Bir şey oldu Çeviri İngilizce
9,866 parallel translation
Ama bir keresinde bir şey oldu... Bir ay kadar önce dinlenme odasına girdim, Leslie ağlıyordu.
There was this one time though, uh, about one month ago, I-I walked in on Leslie in the break room, and-and she was in tears.
Ve o zamandan bu zamana Kingman ailesinde bir şey oldu.
And something happened in the kingman family between then and now.
Bu sabah bir şey oldu.
Something happened this morning.
Bu benim için her zaman geçici bir şey oldu.
This was always a temporary thing for me. You know that.
Dün gece, ona bir şey oldu.
Last night, something happened to it.
Sanırım Abraham'a bir şey oldu... korkunç bir şey.
I believe something has happened to Abraham... something dire.
Bir şey oldu.
There's been an incident.
Bir şey oldu.
Something happened.
Ama öyle bir şey oldu.
But that's what happened.
Çok kötü bir şey oldu.
We've had an awful business.
Bir şey oldu.
Something's happened.
Bu sayede de takas edecek bir şey oldu elimizde.
Now we have something to trade.
Orada çok ilgi çekici bir şey olduğuna ikna oldu, ki ben de.
He's convinced there's something very intriguing there, and so am I.
Brennan ameliyatında bir şey oldu, ve ne olduğundan emin değilim.
Uh... Something happened in the Brennan surgery, and I'm not sure what it was.
Bana bir şey oldu, ve bütün nörolojik tetkikleri istiyorum.
Something happened, um, to me, and I would like a full neurological workup.
Oradaki polislere bir şey oldu mu?
What happened with those cops back there.
Dün Sekiz Topları Alex'ten uzaklaştırmak için dışarı çıkmıştım ve garip bir şey oldu. - Ne oldu?
Yesterday I went out to draw the eight-balls away from Alex and something strange happened.
- Çok garip bir şey oldu.
It's the weirdest thing.
İkinci defa, Wabash'te maskesinde bir şey oldu.
Second time, on Wabash, it was his SCBA.
Tüm bu durum "Load Of Malarkey ve Doo-Doo!" gibi bir şey oldu.
This whole situation is a load of malarkey and Doo-Doo!
- Teşekkür ederim. Belki ölüme yakın bir deneyimi oldu, fakat pek iç açıcı bir şey değildi.
Well, maybe he did have a near-death experience,
Bir şey mi oldu efendim?
Has something happened, sir?
Bir ay sonra aynı şey Billings'in tayfasına da oldu.
A month later, it happens to Billings'crew.
Senin hiç bir şey bilmediğin diğer hayatımda içiyorum, oldu mu?
You know, I have a whole other life that you don't even know about, okay?
Ona bir şey mi oldu?
Did something happen to him?
28 dakika oldu bir şey söylemeyecek misin?
It's 28 minutes you did not say anything?
- Bir şey mi oldu?
- You need something?
Geriye kalan tek şey ise bir şantaj oldu.
So all that remained was a blackmail.
Bir şey mi oldu?
Did something happen?
Böyle bir şey ilk kez oldu.
It's the first time this has happened.
Sen yokken bir sürü şey oldu.
Well, a lot happened while you were away.
Her şey bir anda oldu.
It happened so fast.
Ama bir şey daha oldu.
But it became something more.
Selam, bir şey mi oldu?
_
- Bir şey mi oldu?
Has something happened?
Şükürler olsun ki böyle oldu Juliana, çünkü eğer Trudy'e bir şey olsaydı mahvolurdum.
And thank God, Juliana, because if anything happened to Trudy... I'd be finished.
Bir şey mi oldu?
Is something wrong?
Ne oldu? - Bir şey yok.
Uh, nothing.
- Bir şey mi oldu?
- Something's wrong.
Şu ana kadar öğrendiğim bir tek şey oldu. Beyin her zaman farklıdır.
And if it's taught me anything, it's that there's always something.
Karanlıklar lord'unun yüzünde bir şey görmeyeli ne kadar uzun zaman oldu biliyor musun?
Do you know how long it's been since I saw even a glimpse of my dark lord's face?
Bir sürü şey oldu.
So much has happened.
Her şey bir gecede oldu.
It seemed like it happened overnight.
Eski kocam, bir ev ve bir sevgilinin yanı sıra güzel bir işe de sahip oldu. Oğlumuz için bu çok güzel bir şey. Fakat bana burukluk ve kıskançlık veriyor.
And my ex-husband got a good job that came with a house and a girlfriend, which is great for our son, but fills me with bitterness and resentment.
Bir şey mi oldu?
♪ Letting go ♪ What's the matter?
Ben yokken bir şey mi oldu?
Did something happen when I was out of town?
Hayır, kötü bir şey oldu.
No.
- Bir şey mi oldu?
- Is something wrong?
Laf yayıldı ve bir tür şey oldu.
Word got around and, you know, it just kind of happened.
- Tabii, bir şey mi oldu?
Yeah, everything okay?
Bir şey mi oldu?
Hey, is everything OK?
bir şey olduğu yok 29
bir şey oldu mu 34
bir şey değil 1063
bir şey yok 987
bir şey olmaz 235
bir şey sorabilir miyim 139
bir şeyler içelim mi 27
bir şey mi oldu 310
bir şeyler içelim 56
bir şeyler var 19
bir şey oldu mu 34
bir şey değil 1063
bir şey yok 987
bir şey olmaz 235
bir şey sorabilir miyim 139
bir şeyler içelim mi 27
bir şey mi oldu 310
bir şeyler içelim 56
bir şeyler var 19
bir şey söyle 257
bir şey söyleyebilir miyim 105
bir şey 209
bir şeyler yanlış 26
bir şey olmadı 105
bir şey söylemeyecek misin 21
bir şey yok mu 17
bir şeyler yapın 69
bir şeyler yiyelim 46
bir şeyler söyle 85
bir şey söyleyebilir miyim 105
bir şey 209
bir şeyler yanlış 26
bir şey olmadı 105
bir şey söylemeyecek misin 21
bir şey yok mu 17
bir şeyler yapın 69
bir şeyler yiyelim 46
bir şeyler söyle 85