim olsa da olmasa da ben buyum.
My mom once told me not to settle for anything less than the best and if Lilly will have me, I can finally say that I kept my promise.
Annem bir keresinde bana "en iyiden daha azı ile yetinme" demişti ve eğer Lilly beni kabul ederse, sözümü tuttuğumu gönül rahatlığıyla söyleyebilirim.
My mom started this for me when I was just born... and there's not a year of my Iife that Isn't in here.
Annem buna, ben doğduğumda başladı... ve hayatımın burada olmayan bir yılı yok.
Oh, Things, do not do anything to slow down my mom.
Şeyler, annemi yavaşlatmak için hiçbir şey yapmayın.
Mom. You're not my mother.
- Sen benim annem değilsin.
And besides, my mom always told me not to stick pencils in my mouth.
Ayrıca annem her zaman kalemleri ağzıma sokmamamı söylerdi.
Not even my mom knows.
Annem bile bilmiyor.
ah, it's mom gave my birth not the present mom
Bu beni doğuran annem. Şimdiki annem değil.
My mom is not bringing the baby back until 9 : 00.
Dinle annem bebeği saat dokuza kadar geri getirmeyecek.
Anyway, um, she really wants to meet my mother, and I can't put it off anymore, and I know my mom is not going to approve of her.
Neyse, annemle tanışmayı çok istiyor ve bunu daha fazla erteleyemem. Annemin de onu "onaylamayacağını" biliyorum.
My mom's not much of a cook, so...
Annem pek iyi bir aşçı değildir.
If I'm not back in an hour, tell my mom I loved her?
Eğer 1 saat içinde dönmezsem anneme onu sevdiğimi söyleyin.
My mom's not here.
Annem burada değil.
I TOLD MY MOM NOT TO GET HER HOPES UP,
Anneme hemen umutlanmamasını söylemiştim,..
That's a laugh, just an excuse for my mom to bitch at me for not wearing girly clothes like all the Britney Spears wannabes at this school.
Okulda Britney Spears özentileri gibi giyinmediğim için annem çok dırdır ediyor.
Even if she's not on our side... the minute Grandma thinks it's a bad idea... my mom will be booking the big room at the Holiday Inn just out of spite.
Bizim yanımızda olmasa bile büyükannem bunun kötü bir fikir olduğunu düşündüğünde annem kıllık olsun diye, çoktan ona Holiday Inn'de büyük bir oda ayarlamış olur.
Daddy loved his job, but not as much as he loved my mom.
Babam işini çok sevmişti, ama asla annemi sevdiği kadar değil.
I just told my mom I'm not going to Brown.
Az önce anneme Brown'a gitmeyeceğimi söyledim.
You said, "Something's up with Mom. We have to find out what." ... and it's not my fault!
"Annemin bir sorunu var, ne olduğunu öğrenmeliyiz" dedin.
My mom's not even 50 and she's right out of WWI.
Benim annem daha 50 yaşında bile değil, ama I.Dünya Savaşı'ndan çıkmış gibi.
What if my mom calls and I'm not here?
Ya annem arar da, burada olmazsam?
Well, I don't know what Johnny told you, but my mom's probably not the best judge on marriage.
Johnny ne dedi bilmem ama annem evlilik konusunda çok iyi değildir.
No, no, no. That's not it. We did an intervention for my mom... when she tried to kill herself.
Herkes kitap yazabilir, yalaka!
And I'll take care of my mom, not you, or you... me.
Anneme de ben bakacağım, ne sen, ne de sen. Ben!
Not as pretty as my mom.
Benim annem kadar değil.
Mom told dad not to let that man in the shop again, but Mr. Choi told my father to always treat him nice
Annem, babama o adamı bir daha.. .. dükkanda görmek istemediğini söyledi. Fakat Bay Choi babama o adamı gayet güzel şekilde ağırlamasını söyledi.
Not you, my mom
Seni değil, annemi özledim.
My mom's not very well.
Annem çok iyi değilmiş.
Not only this, she really lives up to being my dad's mom, she was a great fighter when young, apparently that's how she lost her left eye
Sadece bu da değil, daima babama annelik etmek için yaşamış. Gençken çok iyi savaşçıymış. Görünüşe göre, sol gözünü böyle kaybetmiş.
Not to sound like my mom, but I'm worried about him.
Annem gibi olmak istemiyorum ama onun için endişeleniyorum.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]