Otur oturduğun yerde Çeviri İngilizce
161 parallel translation
Otur oturduğun yerde!
Sit down, you!
- Otur oturduğun yerde.
- Sit down.
- Otur oturduğun yerde.
- Go on back and sit down.
- Otur oturduğun yerde dedim.
- Go on back and sit down.
- Otur oturduğun yerde.
I'm off home, anyway
Otur oturduğun yerde Roland.
Stay put, Roland.
Otur oturduğun yerde!
Stay right here!
Otur oturduğun yerde.
Stay where you are.
Senin işin yok mudur? Sabahtan beri nutuk çekiyorsun. Otur oturduğun yerde be Yâran.
You've been talking since morning, just sit down and shut up.
Otur oturduğun yerde de çok kanamasın.
You sit still so it won't bleed so bad.
- Otur oturduğun yerde!
You stay here.
Otur oturduğun yerde.
Keep us company.
Sus ve otur oturduğun yerde, Kashin, Yerinden kıpırdama!
Hush! Sit down, Kashin, no walking.
- Otur oturduğun yerde.
- Sit the hell down.
Otur oturduğun yerde!
Sit down!
Otur oturduğun yerde.
You sit there. It's none of your business.
Otur oturduğun yerde, Dennis.
Sit still, dennis.
Kapa çeneni, otur oturduğun yerde, Elliot!
Just shut up and stay the fuck put, Elliot!
- Otur oturduğun yerde.
- Settle down.
Bunun kafana inmesini istemiyorsan otur oturduğun yerde.
You better sit back down, if you don't want this in your head.
Otur oturduğun yerde oğlum!
Stay in your cotton-picking seat, boy!
Otur oturduğun yerde.
Just sit still!
Artık otur oturduğun yerde!
Sit down quietly!
- Uzatma lan, otur oturduğun yerde.
- Don't butt in, sit down.
Otur oturduğun yerde!
You stay still!
Otur oturduğun yerde, Mick!
Stay where you are, Mick!
Puşt dedim, otur oturduğun yerde puşt herif.
Nigger. And you can sit down, Mohammed.
Eğer benim bu yeni ve etkileyici tedavim hakkında daha ayrıntılı bilgiler almak isterseniz, Lütfen bu "Ya otur oturduğun yerde, yoksa ağzına bir tane daha patlarım" başlıklı ücretsiz broşürü isteyiniz.
If you would like more information on my bold new treatment, please send away for this free brochure, entitled, "You can either calm down, or I can pop you in the mouth again."
- Kapa çeneni ve otur oturduğun yerde.
! - Shut up and stand still.
- Otur oturduğun yerde.
- No, stay here!
O zaman otur oturduğun yerde, orospu.
I didn't'think so.
- Saat gerçekten geç olmuş. - Otur oturduğun yerde!
- It is getting a little late.
Otur oturduğun yerde.
Just sit still.
Otur oturduğun yerde ve çeneni kapa.
You stay here and you shut up.
Benim de kafamı si * me de otur oturduğun yerde.
Don't even fucken start on me!
Otur oturduğun yerde
Sit tight - What?
Otur oturduğun yerde, salak.
Stop it, idiot.
Otur oturduğun yerde asker.
Stay here, private.
Otur oturduğun yerde, koza.
Just sit down, Cocoon.
Otur oturduğun yerde!
Stay put!
Hayır, otur oturduğun yerde. Evden çıkma.
Don't leave the house.
Otur oturduğun yerde, seni kaltak.
Sit tight, you bitch.
Otur oturduğun yerde!
Sit here quietly!
Collier toz oldu. Birileri sorumlu tutulacak... Otur oturduğun yerde.
Collier gets away, someone is gonna be held accountable, so why don't you back off?
Otur oturduğun yerde.
Sit down.
- Otur oturduğun yerde.
Just hold your horses.
Bak, sen oturduğun yerde otur, şef.
Now, you just sit tight, chief.
Otur, oturduğun yerde.
Whereever you go, it is..
- Otur lan oturduğun yerde.
Sit down punk. No one gets up.
Sen de otur oturduğun yerde, kırmayayım kafanı.
Get your sass in here now! Voice :
Şimdi sessizce oturduğun yerde otur, tamam mı?
Now, stop quietly where you are, will you?
yerde 65
yerde kal 46
yerde kalın 17
otur yerine 172
otur otur 20
otur buraya 17
otur biraz 19
otur hadi 41
otur şuraya 157
otur bakalım 102
yerde kal 46
yerde kalın 17
otur yerine 172
otur otur 20
otur buraya 17
otur biraz 19
otur hadi 41
otur şuraya 157
otur bakalım 102