Rahatsız olma Çeviri İngilizce
180 parallel translation
- Lütfen, rahatsız olma.
- Please, don't bother.
Rahatsız olma.
Don't be so disturbed.
Rahatsız olma, Pindalest, Ben Jim'le anlaşırım.
Don't worry Pindalest. I'll share with Jim.
Rahatsız olma.
Don't bother.
Rahatsız olma, bende bir kopyası var.
Don't disturb yourself, I have a copy here.
- Lütfen rahatsız olma.
Please don't be disturbed.
Rahatsız olma.
Don't be alarmed.
Rahatsız olma.
Oh, don't bother answering.
Hayır, rahatsız olma.
No, don't bother.
Hayır, lütfen rahatsız olma.
No, please don't bother.
Rahatsız olma Charles. Duş alacağım.
Don't mind me, Charles, I'm going to have a shower.
Rahatsız olma!
Don't bother.
- Lütfen rahatsız olma.
How long has he been here?
Rahatsız olma, otur.
Don't bother. Sit down.
- Rahatsız olma.
- Don't get up.
- Lütfen rahatsız olma.
- Don't budge, please.
Rahatsız olma, Dai-uy.
Stay where you are, Dai-uy.
Bırak, boşuna rahatsız olma.
You don't have to do that, listen!
Hayır, hayır, rahatsız olma. Git hadi.
Don't worry, go on.
Rahatsız olma fikri.
The thought that you might be annoyed.
- Rahatsız olma. Benden de selam söyle.
- Yes, I'll stay on the phone.
Rahatsız olma.
Please, don't bother.
Benim yüzümden rahatsız olma.
Don't put yourself out on my account.
Rahatsız olma sen yaşlanmayacaksın.
Don't worry, you won't get old.
Rahatsız olma.
Don't you worry.
Rahatsız olma, Anne.
- Don't be upset, Mama.
- Hayır, rahatsız olma.
- No, don't bother.
Sen rahatsız olma.
Don't bother, Matthew.
- Rahatsız olma.
Don't bother.
Lütfen benim için rahatsız olma.
Please, don't bother on my account.
- Oh, hayır, rahatsız olma.
- Oh, no, don't bother.
Lütfen, rahatsız olma.
Please, don't bother.
- Merhaba. Rahatsız olma.
Don't get up.
Lütfen rahatsız olma, Alan.
Please don't bother, Alan.
- Takipten rahatsız olma.
- Don't bother with the trace.
Rahatsız olma meleğim, ben bakarım.
Don't bother, angel, I'll get it.
Çok naziksin ama rahatsız olma.
That's kind of you, but don't bother.
- Canım rahatsız olma lütfen.
- Please don't bother, my dear.
Uyurken rahatsız olma diye telefonun ahizesini kaldırdım.
I took the phone offthe hook so you could sleep and have no distractions.
Hiç rahatsız olma, yüksek teklif verene satarsın yine.
Well, don't bother. You'd only sell it to the highest bidder.
Rahatsız olma.
Don't trouble yourself.
"Cumartesileri gelmiyorsan, Pazar gelmek için rahatsız olma."
"Unless you come in Saturday, don't bother coming in Sunday."
Laurie, Laurie, rahatsız olma ama birden fazla var.
Laurie, Laurie, don't get upset but there's more than one
Rahatsız olma.
Relax.
Rahatsız olma sevgilim
Don't you worry, love
Rahatsız olma efendim, o yapılacak
Don't worry, sir, it will be done
Rahatsız olma o iyi olacak hey Raja sorun ne?
Don't worry she'll be alright Hey, Raja, what's up?
- Komik olma. Renklerle ilgili seni ne rahatsız etti?
What is it about colors that bothers you?
Sizin gözde öğrenciniz olma mevkisini kötüye kullanarak diğer öğrencileri rahatsız ediyor
He used his position of the favorite pupil of the Chief to do whatever he pleases and bullies the students of the other clans.
Rahatsız olma ben sevgili babasının görevini yaparım
Oh, dear God, mysterious are your ways
Gel aşkım bu baharı kaçırmayalım Uykun yok olursa rahatsız olma
Don't worry if sleep is lost,
rahatsız olmayın 47
olmalı 170
olmaz 3739
olmadı 215
olmak 37
olmak ya da olmamak 41
olmayacağım 33
olmazdı 21
olmasın 42
olmadım 24
olmalı 170
olmaz 3739
olmadı 215
olmak 37
olmak ya da olmamak 41
olmayacağım 33
olmazdı 21
olmasın 42
olmadım 24
olmamış 18
olmaz mı 346
olmalısın 39
olmazsa 30
olma 30
olmaz öyle şey 40
olmalıydı 23
olmayacaksın 18
olmaz dedim 29
olmayacak 119
olmaz mı 346
olmalısın 39
olmazsa 30
olma 30
olmaz öyle şey 40
olmalıydı 23
olmayacaksın 18
olmaz dedim 29
olmayacak 119