Nerede olabilir ki Çeviri İngilizce
120 parallel translation
Nerede olabilir ki?
Where would she be?
Lord Burnstead nerede olabilir ki?
Where can Lord Burnstead be?
Zavallıcık! Nerede olabilir ki?
Poor thing, where could she be?
Nerede olabilir ki?
Where can it be?
Nerede olabilir ki?
Where can he be?
Nerede olabilir ki?
Where can she be?
Para başka nerede olabilir ki?
Where else would the money be?
Başka nerede olabilir ki?
Where would she be?
Nerede olabilir ki?
Where could she be?
"Gölge" dedi, " Nerede olabilir ki
" Shadow, said he Where can it be
Yaşlı kadın nerede olabilir ki?
Where could the old woman be?
Nerede olabilir ki? Devriye geziyor elbette.
Where else would Korski be, but on watch?
Pek tabii, düğün gecesinde başka nerede olabilir ki.
Quite right too, where else should she be on her wedding night.
- Başka nerede olabilir ki?
- Where else would I be?
Eğer tuvalette değilse ve televizyon seyretmiyorsa nerede olabilir ki?
If he's not in the bathroom and he's not watching television, where else could he be?
Nerede olabilir ki?
Where could he be?
# Nerede olabilir ki
# Wherever might be it
Nerede olabilir ki?
Well, where could she be?
- Yarbay, başka nerede olabilir ki? Hadi ama. Merkez Şehir'de de olamaz ya.
Helps determine optimum placement for the transmitters.
Sence nerede olabilir ki?
Where do you think he could be?
Nerede olabilir ki?
Where could it be?
Nerede olabilir ki?
Oh, where could he be?
Başka nerede olabilir ki?
Where else would he be?
Ooh, nerede olabilir ki?
Ooh, where can he be?
Eğer Quahog'da yemek yoksa, başka nerede olabilir ki?
If there's no food in Quahog, why should there be food anywhere else?
Nerede olabilir ki?
Where else would he be?
Nerede olabilir ki?
Where on Earth could he be?
- Başka nerede olabilir ki?
Where else would he be?
- Nerede olabilir ki?
She's really for it now.
- Nerede olabilir ki bu?
- Where can it be?
Başka nerede olabilir ki?
Where else would she be?
O saatte nerede olabilir ki?
Where could he be at seven am?
Bu saatte başka nerede olabilir ki?
Where else would he be at this hour?
- Başka nerede olabilir ki?
- Where else can she be?
Başka nerede olabilir ki?
Where do you think she is?
Nerede olabilir ki?
Oh, where, oh, where can she be?
Başka nerede olabilir ki?
Where else would the bedroom be?
"Gölge" dedi "Nerede olabilir ki"
Shadow saying to him, which could be
Nerede olabilir ki?
Where the hell could he be?
Büyücü nerede olabilir ki Arayıcı?
And where might the Wizard be, Seeker?
Yani, bensiz nerede olabilir ki?
I mean, where would he have been without me?
Bir zamanlar belki. Bir iki olay yaşanmış olabilir, nerede olmuyor ki.
Maybe in the past, like everywhere.
Öyle göründüğüne hiç şüphe yok ki, bu evrak dün akşam 7.30 ile 11.30 arasında alındı, peki ya şimdi nerede olabilir?
It seems no doubt this document was taken between half past seven and half past eleven yesterday evening, so where can it be now?
Nerede olabilir ki?
Where'd that be?
Nerede olabilir ki?
Where else?
4 yılını nerede geçirmek istediklerinden herkes nasıl emin olabilir ki?
How can anybody be sure of where they want to spend 4 years?
Bu kadar saattir nerede olabilir ki?
Where are they?
Onun, benim nerede yaşadığımı bilmesinin ne zararı olabilir ki?
What's the harm in him knowing where I live?
SÜPERMEN NEREDE? Mercy, öyle hissediyorum ki, dünyanın bir yerinde,.. ... Süpermen tarih olmuş olabilir.
Mercy, it's beginning to feel like somewhere in the world Superman may be history.
Başka nerede bir çıkış olabilir ki?
Where else would an exit go?
Nerede olabilir ki?
Where is she?