Kaçmasına izin verme Çeviri İngilizce
160 parallel translation
Yoksa hepimizin sonu olur. Onun kaçmasına izin verme Gözlüklü!
I really do want you to forgive me... don't let it get away!
Git. Kaçmasına izin verme.
Don't let him get away.
Kaçmasına izin verme!
Don't let him escape!
Haydi, kaçmasına izin verme!
Come on, don't let him get away!
Peşinden git David, kaçmasına izin verme!
Follow him, David, don't let him get away!
Kaçmasına izin verme canım.
Darling, don't let him get away.
- Kaçmasına izin verme!
Don't let him get away!
Kaçmasına izin verme!
Don't let her get away!
Keyfinin kaçmasına izin verme.
Don't let it upset you.
Sıkı tut. Kaçmasına izin verme.
Hold him tight.
Yine kaçmasına izin verme!
Don't let her scream again, cover her mouth!
Georg, bu kızın kaçmasına izin verme.
Georg, you won't let this girl get away.
Ah Lung, kaçmasına izin verme.
Ah Lung, don't let him get away.
Herhangi birisinin canlı kaçmasına izin verme!
Don't let anyone escape alive!
Kaçmasına izin verme!
Don't let him get away!
Kaçmasına izin verme!
Don't let her go!
Fang La'nın kaçmasına izin verme
Don't let Fang La escape
Kaçmasına izin verme!
Don't let her get away! Help!
Kaçmasına izin verme, anne.
Don't let her get away, Mommy.
O sürüngenin kaçmasına izin verme!
Dont let the creep get away!
" Yakala, kaçmasına izin verme.
He has to be caught! "
Sakın kaçmasına izin verme ne?
Watch him, don't let him escape Me?
Kaçmasına izin verme.
Don't let him get away.
Evet. Kaçmasına izin verme.
Yeah, don't let her get away.
O balığın kaçmasına izin verme.
- Let me pull... - Don't let that fish go!
Kaçmasına izin verme!
He mustn't get away!
Kaçmasına izin verme, peşine takıl
You let him get away, it's your tail!
Kaçmasına izin verme!
Don't You Let Him Get Away!
Jack, kaçmasına izin verme.
Don't let him get away.
Kaçmasına izin verme.
I'll get him.
Kaçmasına izin verme!
[Iovine] DON'T LET HIM GET AWAY!
- Tut onu. kaçmasına izin verme.
- Hold on. Don't let him run off.
Ölmeye hazırlan, kaçak! Kaçmasına izin verme! Bunu sevdim.
Prepare to die, trespasser! Don't let him get away! - I love this.
" Hayatının fırsatının kaçmasına izin verme.
" Don't let your best opportunity get away from you.
Kaçmasına izin verme.
Don't let it get away.
Ama bizim iki saniyede gördüğümüzü, sen iki dakika içinde görebilirsen, ona ikinci kez evlenme teklif et... ve evlen onunla, elinden kaçmasına izin verme.
But if in the two minutes you see what the rest of us only took seconds to see, you will propose to her for the second time... and marry her before she has a chance to escape.
- Kaçmasına izin verme.
- Don't let him get away.
Kaçmasına izin verme baba.
Don't let it go bad in there, Dad. Come on.
Bu kızın kaçmasına izin verme.
Don't let this girl get away.
Dougal, Chris'in kaçmasına izin verme.
Dougal, don't let Chris wander off.
"Dougal, Chris'in kaçmasına izin verme."
'Don't let him wander off...'
Kaçmasına izin verme.
Oh, don't let that one get away!
- Flexo'nun kaçmasına izin verme.
- Don't let Flexo escape.
- Kaçmasına izin verme.
- Say what? - Don't let him through!
Kaçmasına izin verme.
Don't let him go.
Böylece kaçmasına izin verme.
Don't let him get away with it.
- Ona göz kulak ol, kaçmasına izin verme.
- Watch her. Don't let her leave.
Kaçmasına izin verme!
Don't lean too far out!
Beni konuşurken duydu. Kaçmasına izin verme.
He heard me talking, so don't let him get away.
Kaçmasına izin verme, Wendy.
Don't let go, Wendy.
Kaçmasına izin verme.
Don't let her get away
kaçmasına izin vermeyin 68
izin verme 28
izin vermeyeceğim 39
izin vermem 29
vermeyeceğim 54
vermem 64
vermedim 31
kaçmak 45
kaçma 150
kaçmayacağım 23
izin verme 28
izin vermeyeceğim 39
izin vermem 29
vermeyeceğim 54
vermem 64
vermedim 31
kaçmak 45
kaçma 150
kaçmayacağım 23