Babamdan Çeviri İspanyolca
2,278 parallel translation
Bu babamdan.
Este de papá.
Bugün size babamdan bahsedeceğim.
Voy a hablar sobre mi padre.
Babamdan, bana bunları yapacak kadar mı nefret ediyorsun?
¿ Lo odias tanto para hacerme esto?
Babamdan tırsan bir uşak.
Un sirviente que le tiene miedo a mi padre.
Babamdan kaçmaya devam mı edeceğiz?
¿ Y seguir huyendo de mi padre?
- Babamdan almışım.
- Algo que herede de mi padre.
Babamdan kılıç eğitimi almıştım.
He recibido los fundamentos del Yugumo de mi padre.
Derdi ki : Ben babamdan korktuğuma göre çocuklarım da benden korkacak elbette!
Decía, "Temía a mi padre y mis hijos hacen muy bien en temerme".
Ne annemden, ne de babamdan... Ben ışıktan doğdum. İnancım beni kuşatıyor, senin gücünden beni o koruyor.
" " Ni de padre, ni de madre, nací de la luz, mi fe mi rodea, me protege de tu mente.
Ne annemden, ne de babamdan, ben ışıktan doğdum. İnancım, beni kuşatıyor. Senin gücünden beni o koruyor.
" " Ni de madre, ni de padre, nací de la luz, la energía me protege de tu mente.
Babamdan çaldım.
Se lo robé a mi padre.
Babamdan fabrikada iş isteyeceğim.
Pretendo que papá me busque un empleo en la oficina a su lado.
O babamdan beter.
No, ella no, es peor que papá.
Babamdan.
Mi viejo.
Evet, Shane'in babamdan nefret ettiğini söyledim.
Si, que Shane odiaba a mi papá. Se lo dije.
- Taşları babamdan daha iyi bilirim.
Sé más sobre la piedra de lo que sabía él.
Babamdan daha ucuza yapabilirim.
Puedo hacerlo más barato que mi padre.
Geçen hafta babamdan beş dolar almıştım. Borcunu geri almanın en uygun zamanının şimdi olduğuna karar vermiş.
Pedí prestados 5 $ de mi padre la semana pasada, y ha decidido que ahora seria un buen momento para recuperarlo.
Yani babamdan daha iyi bildiğini mi sanıyorsun?
¿ Y crees que sabes más que mi padre?
Ayrıca Violette'e, babamdan isteyeceğimden daha çok para borcum var. Sanırım avrupaya dönsem iyi olacak.
Y le debo a Violette más dinero del que podría robarle a mi padre, así que creo que es el momento de que vuelva al continente.
Babamdan gizli.
Sin que él lo supiera.
"Garo" Babamdan duyduğum isim buydu.
Garo. El mismo título que he recibido.
Çünkü o kadar uzun bir süre babamdan ayrı kalmak istemem.
Porque yo no querría estar lejos de papá tanto tiempo.
Ben sadece, eğer hapları babamdan uzak tutarsam her şeyin yoluna gireceğini düşündüm.
Sólo pensé que si alejaba las píldoras de mi papá todo iba a estar bien.
Parayı babamdan aldım, seni yalancı pislik.
Mi padre me prestó el dinero, imbécil de mierda.
Babamdan yardım istedim ve bana bir temizlikçi mi gönderdi?
¿ Le pedí ayuda a mi padre y envía un empleado de limpieza?
Bunu babamdan başkasının yapmış olma ihtimalinin olduğunu mu söylüyorsunuz?
¿ Me estás diciendo que cabe la posibilidad de que alguien que no sea mi padre hizo esto?
Hayır, bu arada adam babamdan tarafmış gibi davranıyordu. Onun resmini çektim. Onu daha önce hiç görmemiştim.
No, pero por la forma que actuaba con mi padre, quería una foto suya, por si necesitaba encontrarlo.
İçki saatine içki saati demem tek malt viski ve babamdan bir nutuk olmadıkça.
¿ Qué sería de la hora del cóctel sin un escocés de malta y un sermón de papá?
Babamdan aldım.
Se lo quité a mi papá.
Yanlarından taşındığımdan beri babamdan para istemedim.
No le he pedido dinero desde que me mudé.
Babamdan isteyeceğim, tamam mı?
Se lo pediré a mis viejos.
Neredeyse babamdan hoşlandığını düşüneceğim.
Estuve a punto de creer que realmente le agrada.
Aslına bakarsanız götoğlanları babamdan para kabul edemem ve bunu sen de biliyorsun.
Escúchame, idiota. Sabes que no acepto dinero de mi padre.
Ben babamdan asla özür dileyemeyecektim.
No iba nunca a hacer enmiendas con mi viejo.
Bu yüzden babamdan sizi çağırmasını istedim.
Por eso hice que mi papá los involucrara.
Babamdan alışkın olmalıydın.
Deberias estar acostumbrada por papá.
Babamdan yardım istedim ama bu tür şeyler onun ilgisini çekmez.
Yo trato que mi papá ayude, pero estas cosas no le interesan.
Beni zalim babamdan kurtarır mıydın?
¿ Me salvarías del bruto de mi padre?
George Pritchard, Little Ambrose'a gelip Summerleigh'i rahmetli babamdan satın aldığından beri, ona teşekkür borçluyuz.
Desde que George Pritchard llegó a Little Ambrose y le compró Summerleigh a mi difunto padre, tenemos mucho que agradecerle.
Babamdan nefret ederdim.
Odiaba a mi padre.
Sonunda babamdan uzak kalabilecektim.
Finalmente lejos de papá.
Çünkü babamdan nefret ediyorum.
Porque odio a mi padre.
Kardeşimden, annemden ve babamdan da özür dilerim.
Pido perdón a mi hermano. A mi madre y a mi padre.
Babamdan gelmiş.
De mi padre.
Babamdan çaldım. Hırsızlıktan haz duyan bir tek sen değilsin.
No eres el único que tiene prisa por robar.
- Bak, babamdan nefret ettiğini biliyorum ama bu uzun zaman önceydi.
Pero senti que era lo correcto. Mira, yo se que tu y tu padre solian odiarse,
Babamdan.
- Mi padre.
- Babamdan gelmiş ve biri onu açmış.
No podrás juzgarme nunca más.
Bu yüzden babamdan sizi çağırmasını istedim.
Nos conocíamos hacía años.
Yine babamdan mı konuşuyoruz?
- No hablaremos de mi padre- -
babam 1009
babama 39
babam gibi 16
babamın 68
babamı 46
babam nerede 162
babam geldi 53
babamla 21
babam dedi ki 23
babamız 55
babama 39
babam gibi 16
babamın 68
babamı 46
babam nerede 162
babam geldi 53
babamla 21
babam dedi ki 23
babamız 55
babamı istiyorum 35
babam da 18
babam nasıl 37
babam öldü 106
babam mı 100
babam için 21
babamı öldürdün 18
babamdı 18
babam haklı 24
babamındı 21
babam da 18
babam nasıl 37
babam öldü 106
babam mı 100
babam için 21
babamı öldürdün 18
babamdı 18
babam haklı 24
babamındı 21