Bir karar verdim Çeviri İngilizce
2,138 parallel translation
Makul bir karar verdim.
- I made a judgment call.
- Bir karar verdim.
I made a judgment call.
Yetkime dayanarak bir karar verdim.
I made an executive decision.
- Bir karar verdim.
- I made a judgment call.
Ama bir karar verdim.
But I've made a decision.
Bir karar verdim.
I've made a decision.
Bir kez çocukça ve bencilce bir karar verdim ve sonucu ciddi oldu.
This time I made a selfish and childish decision, and the outcome is serious.
Bu yüzden açlıktan ölmekle yüzyüze kalma durumu hakkında bir karar verdim Chaka'yı pişirip yiyebiliriz.
Thusly, I've made the determination that if need be, if faced with starvation... we will cook and eat... Chaka.
Kendi başıma bir karar verdim ve bir risk aldım.
I made a judgement call and I took a risk.
Yaklaşık bir yıl önce Jill bir karar verdim.
About a year ago, Jill, I made a decision.
Çünkü ben bir karar verdim.
Because I've decided..
Eğer yumurta bir gün daha kıçımda kalırsa hastaneye gitmeye karar verdim.
I decided that if it was up my ass for another day, I was gonna go to hospital.
Bir gün artık beklememeye karar verdim.
And one day I didn't want to wait anymore.
Bir karar verdim.
I made a judgment call.
- Bir karar verdim. - Bir hata yaptın.
I made a judgment call.
Eğer sorun yoksa bu etkinliği bir referans olarak göstermemeye karar verdim Bayan Newberg.
If it's all the same, Ms. Newberg, I've decided not to list this event as a reference. ( SIGHS )
Seninle bir şey paylaşmaya karar verdim.
I wanted to share something with you.
Liseden sonra, bir ambulans şoförü olmaya karar verdim.
After high school, I decided to train as an EMT.
Daha iyi bir anı beklemeye karar verdim.
I decided to wait for a better moment.
Sonsuz yaşam hakkında yeni bir opera yazma teklifi geldiğinde, kabul etmeye karar verdim.
So when came a request to write a new opera about eternal life, I decided to accept.
Konuşmaya değer ortak bir noktamız olduğunu düşünmesi için bende bütün bu Küresel Isınma ile ilgili kitapları... okumaya karar verdim
I have to read these global warming books to make him think we have stuff in common.
Hayatımda artık bir saniyeyi bile harcamamaya karar verdim.
Or maybe a lifetime.
Bir süreliğine ameliyatlardan çekilmeye karar verdim.
I've decided to take a step back from surgery for a while.
Bir süre kalmaya karar verdim.
I've decided to stay a while.
Böylece bir sezon daha Mustangs için oynamaya karar verdim.
So I decided to play for the Mustangs one last season.
Neyse, böyle yapınca başlangıça dönmeye karar verdim. Ama Call için bir başlangıç yok.
Anyway, when I did that, I went back to the beginning for Call, except there is no beginning.
Dorota yumurta yapmak istedi ama bunun fedakar bir sevgilinin görevi olduğuna karar verdim.
Dorota offered to make eggs, but I thought it was the duty of the devoted lover to provide.
Röportajımızı erteleyip duruyorsunuz. Bu yüzden ben de inisiyatifimi kullanarak kendim bir şeyler yapmaya karar verdim.
Well, you keep avoiding our interview, so I thought I'd take matters into my own hands, get a little proactive.
Bir sürü seri karar verdim işte.
It was a lot of snap decisions.
Bırakmaya karar verdim ve kararımı bir villa için değiştireceğimi düşünüyorsan...
I'm determined to leave and if you think that my determination is shaking because of a villa...
Sence Clay'i kovarak doğru bir karar mı verdim?
You think I made the right decision by firing Clay.
Seksolog olmanın iyi bir şey olduğuna karar verdim.
- then you will have done everything you possibly could, which is what we wanted.
Çok romantik bir hava olmuş. Övünmek gibi olmasın ama vücut direncimi arttırmaya karar verdim.
Well, it is very romantic, and I don't mean to share, but I have decided to increase my upper body strength.
Anakin'den bir ders aldım ve emirlere itaat etmemeye karar verdim.
I took a lesson from Anakin and decided not to follow orders.
eğlenceli, ama... en sonunda karar verdim ve bir sığır kapakçığı aldım.
Kind of fun, but... I ended up getting a bovine valve which is a cow valve.
İlk basamakları kana susamış bir halde çıkarmaya başlasam da, ikinci kata geldiğimde sert ama medeni bir konuşma yapmaya karar verdim.
So, I was bloodthirsty on the first steps, but by the second, I wanted to have a tough but civilized conversation.
Biricik ve tek aşkım kötü olmamı istiyor. Beni yasalara saygılı, büyüklerime terbiyeli ve aşırı kibar olmaya mecbur bırakan engellerin üzerinden gelmek için Francois Dillinger adında ek bir kişilik yaratmaya karar verdim.
My one and only love needs me to be bad to overcome the inhibitions that compel me to be law-abiding polite to my elders and excessively nice.
Biraz uzaklaşmaya ihtiyacım vardı. Ben de Montauk'ta, bir kaç gün, Lee ile kalmaya karar verdim.
I needed to get away, so I decided to stay with Lee in Montauk for a few days.
Neyse, subay iki blok ötede vurulmuştu. Ben de yola çıkıp, çatı çıkışını bildiğim bir Hacı dükkanına gitmeye karar verdim.
Our LT was taking fire two blocks down... and so I made a decision to move up this alleyway... so we could get into this haji market that I knew had roofaccess.
O andan itibaren çok büyük bir şey icat etmeye karar verdim.
From that moment on I was determined to invent something great.
Bu yüzden bunun dışında bir şey yapmaya karar verdim.
So I decided to think outside the Geschwindigkeitsbegrenzung.
Ben kararımı verdim, ve hiç aceleci bir karar da değildi.
- My decision's made, and it's not hasty.
bir sabah kalk ve toplanmaya başla kararımı verdim korkumu yeneceğim sonraki felaketin olmasını beklemeyeceğim.
Get up one morning and just start packin I make up my mind I'll lay down my fear
L.J. Feffer'ı benim elde ettiğim imkânı ama o kirli işler olmadan elde etmesi için bir terfi için tavsiye etmeye karar verdim.
I decided to recommend L.J. Feffer for a promotion To give him the opportunity I'd had, But without all the dirty deeds.
Artık yeni bir hayata başlamaya karar verdim, içim çok rahat.
Now that I've decided to start a new life, I feel so good and at ease.
Yeni bir kanıta göre davaya kısa bir göz attıktan sonra Katherine Marks'ın kayboluşuna dâir soruşturmayı tekrar başlatmaya karar verdim.
Due to new evidence and a close look at the case, I've decided to reopen the investigation into the disappearance of Katherine Marks.
Onu geri getirmeye karar verdim. Ve evrenle bir anlaşma yaptım.
And I'm determined to bring him back... then make a deal with the universe.
'Yakındaki ölümle yüzleştiğimde, çalışanlarıma sakin ve mantıklı bir şekilde yaklaşmaya karar verdim.'
Oh! 'So, facing imminent death, I decided to approach my staff in a calm and rational manner.'
Kidzuki'nin ölümünden sonra... bu şehirden ayrılmaya karar verdim. Bilmediğim bir yere gidecektim.
After Kidzuki's death... I decided to move away from this city Somewhere, where I didn't know anyone
Sonra bir uzman bulmaya karar verdim.
So I went to find an expert.
Bana bütün bölgeyi gezerek tanıtma nezaketinde bulunduktan sonra, buraya gelmeye karar verdim, hatta gelirken bir ara yolu kaybettim.
As you've been kind enough to show me your whole region, I decided to come here, and I even got lost on the way.
bir karar ver 16
bir karara vardınız mı 36
karar verdim 47
verdim 70
bir kız 192
bir kızım var 22
bir kere daha 137
bir kahve 26
bir kez 117
bir kez olsun 43
bir karara vardınız mı 36
karar verdim 47
verdim 70
bir kız 192
bir kızım var 22
bir kere daha 137
bir kahve 26
bir kez 117
bir kez olsun 43
bir kız mı 24
bir kere 190
bir katil 56
bir kitap 34
bir kız var 17
bir kez daha 333
bir kadın 232
bir kuş 32
bir kadın mı 37
bir kız vardı 25
bir kere 190
bir katil 56
bir kitap 34
bir kız var 17
bir kez daha 333
bir kadın 232
bir kuş 32
bir kadın mı 37
bir kız vardı 25