Bir problemimiz var Çeviri İngilizce
724 parallel translation
Burada ilk kaçmak için Küçük bir problemimiz var
Well, ain't we got a little problem of getting out of here first?
Bay Braden, bir problemimiz var, O nerdeyse 300 kg.
Mr. Braden, we've got trouble, 750 pounds of it.
Küçük bir problemimiz var.
We have a small problem.
Artık iyi hizmetçi bulmak gibi bir problemimiz var.
It's such a problem getting a good housekeeper.
Bir problemimiz var.
We have a problem.
Bence bir problemimiz var.
I think we got a problem.
Bir problemimiz var.
There is a problem.
Evet, küçük bir problemimiz var burada.
Well, we got a little problem here.
Tamam, efendim.Solunumla ilgili bir problemimiz var.
Yes, gentlem. we are having difficulties with the respiration.
Tellerle ilgili bir problemimiz var.
Listen. We got a little wiring problem.
Küçük bir problemimiz var ve sen bize yardım edebilirsin.
We got this little problem... and you can help us out.
Hmm, ama bizim bir problemimiz var.
Um, we only have one problem.
Houston, bir problemimiz var.
Woman ( over police radio ) : ONE ADAM 12. SEE THE WOMAN?
- Bir problemimiz var.
- We've got a little problem.
Ama bir problemimiz var
But there's one thing.
Sanırım bir problemimiz var.
I think we have a problem.
Bob, sanirim ufak bir problemimiz var.
Bob, I think I've got a little problem.
Şimdi yeni bir problemimiz var, gidip yeniden ayar yaptıracağız.
But the only problem we got now... is we have to go and retune it.
Küçük bir problemimiz var görünüyor seninle tartışmak istedim.
We seem to have a little problem I thought I'd like to discuss with you.
- Efendim, bir problemimiz var.
- Sir, we got a problem.
Burada ciddi bir problemimiz var.
We got a real problem here.
Çok büyük bir problemimiz var.
We got big trouble.
- Burada bir problemimiz var gibi.
- We seem to have a problem here.
Gerçek bir problemimiz var.
Hey, Uncle Cal. We got a real real problem.
- Şimdi ufak bir problemimiz var.
- Now, we have a slight problem.
Sadece küçük bir problemimiz var.
DAPHNE : There's just one little problem, guys.
Küçük Bir Problemimiz Var..
We got a little problem here.
Pekala, bir problemimiz var.
Right. We do have a problem.
O zaman bir problemimiz var.
Then we got a problem.
Bir problemimiz var.
We have a problem
Küçük bir problemimiz var kızlar.
We have a little problem, girls.
İkisini de yanlış yanıtladınız... Bir problemimiz var.
Get them both wrong... we've got a problem.
Görüyorsunuz ya Bay Cox, aslında size bir fincan kahve vermek isterdik... ama şu anda küçük bir problemimiz var çünkü... patron yeni kahve makinası almayı unutmuş... ki, şehre gitmesinin asıl sebebi bu iken.
You see Mr. Cox, normally we would be glad to serve you... but we have this little problem because... the boss here forgot to pick up the new coffee machine... which was the reason he went to town in the first place.
Anne, şöyle ufak bir problemimiz var.
Mom, I have... like this little problem.
Bir problemimiz var
We got a problem
Bir problemimiz var.
We've had a problem here.
Fakat bir problemimiz var.
But we've got a problem here.
Ama küçük bir problemimiz var çünkü Madam Inglethorp, kahveyi hiç içmedi.
But here we have difficulties, because you. Inglethorp did not drink the coffee.
Burada çok ciddi bir problemimiz var, Nina.
Got a problem very seriously, Nina.
Şey efendim, evvela cuma günleri verilen balık köfteleriyle ilgili bir problemimiz var.
Well, sir, for one thing we had a problem with fish sticks at lunch.
Ufak bir problemimiz var.
We've got a little problem.
Fakat kepler bir yıldız karartısı görse bile, Hala bazı problemimiz var.
But even if it spots a dimming star, there's still another problem.
- Dürüst olmak gerekirse ekonomik bir problemimiz de var.
In all fairness, I think I ought to explain. There's also a secondary problem. One of finance.
Evet, iyiyim ama gördüğün gibi bir problemimiz daha var.
Yes, I'm all right, but as you can see, we have another problem.
Sadece bir yeni problemimiz var.
We just got a new problem.
Bir problemimiz var.
Seem to have a problem here.
Bak burada bir iletişim problemimiz var. Başından beri bunu biliyorum.
What we have is a problem with communication.
Bir teçhizat problemimiz var.
We have an equipment problem.
Ama bir problemimiz var.
But we got a problem.
Başla bir köpekbalığı problemimiz var.
We may have another shark problem.
Ayrıca başka bir problemimiz de var, genç bayan.
We also have another problem facing us, young lady.
var mısın yok musun 30
varsa 36
vardık 38
varenka 16
var tabii 24
varşova 132
var mıydı 25
varyemez amca 23
var efendim 22
varsayalım ki 19
varsa 36
vardık 38
varenka 16
var tabii 24
varşova 132
var mıydı 25
varyemez amca 23
var efendim 22
varsayalım ki 19