Выбираю Çeviri Türkçe
963 parallel translation
Но я попытаюсь убедить тебя. но в школе вместо битвы я выбираю силу убеждения.
Ama seni ikna etmeye devam etmek istiyorum. Kanunlara karşı olduğunu biliyorum, ama okulda savaşmaktan ziyade, seni ikna etmeyi seçiyorum.
Я выбираю низшую форму человека, потому что боюсь быть с тем, с кем у меня может быть взаимопонимание.
Erkeğin en düşük formuna gidiyorum çünkü bağlanabilme şansım olan birinden korkuyorum.
Две возможности. И лично я выбираю вторую.
İki olasılık ve bence ikincisi.
Я выбираю деньги но вам не следовало так опрометчиво поступать.
Parayı alıyorum.. .. ama gerçekten bunu yapmamalıydın.
Это моя жизнь, я тут выбираю, а не вы!
Tehlikede olan benim hayatım, sizin değil.
Я только начинаю узнавать тебя, и из тысяч и тысяч вещей в твоей жизни я выбираю Невер.
Seninle ilgili binlerce, binlerce şey arasından... Nevers'i seçiyorum işte.
Я выбираю ничто.
Hiçbir şeyi seçerdim.
Я выбираю тюрьму.
Hapishaneyi yeğlerim.
Я выбираю обивку для своего гроба.
Bunun için çok yaşlıyım.
Я выбираю 5.
- Ben beşi seçiyorum.
Я выбираю их.
Yerlerinde olsam öyle yapardım.
Как только выбираю одну, сразу становится легче.
Eğer bir tane bulursam rahatlarım.
Поэтому я выбираю гипотезу Б, потому что она оправдывает мою жизнь и мои поступки.
Yüzde 80 yanılma olasılığım var, ama bunun hiçbir önemi yok. Matematiksel beklenti.
Когда я выбираю вино, я не отрицаю Бога, выбор не в этом.
Chanturgue'u seçmiş olmam, Tanrı'yı reddettiğim anlamına gelmez. Buna seçim denemez.
Я тоже выбираю. Просто мне легко сделать выбор.
Ben seçimlerim her zaman çok kolay olur.
Я не хочу сказать, что выбираю то, что мне доставит удовольствие, просто выбор всегда идет на пользу моей нравственности.
Beni yanlış anladın. Ben sadece kendimi memnun edecek seçimlerde bulunmam. Maneviyatıma iyi gelecek şeyleri seçerim.
Я всегда выбираю того, который больше занят, где больше очередь.
Her zaman sırası uzun olan ve tezgahtarı meşgul bir gişeyi seçerim.
Они требуют от меня выбора, я выбираю, но я не хочу этого делать.
Neden seçmemiz gerektiğini bilmiyorum, onlar çok iddialılar. Seçtim fakat yapmak istemiyorum.
Если я выбираю такую жизнь... жизнь церковной мыши, у меня есть на это причины.
Bak Bert, eğer bir kilise faresi gibi yaşamayı seçtiysem, bir sebebim var.
Когда я выбираю, мистер Линдон, с ним или с ней всё надёжно.
Ben birini korumam altına aldım mı Bay Lyndon, o kişi güvende demektir.
- Это так, и я выбираю опасность.
- Çok doğru. Ve ben tehlikeyi seçtim!
И я выбираю Роману.
Seçtiğim kişi Romana - İnanamıyorum.
- Но вопрос не в том... как тщательно я выбираю моих квартирантов.
Bitirmeme izin verin. Kiracılarımı nasıI dikkatli seçtiğimi bilirsiniz.
Я выбираю эту кушетку. [фр. / англ.]
Burada oturacağım.
В поездах я читаю статьи, написанные левой ногой, болтаю с остроумными попутчиками, но очень осмотрительно выбираю мужчин, с которыми сяду за стол.
Trende saçma sapan haberler okuyorum, pek kibar olmayan yabancılarla sohbet ediyorum, Ama iş ciddiye bindiğinde, kiminle masaya oturduğuma çok dikkat ediyorum.
Я выбираю, кому жить, а кому умереть.
Kimin yaşayıp kimin öleceğine karar veriyorum.
А я выбираю.
Seçiciyim.
Я управляю его бюджетом, выбираю его одежду, его песни.
Parasını ben idare ettim, elbiselerini aldım, şarkılarını ben seçtim.
Я выбираю опасность.
Tehlikeyi seçiyorum.
Между скорбью и ничем... я выбираю скорбь.
Keder ile hiç arasında, şahsen kederi seçerim.
Я выбираю... А это что там такое?
Şunu seçiyor...
Я выбираю другой путь.
Onu sorguya çektim.
И чтобы сломать церемониальный лед, я выбираю первого партнера.
Çekingenlikten kurtulmak için ilk dans edecek kişiyi ben seçeceğim.
Я всегда выбираю лучшее.
Ben de en iyilerindenim.
– Я выбираю четные.
- Ben çiftleri istiyorum.
Я горжусь тем, как принял твой удар и с радостью приму ещё один, потому что выбираю жизнь в компании Ганди и Кинга.
Bu uğurda yumruk yemekten gurur duyarım ve memnuniyetle bir tane daha yerim. Çünkü hayatımı Ghandi ve Kralın yolunda yaşamayı seçtim.
- Я выбираю уважение.
- Ben saygıyı seçiyorum.
Сначала выбираю место, так?
Bak, önce yerini seçerim.
Делаю коктейли, выбираю лошадей, обрезаю сигары. Работаю.
Kokteyl yapıyorum, at seçiyorum... puro kesiyorum- - iş işte.
- Выбираю поступок.
Cesuru alıyorum.
Чур, я выбираю первую кровать.
Hey, yatak seçimini ben yapacağım.
И, поскольку я никогда не причислял себя к тем, кто поступает наверняка, я выбираю риск.
Ve çünkü ben hiçbir zaman güvenli yolu seçmediğim için denemeyi seçtim.
Я выбираю последнее.
Ben ikincisini seçtim.
Отец? - Я выбираю принца Али.
Senle asla evlenmem.
Я выбираю...
Onu!
Выбираю я.
Olmaz.
- O, чудесно. Я очень тщательно выбираю блюда.
- Ne yiyeceğiz diye düşünüyordum.
Я выбираю медовый месяц.
- Ne olursa olsun, balayı.
А выбираю только одно.
Birini seçerim.
Тогда я выбираю вот этого, с глазами, как бусинки.
Pekala.
Я выбираю тебя, Аладдин.
Seçtiğim kişi...