Kuralları ben koymuyorum Çeviri İngilizce
140 parallel translation
Kuralları ben koymuyorum.
I don't make the rules.
Biraz müsaade et, olmaz mı? Kuralları ben koymuyorum, Krupiye.
I don't make the rules, Dealer.
Kuralları ben koymuyorum.
I don't make any rules.
Kuralları ben koymuyorum Rita.
I don't make the rules, Rita!
Üzgünüm ama kuralları ben koymuyorum.
I'm sorry, but I don't make up the rules.
Üzgünüm ama dediğim gibi kuralları ben koymuyorum.
I'm sorry, but like I say, I don't make the rules.
Kuralları ben koymuyorum.
I don't make the regulations.
Kuralları ben koymuyorum.
I do not make the rules.
Kuralları ben koymuyorum.
I don't make the rules
Biliyorum kolay değil ama, hey kuralları ben koymuyorum.
I know it's a hassle, but hey, I don't make up the rules, pal.
Biliyorsun, Koşan Adam'ı ben yarattım. Ama kuralları ben koymuyorum.
You see, I created The Running Man, but I don't make the rules.
Kuralları ben koymuyorum.
- Ohh... Hey, I don't make the rules.
Kuralları ben koymuyorum General.
I don't make the rules, General.
Bu çocuk oyunlarını çekmek zorunda mıyım? Kuralları ben koymuyorum.
I got to put up with this childishness?
Olması gereken bu ve kuralları ben koymuyorum.
That's the way it is and I don't make the rules.
- Kuralları ben koymuyorum, dostum.
I don't make the rules, mate.
- Kuralları ben koymuyorum.
- I don't make the rules.
Lanet olsun, Bu kuralları ben koymuyorum!
Goddamn it, I'm not making these rules up!
Üzgünüm, kuralları ben koymuyorum.
I'm sorry, it's not my rule.
- Sahi mi? - Kuralları ben koymuyorum.
Hey, I didn't make up the rules.
Bunu yapmayı isterdim ama kuralları ben koymuyorum.
You know, I would love to, but I don't make the rules.
Kuralları ben koymuyorum, sadece uyguluyorum.
I don't make the rules, I just carry them out.
Hayır, kuralları ben koymuyorum.
No, no, I don't make them.
Kuralları ben koymuyorum, doktor.
I don't make the rules, Doc.
Sara, kuralları ben koymuyorum.
You've got to talk to Grissom about that.
Üzgünüm ama kuralları ben koymuyorum.
Sorry I don't make the rules.
- Kuralları ben koymuyorum.
- I don't set the policy.
- Kuralları ben koymuyorum, Bay Quayle.
- I don't make the rules, Mr. Quayle.
- Kuralları ben koymuyorum, tamam mı?
- I don't make the rules, okay?
- Kuralları ben koymuyorum!
- I don't make the rules!
Kuralları ben koymuyorum, bebeğim.
I don't make the rules, baby. All right.
Lanet kuralları ben koymuyorum, değil mi?
I don't fucking make the rules, do I?
Kuralları ben koymuyorum, ben sadece onları bir şey yapıyorum.
Hey, I don't make the laws, I just... something with them.
- Kuralları ben koymuyorum.
I don't make the rules.
Kuralları ben koymuyorum.
Not my rules, okay?
- Kuralları ben koymuyorum Ajan Gibbs.
I don't make the rules, Agent Gibbs.
Özür dilerim kuralları ben koymuyorum.
I'm sorry, I don't make the rules.
Kuralları ben koymuyorum!
- I don't make the rules!
Kuralları ben koymuyorum.
I don't make up the rules.
- Kuralları ben koymuyorum, lütfen uymaya çalışın.
- I don't make the rules, just follow them.
Kuralları ben koymuyorum, tamam mı?
I don't make the rules, okay?
Kuralları ben koymuyorum, böyle oluyor.
I don't make the rules. It happens.
Yani... Stephen, Kuralları ben koymuyorum.
- Stephen, I don't make the rules.
- Kuralları ben koymuyorum, Sydney.
I don't make the rules, Sydney.
Kuralları ben koymuyorum.
I didn't make the rules, I just play by them.
- Kuralları ben koymuyorum.
. I don't make the rules!
Kuralları ben koymuyorum Leonard.
I don't make the rules, Leonard.
Kuralları ben koymuyorum, sadece uyguluyorum.
I don't make the rules, I just have to enforce them.
Kuralları ben koymuyorum.
I'm not making the rules.
Eğer kuralları ben koyuyor olsam, farklı olurdu ama ben koymuyorum.
If I made the rules, I might make different ones. But I don't make them.
- Kuralları ben koymuyorum.
Look, I don't make the rules.