Sevdim bunu Çeviri İngilizce
2,984 parallel translation
Evet, sevdim bunu!
Yeah, like that!
Sevdim bunu.
I like that.
- Çok özel, sevdim bunu.
- Special, I like that.
Kaygan bir çıtır. Sevdim bunu.
You're a slippery fellow, I like that.
Sevdim bunu.
Great. Love it.
- Kutunu dışında mı? Sevdim bunu.
Outside the box.
Sevdim bunu.
Like, I love it.
"Kafa dengi." Sevdim bunu.
"Kindred spirit". I like that.
- Sevdim bunu ama hayır.
I like that, but no.
Sevdim bunu.
Yeah. Like that.
- Sevdim bunu.
I like that.
bunu sevdim
I like that.
Bunu sevdim!
I love it.
Evet işte, ben de ondan bahsediyorum. Bunu sevdim.
Yeah, that's what I'm talking about.
Bunu sevdim.
I like that.
Biraz garipsin ama bunu sevdim.
You're a bit strange but I like that.
Senin hakkında sormam gereken çok fazla soru var, ama bunu sevdim.
There's a lot to question about you, but I like that.
- Bunu sevdim. Biliyorum. - Bu listede olmalı.
IT SHOULD GO ON THE BOARD.
Bunu sevdim.
I LOVE IT.
- Bunu sevdim işte.
- Oh, now this I like.
Sevdim bunu kardeşim.
I like that in a brother.
Bunu sevdim. Dalga mı geçiyorsun.
Are you kidding me?
Bunu sevdim.
I like this one.
Evet, bunu sevdim.
Yeah, I like that one.
Bunu sevdim
I like that.
Sevdim bunu.
I like it.
Sevdim bunu.
Ah, I like this.
Bunu sevdim.
I like this one!
Bruce da dedi, "Bunu sevdim."
And Bruce Lee said, "I like that."
- Evet, bunu sevdim.
- Oh, yeah, I like that.
Bunu sevdim.
Discreet. I like it.
Tamam, başlıyoruz. Bunu sevdim.
Okay, here we go.
Bunu sevdim.
Good.
- Bunu sevdim.
I love this job.
- Bunu sevdim.
I love it.
Bunu sevdim.
Me likey.
Seni hep sevdim, bunu senin için...
I-I've always loved you. I... did this...
Ama öğrendim, makineyi biraz tekmeledim, ama üzerinde ilerlemeye başlayınca iyiydi ve bunu sevdim.
But I learned, and I kicked the machine quite a bit, but once I'd got going on it, I was okay, and I liked it.
Bunu sevdim.
I love it.
- Bunu sevdim. İltifatı kabul etmedin. Sanki umursamıyormuş gibi gelişigüzel davrandın.
Oh, I like it... not accepting the compliment, feigning casualness like you don't care.
- Sevdim ben bunu.
This is a nice way to do this.
- Sevdim bunu.
- I like it.
- Bunu sevdim. Senin ve bayan Zorun arasındaki tampon olduğu için, bende bu odayı seçerdim.
I could have chosen the room, but I is the buffer between you and miss cumbersome.
Sen bana gerçeği söyledin, bunu sevdim.
You told me the truth, I liked that.
"Yeni bir ben." çok doğru. Bunu sevdim.
"Two point me." That's exactly right. I love that.
Bunu sevdim.
Love it.
Sevdim bunu.
So's I don't blow up your spot. I appreciate that.
Bunu sevdim.
I love this.
- Ama ben bunu sevdim.
- But I like this one.
Tavırların kesinlikle iyileşti, bunu sevdim.
Your attitude definitely improved, I like that.
Bunu sevdim.
I like it.
bunu 750
bunu duyduğuma sevindim 230
bunun yanı sıra 41
bunun anlamı nedir 87
bunu biliyorum 710
bunun 274
bunu biliyor musun 150
bunu alabilirsin 17
bunu al 228
bunun için üzgünüm 144
bunu duyduğuma sevindim 230
bunun yanı sıra 41
bunun anlamı nedir 87
bunu biliyorum 710
bunun 274
bunu biliyor musun 150
bunu alabilirsin 17
bunu al 228
bunun için üzgünüm 144
bunu yapma 481
bunu kabul edemem 111
bunun için çok üzgünüm 39
bunu bana neden yaptın 18
bunu yapabilirim 231
bunu yapmana gerek yok 38
bununla birlikte 245
bunu nereden biliyorsun 159
bunun gibi 190
bunu da 65
bunu kabul edemem 111
bunun için çok üzgünüm 39
bunu bana neden yaptın 18
bunu yapabilirim 231
bunu yapmana gerek yok 38
bununla birlikte 245
bunu nereden biliyorsun 159
bunun gibi 190
bunu da 65
bunu bilmiyordum 213
bunun adı ne 18
bununla ne demek istiyorsun 20
bunu sevdim 345
bunun anlamı ne 159
bunu unutma 219
bunu yapabilir misin 143
bununla beraber 102
bunu yapamam 834
bunun anlamı 121
bunun adı ne 18
bununla ne demek istiyorsun 20
bunu sevdim 345
bunun anlamı ne 159
bunu unutma 219
bunu yapabilir misin 143
bununla beraber 102
bunu yapamam 834
bunun anlamı 121