Speaking foreign language Çeviri Türkçe
116 parallel translation
[Speaking Foreign Language] Baroness von Nagel.
Barones von Nagel.
( SPEAKING FOREIGN LANGUAGE )
( KIZILDERİLİ DİLİNDE KONUŞUYOR )
[Speaking Foreign Language ] # # [ Flute Plays Mozart ] [ Man On P.A.] Attention all personnel!
Yüzbaşı Bandini şimdi palmarel pop... poplit, bir pop... bir palmarel P-O-P-L-I-T-E-A-L damar keşef... damar keşfi ve muhtemel doku nakli gösteriyor.
- [Speaking Foreign Language]
- Evet, kalkmadı. Hiç kalkmadı. Bu herkesin başına gelir.
- [Speaking Foreign Language] Dolce!
Hemşirelerin duşu başlayalı beş dakika oldu.
- [Speaking Foreign Language]
Bu teğmen Seul'den sizi görmeye gelmiş. - Yüzbaşı McIntyre mı?
( SPEAKING FOREIGN LANGUAGE )
( İSVEÇÇE KONUŞUYOR )
( SHERIFF SPEAKING FOREIGN LANGUAGE )
( ŞERİF İSVEÇÇE KONUŞUYOR )
( SPEAKING FOREIGN LANGUAGE )
( ALMANCA KONUŞUYOR )
( MAN SPEAKING FOREIGN LANGUAGE )
( ADAM BAŞKA DİLDE KONUŞUYOR )
I have to go. [Speaking Foreign Language]
Kapatmam gerekiyor.
[Speaking Foreign Language]
Sen Ganesh değilsin! Ganesh iyidir!
[Speaking Foreign Language]
Canavar! Canavar!
[Speaking Foreign Language]
- Dün gece senin öleceğini öngördüm. - Şöyle söyleyip durma.
- [Computerized Voice Speaking Foreign Language]
"Neyin var? Derdin ne?" Şuna bakın.
( speaking foreign language ) Don't run away from me.
Kaçma benden.
[Speaking foreign language] Shut up.
Sus.
( Speaking foreign language )
( yabancı dilde konuşurlar )
[DOG BARKING IN BACKGROUND ] [ SPEAKING FOREIGN LANGUAGE]
Bu bir tuzak..!
[SPEAKING FOREIGN LANGUAGE]
Sizi kim yolladı?
[SPEAKING FOREIGN LANGUAGE]
Bize 4 adam olduğunuz söylendi.
[Speaking Foreign Language]
Ne planlıyorlar?
[Speaking Foreign Language]
Hepsi bu kadar.
Ilona! - [Speaking Foreign Language]
Neler oluyor?
- Yes. - [Man Speaking Foreign Language]
Evet.
- [Speaking Foreign Language] - What?
Ne dedin?
[Speaking Foreign Language]
[Farklı bir dilde konuşma]
[MAN SPEAKING IN FOREIGN LANGUAGE] What does he want?
Ne istiyor?
- [Speaking Foreign Language]
Ne istediğinizi biliyorum ama bana her istediğiniz yaptıramazsınız. Hiç istediğimizi yaptırmaya çalışır mıyız?
Mind you, I don't object... to foreigners speaking a foreign language. I just wish they'd all speak the same foreign language.
Yabancıların yabancı dil konuşmasına karşı değilim ama keşke hepsi aynı yabancı dili konuşsa.
( speaking in foreign language ) My honorable grandfather says, that only good men don't know how to lie.
Büyükbabam sadece iyi insanlar yalan söylemeyi beceremez diyor.
You keep looking at me like I'm speaking some kind of foreign language.
Sanki yabancı bir dil konuşuyormuşum gibi bakıyorsunuz.
( speaking in foreign language )
Y Azevedo. Sağol, hayatım.
Am I speaking... in some strange foreign language?
Farklı bir dilde mi konuşuyorum?
[Speaking Foreign Language]
Bana yalan söylediğine inanamıyorum, adi adam.
How I'm gonna get to know her, speaking'that foreign language?
O yabancı dilde konuşurken nasıl tanıyacağım?
Well, uh... am I speaking'in a foreign language, or is it your memory that needs fixing?
Peki uh... Başka bir dilde mi konuşuyorum yada hafızanın onarılmaya mı ihtiyacı var?
It's like they were speaking a foreign language.
.
Speaking from time to time in a foreign language.
Zaman zaman başka dil konuşma.
And speaking a foreign language.
Ha, bir de yabancı dil...
Ivan, you are speaking a foreign language to me.
Ivan, benim için yabancı bir dilde konuşuyorsun.
[SPEAKING IN FOREIGN LANGUAGE]
Bunu yaptığına inanamıyorum. Lütfen beni bekle.
[Speaking foreign language] Dr. Michael : "do you think he suspects?"
Sence şüpheleniyor mu?
[Speaking foreign language] Shut up!
- Sen sus.
[SPEAKING FOREIGN LANGUAGE]
Bizi Lahor'a götürecek uçaktan sonra, Yeni Delhi'ye ulaşacağız.
[Man Speaking Foreign Language] 4.3.
4.3?
[SPEAKING IN FOREIGN LANGUAGE]
[SPEAKING IN FOREIGN LANGUAGE]
- [Moos ] - [ Speaking Foreign Language ] [ Children Chattering]
MADALU, GÜNEYDOĞU ASYA
[Speaking Foreign Language]
dua, yemek.haydi dışarı çıkın endişelenme, Allah bizi koruyacaktır.
But it's like you're speaking some strange foreign language.
Ama konuştuklarınız benim için zor bir yabancı dil gibi
Of a man speaking a foreign language.
Yabancı dilde konuşan bir adam.
language 257
languages 52
speaking 300
speak 840
speaker 143
speakers 17
speak of the devil 271
speak english 112
speaking of which 971
speaking arabic 43
languages 52
speaking 300
speak 840
speaker 143
speakers 17
speak of the devil 271
speak english 112
speaking of which 971
speaking arabic 43
speaking gibberish 33
speak louder 29
speak for yourself 272
speak up 432
speaking in spanish 40
speaking of 385
speaking japanese 35
speaking of that 54
speaking russian 71
speaking spanish 222
speak louder 29
speak for yourself 272
speak up 432
speaking in spanish 40
speaking of 385
speaking japanese 35
speaking of that 54
speaking russian 71
speaking spanish 222