English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → İspanyolca / [ B ] / Buradan çıkış yok

Buradan çıkış yok Çeviri İspanyolca

179 parallel translation
- Buradan çıkış yok!
- No hay más salidas!
Buradan çıkış yok gibi gözüküyor.
Esto parece un callejón sin salida.
Sana buradan çıkış yok.
No hay forma de que salga de aquí.
- Buradan çıkış yok.
- Por aquí no hay salida.
- Buradan çıkış yok
No hay salida.
- Buradan çıkış yok.
No hay escapatoria.
Buradan çıkış yok.
No hay salida.
Şey, buradan çıkış yok.
No hay salida.
Buradan çıkış yok.
No hay salida por ahí.
Ben ya da o ölene kadar buradan çıkış yok sanırım bana.
Supongo que no saldré de aquí hasta que ella muera o yo muera.
Tanrım! Buradan çıkış yok.
¡ No hay forma de salir de aquí!
Buradan çıkış yok.
No tienen salida.
Buradan çıkış yok gibi.
Callejón sin salida.
Buradan çıkış yok.
Sabes que no puedes escapar.
Buradan çıkış yok.
¡ No hay salida!
Buradan çıkış yok.
No podrás escaparte.
- Buradan çıkış yok.
- No es posible.
Buradan çıkış yok!
¿ Qué quieres decir? ¡ Vámonos de aquí!
Buradan çıkış yok. Bu şehrin her karışını bilirim.
No hay salida recorri toda la ciudad.
Buradan çıkış yok! Vazgeç!
No hay salida. ¡ Ríndete!
Ama buradan çıkış yok.
Es imposible huir.
Buradan çıkış yok.
- No hay escapatoria.
- Buradan çıkış yok.
No hay forma de subir.
- Buradan çıkış yok
No podemos salir por esta puerta.
Buradan çıkış yok!
¡ No hay salida!
Buradan çıkış yok. Eninde sonunda Özel Tim bizi burada bulacak, ne yapacaksın?
No tienes salida, el equipo S.O.R.T. nos encontrará aquí.
Buradan çıkış yok, Scully.
No hay escapatoria.
Ama gerçek şu ki buradan çıkış yok, en azından şu an için.
Pero la verdad es que no hay salida de aquí, no por el momento de todos modos.
Buradan çıkış yok.
No tiene salida.
Buradan çıkış yok!
¡ No hay escapatoria!
Dedim sana, buradan çıkış yok.
Te dije, no hay manera de salir de aquí.
Buradan çıkış yok.
En adelante no habrà agrÏ... pacià ´ n.
Buradan başka çıkış yok.
Sólo hay una salida.
- Buradan başka çıkış yok.
- ¿ Y bien? - No hay salida por aquí.
Buradan başka bir çıkış yolu yok.
No hay otra forma de salir de aquí.
Sonuç olarak buradan tek çıkış o kapı başka çıkış yok.
Línea final, la única forma de salir de aquí es a través de la puerta.
Buradan çıkış için bir yol yok mu?
¿ No hay una salida de este lugar? ¿ Alguna forma de escapar?
Buradan hiçbir çıkış yok!
- ¡ No podemos salir de aquí! - Hay que subir.
Buradan hiçbir çıkış yolu yok Richard!
¡ No tiene escapatoria!
- Buradan çıkış yolu yok. - Belki de yanlış yöne döndük.
- No hay ninguna salida.
Buradan çıkışınız yok!
¡ No tenéis ninguna opción!
- Buradan çıkış yok.
- No hay salida.
- Çıkışları su basmış. Tüm tesis batıyor. Buradan başka çıkış yok.
Con salidas inundadas y hundiéndonos, es así o quedarnos adentro.
- Evet. İyi de, buradan başka hiçbir çıkış yok.
Sí.
Buradan başka çıkış yok Joe.
No hay otra salida de aquí, Joe.
Parkın burada tek bir birişi var. Başka girişi veya çıkışı yok. Abby'i kim aldıysa büyük ihtimalle buradan dolaşmış ve Central Park'ın batısına çıkmış olmalı.
Bien, en el área de juegos hay una sola entrada, no hay otra forma de salir quien se haya llevado a Abby tuvo que pasar por aquí y salir aquí hacia el parque central oeste.
Bildiğim kadarıyla buradan başka bir çıkış yok.
No existe otro camino que yo sepa
Bundan kurtuluş yolu yok değil mi, Jack? Buradan çıkış yolumuz yok mu?
No hay ninguna manera de evitar esto, ¿ verdad, Jack?
Buradan hiç bir çıkış yok.
No hay manera de salir de aquí.
Buradan çıkış yok, genç hanım.
No hay forma de salir de aquí, jovencita.
buradan çıkış yolun yok. Başka seçeneğin yok.
Piénsalo, no hay forma de salir de aquí.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]