Bir şeyler oluyor Çeviri İngilizce
2,146 parallel translation
Orada bilmemiz gereken bir şeyler oluyor mu?
Is there anything going on down there that we should know about?
Bir şeyler oluyor.
Something is happening.
Pantolonumda bir şeyler oluyor.
Something's happening in my pants.
Kamyonda bir şeyler oluyor. Şu iki elemanı yakalayın.
Something wrong with the truck, get those two guys.
Ama şu an yeni bir şeyler oluyor.
there's a new thing happening now.
Bir şeyler oluyor.
Something else is going on.
Şu binada bir şeyler oluyor.
Something happened up in that apartment.
Orada bir şeyler oluyor.
Something happens in there.
Tamam, besbelli burada garip bir şeyler oluyor.
Okay, obviously something strange is happening here.
- Bir şeyler oluyor.
Somethings happening.
Tuhaf bir şeyler oluyor, değil mi?
There's something strange going on here.
Tamam, belli ki büyük bir şeyler oluyor.
All right, clearly, there's something bigger going on.
Tuhaf bir şeyler oluyor çocuk öldü ve kadın zengin oldu.
Strange how that happens- - he's dead and she's rich.
Amanda, iş yerinde bilgin olması gerektiğini düşündüğüm bir şeyler oluyor.
Look, Amanda, something is happening at work that I think you should know about.
- Siz ikiniz arasında bir şeyler oluyor mu? - Hayır.
Is there something going on between the two of you?
Bir şeyler oluyor!
Wait! Something's happening!
Bir şeyler oluyor ve yakında patlak verecek.
Something is happening, and it's happening soon.
Orada bir şeyler oluyor.
So something is happening there.
Bir şeyler oluyor ve nerede olduğunu biliyorum.
There is something going on... And I know where.
İyi bir şeyler oluyor!
Something good's happening!
Bir şeyler oluyor.
Something's happening!
Her zaman öğrenecek bir şeyler oluyor.
There's always more for me to learn.
Bir şeyler oluyor.
Something's going on.
Haklıydın, bir şeyler oluyor.
You were right... something's up.
Evet, kesinlikle bir şeyler oluyor.
Yeah, well, it's... definitely something.
Naomi bana bir şeyler oluyor ve ben..
Naomi, something's been going on with me, and I...
Etrafta bir şeyler oluyor.
There must be something going around.
Ama içeride bir şeyler oluyor ;
But something's going on inside,
Bak sen! Bir şeyler oluyor.
Something's happening.
Tamam işte, bir şeyler oluyor.
All right. Well, things are happening.
Bana bir şeyler oluyor.
Something happens to me.
Dışarıda bir şeyler oluyor.
There's a lot of activity going on out there.
Ciddiyim, bana bir şeyler oluyor.
There's something seriously wrong with me.
Albay, bu dağın altında görülmemiş bir şeyler oluyor.
Colonel, something unprecedented is occurring under this mountain.
Sara ile aranızda bir şeyler mi oluyor?
What's going on between you and Sara?
Ama bazen doğru düzgün bir şeyler yiyebilmek için 10 euroya ihtiyacın olduğun zamanlar da oluyor.
But there comes a time when you want to have 10 euros to eat decently.
Yemin ederim, bazen dönüp sana bakınca Yasser Arafat'a bir şeyler öğretiyormuşum gibi oluyor.
Honest to god, there are so times during rounds When I look over at you and it's like I'm teaching yasser arafat.
Senden bir şeyler götürse de, getirdiği de oluyor.
Well, it taketh away, but it also giveth.
Bir seyler oluyor mu?
Anything happening out there?
Bir seyler oluyor!
Something's happening!
Sanırım birbirimize karşı dürüst olarak başlamalıyız tümüyle dürüst yani sana duymak istemeyebileceğin bir şeyler anlatmalıyım demek oluyor.
I think we should start by being honest with each other, completely honest, which means that I've got to tell you some things you may not be ready to hear.
Hayır, ama tik tak etmiyor ve sızan bir şeyler de yok, demek oluyor ki, içinde ne bir bomba var ne de kesilmiş bir kelle.
No, but it isn't ticking and nothing's seeping out, so it's not a bomb or a severed head.
Bir şeyler oluyor.
Something's going down.
Bekarlığa vedadan önce bir şeyler içiyorum. Neler oluyor?
- Hey, I'm just having a drink before my bridal shower.
Bir şeyler duyuyorum. Neler oluyor?
So what's going on?
Bir şeyler erbezi kanserine sebep oluyor.
Something in this town is giving men testicular cancer.
Hey, bir şeyler oluyor.
Hey, something's going on.
Bu demek oluyor ki sen de bir şeyler biliyorsun.
Which means you know things too.
Anormal şeylerin olduğunu ekin çemberi içinde meydana Aslında bazıları Eğer bir olduğunuzu endikasyonlar hakiki daire denilen çünkü gerçekten garip şeyler oluyor.
The anomalous things that happen inside crop circles are in fact one of the indications that you're in a so-called genuine circle because indeed the weirdest things happen.
birincisi ; bu gezegende bir şeyler oluyor ve ikincisi, bu gökyüzünden bir şey bizi ziyaret etmiş ve arkasında bazı bilgiler bırakmış.
that has some intelligence behind it. TSOUKALOS :
Ne zaman bir Ferrari'ye binsen kötü şeyler oluyor, gözlemim o yönde.
You know, every time you step into a Ferrari, something fairly bad happens... just an observation.
bir şeyler içelim mi 27
bir şeyler içelim 56
bir şeyler var 19
bir şeyler yanlış 26
bir şeyler yapın 69
bir şeyler söyle 85
bir şeyler yiyelim 46
bir şeyler yedin mi 17
bir şeyler yemek ister misin 35
bir şeyler yap 245
bir şeyler içelim 56
bir şeyler var 19
bir şeyler yanlış 26
bir şeyler yapın 69
bir şeyler söyle 85
bir şeyler yiyelim 46
bir şeyler yedin mi 17
bir şeyler yemek ister misin 35
bir şeyler yap 245
bir şeyler yapalım 16
bir şeyler dönüyor 27
bir şeyler söylesene 16
bir şeyler içmek ister misin 26
bir şeyler iç 32
bir şeyler yemelisin 30
bir şeyler 51
bir şeyler oldu 26
bir şeyler yapsana 20
bir şeyler düşüneceğim 19
bir şeyler dönüyor 27
bir şeyler söylesene 16
bir şeyler içmek ister misin 26
bir şeyler iç 32
bir şeyler yemelisin 30
bir şeyler 51
bir şeyler oldu 26
bir şeyler yapsana 20
bir şeyler düşüneceğim 19