English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → İngilizce / [ I ] / Istediğini seç

Istediğini seç Çeviri İngilizce

157 parallel translation
Ne tarafa iğne olmak istediğini seç.
Choose a place where you want to have the injection
- Sen istediğini seç.
- So take your choice.
- Canının istediğini seç.
- You'll pick the one you want.
Buradakilerden istediğini seç.
And you can pick anybody out here. Anybody!
Çok şey, istediğini seç.
Full house, take your pick.
Onu nasıl öldürmemi istediğini seç sadece.
Choose how you prefer that I should kill him.
İçeri git ve Abby halanın kuş koleksiyonundan istediğini seç.
Go inside and pick out what you want from Aunt Abby's bird collection.
Ve, simdi menüden istediğini seç. Siparişin şu kutuya geliyor... ve 2 dakıka sonra herşeyı silip süpürebilirsin.
Now, pick out what you want of the menu here... and you yell it out into that box.
Seç bir tane, istediğini alabilirsin.
Take your pick. Any one you want.
İstediğini seç, umurumda değil.
I don't care.
İstediğini seç, yoksa burayı dağıtırım.
One or the other, or I start to break the place up.
İstediğini seç ortak sadece içki istiyorum.
Either way you want it, partner, just so I get a drink.
- İstediğini seç.
- Suit yourself.
İstediğini seç bakalım.
Choose whatever you want.
İstediğini seç.
Take your choice.
İstediğini seç ve eğlenmene bak.
Take your pick and have fun.
- İstediğini seç ama beni rahat bırak.
Do as you like, but leave me alone!
- İstediğini seç sampan, yelkenli, barg.
- Take your pick sampan, sailboat, barge.
İstediğini seç ve bilgisayar karıştırıp bir birleşim yapacak.
You take your pick, and the computer will mix your favourite combination. What would you like?
İstediğini seç.
Take your pick. No.
İstediğini seç al.
Take your choice and keep it.
- İstediğini seç.
- Take your choice.
İstediğini seç.
See what you want.
İstediğini seç.
Take your pick. Lace!
İstediğini seç.
Take your pick.
Gidelim, burada bir sürü güzel oyuncak var. İstediğini seç.
Look, we're going to choose the best toy in the store.
İstediğini seç.
Pick one that you will like.
İstediğini seç.
Just pick one.
- İstediğini seç.
- Pick anyone.
İstediğini seç.
Brown, pick anyone.
- İstediğini seç. - Bu.
- Take your pick.
İstediğini seç.
I'm gonna win, easy!
İstediğini seç.
Help yourself.
İstediğini seç, sonra arkana yaslan.
Take your pick, hold on for the ride.
İstediğini seç.
She's not near the knife drawer, is she?
İstediğini seç, ama lütfen bırak Natima ve öğrencileri gitsin.
Pick any reason you want, but please let Natima and the others go.
Ya da ben kapıyı kırmadan önce ne kadar beklemek istediğini saniye olarak seç.
Or please select the number of seconds you'd like to wait before I break this door down.
İstediğini seç.
Pick your tragedy.
İstediğini seç.
- No.
Evet, İstediğini seç. Biz hiç kaybetmeyiz.
Yeah, pick whoever you want.
İstediğini seç, onu alırım. Ne olursa olsun hazırım.
It's not that I don't find you charming in your own way.
İstediğini seç.
Choose the one you prefer.
Veya benim bir klasım var senin yok. İstediğini seç.
Or I have class and you don't?
Favori restorantını seç, içeri gir ve onlara orada işe başlamak istediğini söyle.
Just pickyour favorite restaurant, walk on in there... and tell them you're willing to start at the bottom.
- İstediğini seç.
Wait, wait, Berg.
İstediğini seç ya da git.
Take your pick or go home.
- İstediğini seç.
- Take your pick.
Barnes, bilimsel kariyerini dinsel ve bilimsel sahtekârlıkları ortaya çıkarmak üzerine yapmıştır. İstediğini seç ;
Barnes has made something of a career exposing science and religious fraud.
İstediğini seç. Hepsi burdalar.
You take your pick.
İstediğini seç.
Take whichever one you want.
İstediğini seç.
Take a pick.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]