Yapacaksin Çeviri İngilizce
185 parallel translation
Ne yapacaksin
What you gonna do about it?
Owen, ºimdi ne yapacaksin?
Owen, what are you gonna do now?
NasiI yapacagini bilmiyorum ama bir ºekilde yapacaksin.
I don't know how you'll do it, but you'll do it somehow.
Payina düºenle sen ne yapacaksin Mungo?
What you gonna do with your share, Mungo?
- Dedigimi yapacaksin!
- Do as I tell you!
- Ne yapacaksin?
- What are you gonna do?
Doktor "diyet ve spor yapacaksin" dedi.
The doctor said : "diet and sports".
Ne yapacaksin?
What you gonna do?
Bu kizi ne zaman serefli bir kadin yapacaksin?
When will you make an honest woman out of this girl?
- Peki olayin "üstünde" ne yapacaksin?
- And what are you gonna do "on deck"?
Hımm, peki taşla ne yapacaksin?
Um, what, uh, will you do with the stone?
Şimdi ne yapacaksin?
What you do now?
Komünyonu ne yapacaksin bakalim?
Are you?
Evet... Simdi ne yapacaksin?
So... what are you going to do now?
Burada ne yapacaksin?
What are you going to do here?
Sen mi yapacaksin.
You should do it yourself.
Daha iyi oynamalisin Ne zaman hata yapsan 40 kere çök-kalk yapacaksin.
Every time you play one off your hips, you owe me 40 sit-ups.
Bir gün sende yapacaksin.
Someday you will, too.
Ne yapacaksin?
What are you going to do?
Ama sen de bana bir iyilik yapacaksin, tamam mi?
But you'II have to do me a favor, eh?
Sen ne yapacaksin?
What are you gonna do?
ne yapacaksin?
- Right here?
Ne yapacaksin?
What're you going to do?
- Ne yapacaksin, baba?
- What are you gonna do, Daddy?
Hadi olum yapacaksin.
Okay, you can do it. Come on.
Hadi bakalim buna ne yapacaksin, Cougars.
Come and get this one, Cougars.
Dedigini yapacaksin. Sana ne derse yapacaksin. Ciddiyim.
You do anything he tells you to do. I mean it.
Ne yapacaksin?
What are you gonna do?
- Simdi, onunla ne yapacaksin?
- Now, what are you gonna cut it with?
Ne yapacaksin, kesicek misin?
What are you gonna do, frame him?
PEKi... NE YAPACAKSIN?
So... what are you gonna do?
BERGDE NE YAPACAKSIN?
What are you doing at the Berg?
SENi YANIMDA iSTiYORUM, AMA YAPMAN GEREKENi YAPACAKSIN.
I want you with me, but you got to do what you got to do.
Ne yapacaksin?
What are you up to?
Bunu burda nasil yapacaksin ve hangi dille?
How do you say it here?
cunku onalti yasindasin ve bu evde yasadigin surece biz ne dersek onu yapacaksin yoksa cezalandirilcaksin!
Because you're 16 years old and as long as you're in this house, you will do what we say. Or I'll lock you!
Şimdi ne yapacaksin?
What are you gonna do about it?
Vajinana dikkatle bakan on tane yabancinin önünde osuracak, iseyecek, kusacak ve kakani yapacaksin. burada, % 80 yirtilma ihtimali var
You'll fart, pee, puke and poop in front of ten complete strangers who'll be staring intently at your vagina, which, by the way, has an 80 % chance of tearing.
Eger geri dönmezlerse ne yapacaksin?
What are you gonna do if they don't come back?
Peki bunu nasil yapacaksin?
Interesting. And how can you do that?
Ne yapacaksin?
- What are you gonna do?
Peki ne yapacaksin?
So what will you do?
Peki, ne yapacaksin?
So, what's gonna do?
- Ückagit yapacaksin
Yes, the house..
Evet, aynen öyle dedi. Ne yapacaksin?
Did you call me an old man?
Yani, ya isbirligi yapacaksin, ya da hava kilidinden disari atilacaksin.
So you might want to cooperate, or else you're going out an air lock.
simdi ne yapacaksin?
Wow. What are you going to do now?
Peki ne yapacaksin?
So, what are you going to do?
Sen ne yapacaksin?
What are you going to do?
- E, ne yapaçaksin?
- Well, what are you doing?
- Ne yapacaksin?
What're you gonna do about it?