We spoke earlier Çeviri Türkçe
76 parallel translation
We spoke earlier about your ad for a tutor.
Öğretmen ilanınızla ilgili, daha önce görüşmüştük.
We spoke earlier with Gothcorp CEO Ferris Boyle, who offered these comments :
Goth Holding'in başkanı Ferris Boyle ile konuşmuştuk. Kendisi şu yorumu yaptı :
We spoke earlier.
Önceden konuşmuştuk.
We spoke earlier.
Debbie'nin arkadaşıyım.
We spoke earlier?
Önceden konuşmuştuk?
We spoke earlier.
Konuşmuştuk.
We spoke earlier today.
Bu sabah konuşmuştuk.
We spoke earlier. I'm Sharona Fleming, and...
Ben Sharona Fleming, ve...
We spoke earlier.
Sabah konuşmuştuk.
We spoke earlier.
Bu sabah konuşmuştuk.
When we spoke earlier, you sounded so exhilarated.
Konuştuğumuzda sesin çok heyecanlı geliyordu.
Remember when we spoke earlier?
Önceki konuşmamızı hatırlıyor musunuz?
We spoke earlier.
Daha evvel konuşmuştuk.
Irene We spoke earlier.
Ben lrene. Daha önce konuşmuştuk.
after we spoke earlier, I remembered something.
Sizinle konuşmamızdan sonra bir şey hatırladım.
Mrs. Kelly, this is catherine willows from the crime lab! We spoke earlier!
Bayan Kelly ben kriminolojiden C.Willows. Daha önce görüşmüştük.
When we spoke earlier, you said you had a pretty good view of those men from the front window of that bus.
Daha önce konuştuğumuzda, otobüsün ön camından o adamları gördüğünü söylemiştin.
I'm Abra Rice, we spoke earlier.
Daha önce konuşmuştuk.
We spoke earlier on the phone.
Sabah telefonda konuşmuştuk.
We spoke earlier about the robbery.
Daha önce soygun hakkında konuşmuştuk.
I think we spoke earlier.
Daha önce konuşmuştuk.
Santa Jack. When we spoke earlier today... you said you gave up on the zip line because It frightened you.
Noel Baba Jack, bugün önceki konuşmamızda sizi korkuttuğu için teleferik hattındaki seyahatinizden vazgeçtiğinizi söylemiştiniz.
We spoke earlier.
Telefonda konuşmuştuk.
- We spoke earlier.
- Konuşmuştuk hani.
- Pietro, we spoke earlier.
- Pietro, konuşmuştuk.
Temüjin spoke earlier of grave intelligence. May we not hear it now?
Timuçin önemli bir olaydan bahsetmişti belki en iyisi şimdi onu dinlemek.
Hi, I think we spoke on the phone earlier.
Merhaba, sanırım daha önce telefonda konuşmuştuk.
We spoke with him earlier today.
Bugün onunla konuştuk.
We spoke with him earlier today.
Bir şeyi yok. Onunla bugün görüştük.
Is it'cos we spoke on the phone earlier?
Daha önce telefonda konuştuğumuz için mi böyle diyorsunuz?
Listen, Sarah, I didn't mean to intrude earlier when we spoke tonight.
Dinle Sarah, dün gece konuştuğumuzda niyetim, öyle paldır küldür dalmak değildi.
We spoke on the phone earlier. It's, um...
Daha önce telefonda konuşmuştuk.
- In case you didn't know, we own 75 % of "The London Evening News." I believe you spoke with them earlier.
Haberin var mı bilmiyorum. Londra Akşam Haberleri'nin % 75'i bizdik. Sanırım onlarla konuşmuşsun.
We spoke earlier today?
Bugün sizle konuşmuştuk.
This proves they spoke, meaning we should be allowed to introduce the witness earlier statement as to the contents of those phone calls.
Bu, konuştuklarını kanıtlıyor. Yani, tanığın bu telefon konuşmalarını göz önünde bulundurarak ifadesini almamız gerektiği anlamına geliyor.
We spoke on the phone earlier.
Önceden telefonda konuşmuştuk.
We spoke to Anne earlier today, Peter.
Bugün Anne'le konuştuk Peter.
Uh, i'd like to actually go back to what we spoke about earlier, if we could.
Aslında daha önce konuştuğumuza dönmek istiyorum.
- We spoke on the phone earlier.
Sabah telefonda konuşmuştuk.
Now, concerning the arrangement we spoke about earlier.
Bunu duyduğuma sevindim. Şimdi, daha önce konuştuğumuz düzenlemeyle ilgili...
We spoke earlier.
Adın Devyn, değil mi?
We spoke on the phone earlier.
Daha önce telefonda konuşmuştuk.
Earlier, we spoke to a UN official who confirmed that under the IRK's constitution, Mrs. Hassan would have the authority - to sign this treaty.
Sabah saatlerinde konuştuğumuz bir BM yetkilisi Bayan Hassan'ın barış antlaşmasına Kamistan adına imza atma yetkisinin olduğunu doğruladı.
Well we have not confirmed that we have been in communication with the Russian government through their embassy and I understand the President spoke with... the Russian president by phone earlier this afternoon.
Henüz resmi olarak onaylanmamış olsa da.. .. büyük elçilik yolu ile rus hükümetiyle irtibat halindeyiz.. ve anlıyorum ki başkan, rusya başkanı ile..
We spoke to Dobbs earlier.
Kimseye ulaşamıyorum!
It turns out that one of the registered owners is a guy that we spoke to earlier today, Liam Miller.
Görünüşe göre bugün daha önce konuştuğumuz birinin kayıtlı böyle bir motoru var.
We spoke on the phone earlier?
Sizinle telefonda konuşmuştuk.
Where's that last grand gesture we spoke of earlier?
Daha önce konuştuğumuz son büyük jeste ne oldu?
We spoke to you earlier at the hospital.
Hastanede konuşmuştuk.
I'd like to discuss the perimeter breach we spoke of earlier.
Daha önce konuştuğumuz güvenlik açığıyla ilgili konuşmamız gerek.
We spoke to CAA earlier in the week, and, uh, she's unavailable.
Hafta başında CAA ile görüştük, müsait değil.
we spoke on the phone 133
we spoke 27
earlier 318
earlier today 174
earlier tonight 20
earlier on 24
earlier this morning 22
earlier this evening 22
we spent 20
we split 25
we spoke 27
earlier 318
earlier today 174
earlier tonight 20
earlier on 24
earlier this morning 22
earlier this evening 22
we spent 20
we split 25