English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / İngilizce → Türkçe / [ S ] / Sounds perfect

Sounds perfect Çeviri Türkçe

371 parallel translation
It sounds perfect.
Kusursuz görünüyor.
Sounds perfect.
Kulağa hoş geliyor.
There's a furnished sublet on 6th and 11th that sounds perfect.
6. ve 11. caddede devren kiralık, mobilyalı, mükemmel bir yer var.
Sounds perfect.
Harika görünüyor.
- He sounds perfect.
- Kulağa mükemmel geliyor.
Sounds perfect.
Bence mükemmel.
Sounds perfect
Çok iyi.
Sounds perfect.
Kulağa harika geliyor.
A Lichtenstein? He sounds perfect.
Işıklı taş kulağa hoş geliyor.
That sounds perfect.
Kulağa harika geliyor.
Sounds perfect.
İyi geliyor.
- that sounds perfect. - Are you interested? Me?
Yani yapamasan bile hala yapabileceğine inanıyorsun?
That sounds perfect?
Bu mükemmel!
Sounds perfect.
Harika.
Sounds perfect.
- Çok güzel.
That's good. "Nothing" sounds perfect.
İyi. "Hiçbir şey" harika.
It sounds perfect!
Muhteşem olacak!
God, he sounds perfect for you.
Senin için mükemmel görünüyor.
A vineyard sounds perfect.
Bir üzümbağı kulağa mükemmel geliyor.
- That sounds perfect.
- Bu harika bir fikir.
The pinot noir sounds perfect.
Kırmızı şarap mükemmel gider.
Sounds perfect.
Kulağa mükemmel geliyor.
- Sounds perfect.
- Mükemmel bir fikir.
SOUNDS PERFECT.
Kulağa harika geliyor.
WELL, THAT SOUNDS PERFECT, HONEY.
Güzel gözüküyor tatlım.
Yes, that sounds perfect.
Evet, harika gözüküyor.
- Sounds perfect.
- Kulağa hoş geliyor.
Well, you know what, I think a picnic sounds perfect.
Şey, bence de piknik harika bir fikir.
I know this sounds crazy, but if I should do an autopsy... I think I'd find every organ in perfect condition... as perfect as the body is externally... everything in working order.
Bunun kulağa çılgınca geldiğini biliyorum, ama eğer otopsi yaparsam bütün organları yerli yerinde ve mükemmel şekilde çalışır halde bulacağımı düşünüyorum.
It sounds like perfect dinner conversation.
Neşeyle gülünen, surat asılan.
He sounds just perfect for you.
Senin için uygun bir hedef galiba.
Sounds like a perfect victim.
Tam kurbanlık koyun.
It's perfect for the shop. Sounds great.
Bence çok uygun bir yer orası.
Sounds like the perfect place for a hide-out.
Gizlenmek için harika bir yere benziyor.
You know, it sounds to me like a perfect hiding place.
Bildiğin gibi, mükemmel bir gizlenme alanı gibi görünüyor.
That's why prayer sounds so perfect in here.
Bu yüzden burada dua mükemmel olur.
Hmm. Wow. Sounds like he was almost perfect.
Neredeyse harikaymış.
Sounds like a perfect place to get some good, spooky footage.
Korkutucu görüntü almak için iyi bir yer gibi.
There's a lake, hiking. Sounds like a perfect place to relax.
Göl var Yürüyüş yapabiliriz.
It sounds like the perfect place to hide someone.
Birisini gizlemek için mükemmel bir yer gibi görünüyor.
SOUNDS LIKE THE PERFECT ARRANGEMENT.
Mükemmel bi düzenleme ha.
Oh, that sounds like a perfect place for an old man with gout.
Tam da gutu olan yaşlı bir adama göre bir yer.
Sounds like a perfect match to me.
Bence mükemmel bir çift.
Nick, this guy, he sounds too perfect. I mean, he must've had some flaw.
Nick bu adam mükemmel biriymiş farklı bir şeyler yazmamız gerek.
Sounds perfect.
O zaman...
Sweetie, as lovely as that idea sounds, we're not perfect.
- Tatlım, kulağa çok hoş geliyor ama mükemmel değiliz.
I swear, it sounds like the last hour of The Perfect Storm in there
Seni bir daha görmek istemediğimi söylemiştim!
- Sounds like perfect denial.
- Kusursuz inkâr gibi görünüyor.
It sounds totally perfect.
Kulağa öyle geliyor.
Listen to the perfect human living, listen to its sounds.
Yaşayan kusursuz insanı dinleyin, seslerini dinleyin.
Oh, it sounds perfect.
- Evet, çok iyi olur.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]