Sözüme güven Çeviri İngilizce
85 parallel translation
Sözüme güven.
Accept my word for it.
Sözüme güven.
You can take my word for it.
Sözüme güven.
You must just take my word for it.
O zaman sözüme güven.
Then take my word for it.
Benim sözüme güven. Bunu merak etme.
Don't worry about it.
- Biliyorum, sözüme güven.
- I know, just my word.
Sözüme güven.
Believe me when I tell you that.
Sözüme güven.
You take my word for it.
Sözüme güven.
You mark my words.
Sözüme güven.
Take my word for it.
O senin olacak sözüme güven.
I tell you, you shall have her.
Sözüme güven, Montag. Orada hiçbir şey yok.
Take my word for it, Montag, there's nothing there.
- Sözüme güven.
- Take my word for it.
Sözüme güven, Nora Chandler ile ben çok, çok iyi arkadaşız.
Take my word that Nora Chandler and I are very, very good friends.
Sözüme güven.
Take it from me.
Sadece sözüme güven.
Just take my word for it.
Sözüme güven.
My word.
Sözüme güven, evlat edinilmemişsin.
Take it from me, you're not adopted.
Tabii ki, sözüme güven.
Of course. I just told you so.
Tatlım, sözüme güven, o seni aldatmıyor.
Sweetheart, I promise you, he's cheating with you.
Sözüme güven.
Take my word.
O halde sözüme güven, pek bir şey yaşadığı yok.
Yeah, well, take it from me, it's not going through much.
- Hayır. - Eh, benim sözüme güven.
Well, take my word.
Herkes bilir, benim sözüme güven olmaz.
Everybody here knows my word ain't no good.
Sözüme güven, bir şey olmaz.
Take my word for it, you'll survive.
- Benim sözüme güven.
- You take my word for it.
Önceden sözüme güvendiysen şimdi de güven, Londo.
If you have ever believed me before, Londo, believe me now.
Donna, sözüme güven.
Donna, you have my word.
Benim sözüme güven olmaz.
I don't want you to take my word for it.
Sözüme güven.
TAKE MY WORD ;
Sıra kırmızı kurdele takmaya geldiğinde, senin için çok heyecanlı bir an olacak. Sözüme güven.
When it comes time to hand out blue ribbons, it will be such an exciting time for you.
- Ne? Sözüme güven.
- Well, he up here snitchin'.
Sözüme güven.
Trust me.
Sözüme güven.
Trust me on that.
Sözüme güven.
- I "just..." Don't go.
sen benim sözüme güven bu şimdiye kadarki en iyi chrismukkah olacak.
You mark my words- - this will be the best Chrismukkah ever.
Sözüme güven. Tamam mı?
So just trust my words.
Sözüme güven.
Give me credit for that.
Sözüme güven, tamam mı?
Trust my words, okay?
Sözüme güven.
I promise.
Sözüme güven.
You have my word.
Sözüme güven Car.
Trust me, Carl.
Ama sözüme güven, Rachel iyi.
I promise you that Rachel is fine.
Sözüme güven.
I give you my word.
Sözüme güven. Kale'in Brewer'ın cinayetiyle ilgisi yok.
I give my word Kale was not involved in Brewer's death.
Ömür boyu arkadaşız dediysem sözüme güven.
When I say you get a friend for life, that's what you get.
Benim sözüme güven.
Take my word for it.
Güvenli bir yere, sözüme güven.
Somewhere safe, I promise you that.
Bu konuda sözüme güven.
You have my word on that.
Sözüme güven.
Trust my word..
Bu konuda sözüme güven.
Trust me on this one.
güven 68
güvenlik 301
güveniyorum 32
güvenli 94
güvende 82
güven bana 558
güvenli değil 43
güvenebilirsin 19
güvenilir 40
güvendesin 88
güvenlik 301
güveniyorum 32
güvenli 94
güvende 82
güven bana 558
güvenli değil 43
güvenebilirsin 19
güvenilir 40
güvendesin 88