Sag ol Çeviri İngilizce
45,181 parallel translation
Bıraktığın için sağ ol.
Thanks for the ride.
- Bıraktığın için sağ ol.
- Thanks for the ride, bro.
Aradığın için sağ ol.
I'm glad you called.
Henüz restorana hazır değilim, yine de sağ ol.
Um, I'm not really restaurant ready, but thanks.
- Sağ ol. - Rica ederim.
- Thank you.
Sağ ol.
Thank you.
- Sağ ol Buddha.
- Thank you, Buddha.
- Sağ ol kardeşim.
- Thanks, brother.
- Sağ ol.
- Thank you.
Tamamdır, sağ ol.
Okay, yeah. Thanks.
- Sağ ol.
Thank you.
- Böyle iyiyim, sağ ol.
Good, thank you.
Sağ ol, Tic Tac Adam.
Thank you, Tic Tac Man.
İyi. Sağ ol.
Good, thanks.
Evet ama sonra Hunter iş yerinden siktiri yerdi ve o ofisteki çekici tek insan o. Sağ ol ama kalsın.
Yeah, but then Hunter would get fucking fired, and he's the only piece of eye candy in that office, so no, thank you.
Sağ ol.
Thanks.
Hallederim. Sağ ol.
I got it, thank you.
Sağ ol adamım.
Thanks, man...
Sağ ol.
- Thanks.
Davetin için sağ ol.
Thanks for the invite.
- Yok, sağ ol.
No. I'm good.
Bize zaman ayırdığın için sağ ol.
Thanks for taking the time.
- Harika, sağ ol.
Great, thank you.
- Sağ ol, papi.
Thanks, papi.
Ben buradan hallederim. Sağ ol.
Thank you.
Sağ ol ama almayayım.
Well, thanks, but no thanks.
Benim için merminin önüne atladığın için sağ ol.
Thanks for taking that bullet for me.
Bize yardım ettiğin için sağ ol.
Thank you for helping us.
Sağ ol, dostum.
Thank you, man.
Hayır, sağ ol.
No. I'm good. Thanks.
Laklak ettiğin için sağ ol.
Thank you for chatting.
- Beni kurtardığınız için sağ ol.
- Thanks for saving me.
- Evet, sağ ol.
- Yes, thank you.
- Bira için sağ ol, birader.
- Hey, thanks for the beer, man.
Evet, ilk günden hevesini yok ettiğin için sağ ol.
Yeah, thanks for crushing her spirit on the first day.
Vakit ayırdığın için sağ ol.
Thanks for your time.
- Sağ ol.
- Thanks.
Sağ ol Jimmy.
Thank you, Jimmy.
Sağ ol Francesca.
Well, hey, thanks, 1FFfrancesca.
- Evet, sağ ol David.
Yes, thank you, David.
- Şey... sağ ol.
Thank you.
Moral konuşması için sağ ol.
Thanks for the pep talk.
- Olur, sağ ol.
- Yeah, thank you.
Bizi ağırladığın için sağ ol.
Thanks for having us.
Geldiğin için sağ ol dostum.
Hey, man, thanks for meeting me.
Sağ ol dostum, gidelim.
Thanks, man. Let's go.
Her şey için sağ ol.
Thanks for everything, huh?
- Hallettim ben, sağ ol.
- No, I got it. Thank you.
Harika. Sağ ol.
Great, thanks.
- Sağ ol. Son dakikada yaptırdım.
Thanks, it's just last minute.
Harika. Sağ ol.
Great, thank you.
sağ ol 3935
sağ olun 1548
sag olun 27
sağ ol anne 25
sağ ol canım 30
sağ olasın 57
sağ ol dostum 40
sağ olun hanımefendi 17
sağ olun efendim 107
sağ ol tatlım 26
sağ olun 1548
sag olun 27
sağ ol anne 25
sağ ol canım 30
sağ olasın 57
sağ ol dostum 40
sağ olun hanımefendi 17
sağ olun efendim 107
sağ ol tatlım 26
sağ ol baba 50
sağ olun bayım 19
sağ ol evlat 20
ölmüş 552
olmuş 102
olan 30
olivia 38
oldu 1287
öldü 1127
oliver 252
sağ olun bayım 19
sağ ol evlat 20
ölmüş 552
olmuş 102
olan 30
olivia 38
oldu 1287
öldü 1127
oliver 252