You call me Çeviri Türkçe
23,474 parallel translation
- Well, you get lonely - and you call me.
- Yalnızlık çekersen beni ara.
You call me when you're done with the hairdresser.
- Kuaförle işin bitince beni ararsın.
- How dare you call me a gimp!
- Bana salak karı diyemezsin!
What'd you call me?
Anne!
So why did you call me here?
Niye beni buraya çağırdın?
Since when don't you call me?
Ne zamandan beri beni çağırmıyorsunuz?
Okay, why don't you call me when you're on a break or you've been fired. Okay, thanks, bye.
Tamam, neden beni moladayken ya da kovulunca aramıyorsun?
Would you like me to call someone? No.
- Birini çağırmamı ister misiniz?
- Of course I'm available, but you can't call me here.
- Elbette müsaitim ama beni buradayken arayamazsın.
You can call me Mika.
Bana Mika diyebilirsin.
So you'll learn to start to call me by my name.
Bana ismimle hitap etmeye başlamayı öğreneceksin.
I can make the call myself if you just tell me who sets it up.
Kimin ayarlayacağını söylersen kendim konuşabilirim. İşte.
Before you go, I want you to take this device, you go inside, and you wait for me to call you.
Gitmeden şu cihazı yanına al. İçeri girince seni aramamı bekle.
Did you tell her not to call me?
Ona beni aramamasını mı söyledin?
Look, I know you're mad at me, okay, but I really need you to call me back.
Biliyorum bana kızgınsın ama beni araman gerek.
Call me when you get this message.
Bu mesajı aldığında ara beni.
Why'd it take you so long to call me back?
Beni araman neden bu kadar uzun sürdü?
You do not call me to deal with your petty affairs.
Önemsiz işlerinle uğraşmam için beni arama.
I asked you not to call me that.
- Sana, bana öyle dememeni söyledim.
I know you didn't call me up here just to banter.
Beni buraya boş boş konuşmak için çağırmadığını biliyorum.
You can call me Black Siren.
- Bana Kara Çığlık diyebilirsin.
I figured you'd call me if you needed a coffee.
Evet. Kahve lazım olsa arardın, biliyorum.
- What do you want me to call them?
- Onlara nasıl seslenmemi istiyorsun peki?
Can you please call me Gerald?
Bana lütfen Gerald dermisin?
Well, Laurie, I know you'll probably replace me on the board and call for a revote tomorrow, but I'm here today.
Laurie, muhtemelen kurula benim yerime başkasını alıp yarın oylamayı tekrarlamak istersin ama şu anda buradayım.
Sadly, you can call me L.L. Cool J because I am in the house.
Bana L.L Cool J diyebilirsin, çünkü maalesef evdeyim.
- You can call me by my real name.
- Gerçek adımı kullan.
Why did you even call me here?
Beni niye çağırdınız?
You have to call me.
Beni araman gerek.
But you'll call me if you're out late, right? - Yes.
Ama geç kalacaksan beni ara.
If you're ever free, give me a call.
Müsait olduğunda ara beni.
Hold on, if this was a real thing, why would Brad call you and not me?
Bir saniye, bu iş ciddiyse Brad neden beni değil seni aradı?
Call me when you're ready to party.
Partiye hazır olduğunda beni ara.
You're doing a new show in the extended Horsin'Around cinematic universe and you didn't call me?
Horsin'Around sinematik evreninde yeni dizi çekip beni aramıyor musun?
- Why did you let me call him?
Neden onu aramama izin verdin?
- When you start laughing, call me.
- Gülmeye başlayınca beni ara.
[Todd] Mr. Peanutbutter, call me back as soon as you get this, okay?
Bu mesajı alır almaz beni ara, tamam mı? Süzgeçlerin lazım.
You need to call me.
Beni araman lazım.
Call me if you need me!
Bir şey olursa ararsın!
You were gonna call me when you made it out.
İş bitince beni arayacaktın.
You can call me Penny, by the way.
Bana Penny diyebilirsin bu arada.
I don't think you can really call me that anymore.
Bana artık bunu diyebilir misin bilmiyorum.
Call me, won't you, when you've spoken to Beth?
Beth ile konuştuğun zaman beni ara?
You might call me that.
Bana böyle de diyebilirsin.
Did you just call me Cat?
- Az önce bana Cat mi dedin?
You can just call me... Responsible for East Coast.
Bana Doğu Yakası Sorumlusu diyebilirsiniz.
Hank Henshaw or J'onn J'onzz, or whatever you wanna call him gave me a home.
Hank Henshaw veya J'onn J'onzz, veya ona nasıl hitap etmek istiyorsanız bana yuva verdi. Amaç verdi.
You can't call me, though.
- Sen beni arayamazsın ama.
You get me to the border, we'll call it quits.
Eğer sınıra beni, biz o çıkar arayacağım.
Guess you want me to call for a boat.
Bana bir tekne için aramak istediğiniz sanırım.
Call me, I'll show you.
Ara beni, sana göstereyim.
you called 151
you called me 227
you called it 55
you called her 29
you calling me a liar 25
you called us 21
you called him 55
you called the police 24
you called the cops 29
you called for me 29
you called me 227
you called it 55
you called her 29
you calling me a liar 25
you called us 21
you called him 55
you called the police 24
you called the cops 29
you called for me 29
you called them 20
you call him 37
you call her 17
you call 66
you call us 21
you call it 42
you call the police 24
you call the cops 24
you call them 22
call me 1630
you call him 37
you call her 17
you call 66
you call us 21
you call it 42
you call the police 24
you call the cops 24
you call them 22
call me 1630