English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / İngilizce → Türkçe / [ W ] / Would you excuse me

Would you excuse me Çeviri Türkçe

1,089 parallel translation
Would you excuse me, please?
İzin verir misiniz, lütfen?
'Would you excuse me?
İzin verir misiniz?
Would you excuse me for a moment?
Bana bir saniye izin verir misiniz?
Would you excuse me, Mrs. Farnsworth?
Müsaadenizle, Bayan Farnsworth?
Would you excuse me a minute?
Bana bir dakika izin verir misiniz?
Uh, would you excuse me?
Affedersin.
Would you excuse me for a moment?
Biraz izin verir misiniz?
Would you excuse me a moment?
Bir dakika izin verir misiniz?
Would you excuse me?
İzin verir misin?
Would you excuse me one moment?
İzninizle, lütfen.
Would you excuse me one moment?
Bir saniye izin verir misiniz?
I'm sorry, would you excuse me for a moment?
Afedersiniz, bana bir dakika izin verir misiniz?
Would you excuse me. Minister I must take the schedules down to the Whips Office.
Müsaadenizle Bakanım, programınızı Parti Denetçinizin ofisine götüreceğim.
Would you excuse me just a moment?
Bir dakika izin verir misiniz?
Would you excuse me, warden?
Müsaade eder misiniz müdür bey?
Would you excuse me for a moment?
Bana bir dakika izin verir misiniz?
Would you excuse me for a moment, please?
İzninizi rica edeyim.
Would you excuse me for a moment?
Bir saniye izin verir misiniz?
Would you excuse me, please?
Müsaadenle lütfen.
- Would you excuse me, please?
- İzin verir misiniz?
Would you excuse me for a moment, sir?
- Bir saniye izin verir misiniz, efendim?
Now, would you excuse me?
Şimdi izin verir misiniz lütfen?
Would you excuse me, Baldrick?
Müsadenle Baldrick?
Would you excuse me, Marshall?
İzninle Marshall.
Would you excuse me?
Müsaade eder misiniz?
Uh, would you excuse me?
İzninizle.
Would you excuse me?
İzin verir misiniz?
Oh, excuse me, my dear, would you mind... showing the little surprise to your papa?
Oh, afededersin tatlım, babana küçük... sürprizi gösterir miydin?
Excuse me, would you like to drink something?
Affedersiniz, bir şey içmek ister miydiniz?
Excuse me Miss! - Would you mind?
Afedersiniz Bayan sakıncası var mı?
Excuse me. Mr. Fabert would like to see you.
Pardon, Bay Fabert sizi görmek istiyor.
Would you just excuse me one second?
Bir saniye izin verir misin?
Excuse me, sir, would you look right over there, please?
Affedersiniz bayım, şuraya bakabilir misiniz lütfen?
Excuse me, would you know of someone called Sandy Young?
Özür dilerim, Sandy Young adında birini tanıyor musunuz?
Excuse me, would you?
Affedin, lütfen.
Excuse me, General, but since it's a bombing range, don't you think Colonel Maddox would have some planes there, sir?
Afedersiniz, General, ama orası bomba talim alanı olduğuna göre, Albay Maddox'un uçağı olabileceğini düşünmüyor musunuz, komutanım?
Excuse me, but would you tell me your name again?
Afeders ¡ n, ama adin neyd ¡?
Excuse me... in the morning, would you be kind enough... to point out in which direction is San Francisco?
Affedersin. Sabahleyin mümkünse bana San Francisco'nun hangi yönde olduğunu gösterebilir misin?
Excuse me, sir, would you...
Affedersiniz efendim...
It's not a bad book. Would you excuse me?
Bu kötü bir kitap değil.
- Excuse me, sir, I would like a word with you.
- Affedersiniz, efendim sizinle bir şey görüşmem gerekiyor.
Excuse me, would you?
Müsade eder misin?
Excuse me, sir, would you care to step outside?
Afedersiniz, dışarı çıkalım mı?
I said, excuse me, sir, would you care to step outside?
Size söylüyorum, dışarı gelir misiniz?
If you would excuse me, I have to go. My first patient is coming soon.
Haydi, ben sizi yalnız bırakayım, Bichat'da konsültasyonum var.
Excuse me, Beth. Would you skip ahead to why he was there?
Pardon, Beth, niye orada olduğunu söylediği bölüme geçebilir miyiz?
Excuse me. I wouldn't do it, would you?
Ben olsam yapmam, siz yapar misiniz?
Uh, excuse me, but would you mind terribly taking your foot down off the bumper there?
Affedersin, sakıncası yoksa ayağını o tampondan indirir misin?
Excuse me, would you mind telling me what's going on?
Affedersiniz, neler olduğunu söyler misiniz?
Would you all excuse me?
- İzninizle.
Would you please... excuse me?
Bana izin verir misiniz lütfen?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]