Evli değil Çeviri İspanyolca
765 parallel translation
Onlar evli değil.
No están casados.
- Evli değil mi?
- ¿ No están casados?
Firefly evli değil. - Değil mi?
Firefly no tiene mujer.
Evli değil ki o.
No está casado.
Evli değil misin?
¿ No está usted casado?
Hayır şekerim, evli değil.
No, querida, no está casado.
Evli değil, evleneceği de yok.
Aún no se ha casado.
Benimle evli değil mi?
Está casada conmigo, ¿ no?
Söylesene, sen evli değilsin, değil mi?
Dime, tú no estás casado, ¿ verdad?
Williamsburg, Brooklyn'deki en güzel kadınla evli değil miyim?
¿ Acaso no tengo la mujer más bella de Williamsburg, Brooklyn?
- O - O evli değil.
- No es casado.
Sen de evli değilsin, değil mi? Bir ihtimal...
Porque... ¿ Tú no estarás tambien casado por casualidad?
Evli değil.
Ni lo estará nunca.
Sonra onu ayartıp dairesine götürmüş evli değil numarası yapmış.
Entonces la atrajo a su apartamento fingió no estar casado.
Evli değil miyiz?
Estamos casados, ¿ no?
Ne kocası? Evli değil ki!
¿ Alguien ha visto al marido de la señora-sin-marido?
Yanılmıyorsam bir ara Bayan Lord'la evli değil miydiniz?
- ¿ Y no estuvo casado con ella? - Culpable de ambos cargos.
- Hayır, evli değil.
- No, no está casado. - Lástima.
- Evli değilsin, değil mi? - Değilim.
¿ Usted no está casada?
O da evli değil.
Tampoco está casada.
- Evli değil misiniz Bayan Starbeck? - Bayan Starbeck bir havuç.
¿ Y Starbeck?
Ne tür bir adamsın, sen evli değil miydin?
¿ Qué hombre casado se exhibiría así en público?
Öz kardeşine böyle bir soru sormak biraz tuhaf kaçacak ama evli değilsin, değil mi?
Bueno, una pregunta curiosa para hacérsela a un hermano. No estás casado, ¿ verdad?
Ama o evli değil, evli olamaz?
No puede estar casada.
Son zamanlarda düşünüyordum, aşk için evli değil, ama para için.
De repente, me empezó a parecer que ella se casó conmigo no por amor, sino por mi riqueza.
Evli değilsiniz, değil mi Peder?
- ¿ Está usted soltero, señor Pastor?
Evli değil, doğuştan Amerikalı.
Soltera, nacida en Estados Unidos.
Evli değil.
Sekine no está casado.
Zaten üç yıldır beraberiz. Bu evli olmak gibi bir şey, değil mi?
Es como estar casados, ¿ no?
- Onunla evli mi sence? - Umurumda değil.
- ¿ Crees que está casado con ella?
İçim cız etmişti. Ama New York'ta evli olmanın anlamı yok, değil mi?
Pero estar casado en Nueva York no significa nada, ¿ no?
O halde onunla evli değil misin?
Entonces, ¿ no está casado con ella?
- Evli değil miyim?
- ¿ No estoy casada?
Detayları boş ver şimdi. Kız evli mi değil mi?
No importan los detalles, ¿ la chica está casada o no?
- Evli. - Doktorsunuz, değil mi?
Señora. ud. es médico, ¿ verdad?
Yaşlı ve evli bir kadının böyle konuşması aptalca değil mi?
¿ No resulta tonto hablar así para una señora casada?
Cesur, namuslu, açıksözlü, dobra, evli bir bayana göre değil.
No para una dama firme, recta, total y absolutamente casada.
- Değilsiniz değil mi... - Evli mi?
- No estarás...
- Evli falan değil, değil mi?
- ¿ Está casada o algo parecido?
Bayan, Tanrı yardımcımız olsun, İrlanda fakir bir ülke olabilir ama burada evli erkekler yatakta uyur, tulumda değil. Ve kendi iyiliğin için şu kadarını söyleyeceğim...
Mujer, Irlanda puede que sea un país pobre, por el amor de Dios pero un hombre casado duerme en la cama, no en un saco y por tu propio bien...
Bu senin evli olduğun adam değil miydi?
¿ No era el hombre con quien ibas a casarte?
Sana evli olduğumu söylemeliydim, değil mi?
Debí decirle que estaba casada. ¿ Verdad?
Evli kadınlarla vakit geçirmemelisin. İyi bir şey değil.
No está bien que salgas con una mujer casada.
Ama, evli ya da değil, kendi başlarına olan iki insanı bir arada tutabilecek tek şey aşktır.
Pero dos personas solas, casadas o no, sólo pueden seguir juntas por amor.
- Akrabası mı? - Değil. - Onunla evli mi?
Sólo un amigo.
- Zaten evli. Değil mi?
- Ya está casado. ¿ Verdad?
O durumda en önemli müttefikiniz kendi becerileriniz değil evli kadınların, evliliklerinden kaynaklanan tatminsizlikeri olur.
Entonces, sus cualidades no son su principal aliado... sino el aburrimiento de la mujer casada.
Genç değil, zengin değil, akıllı değil. Ve elbette evli biri.
No soy joven, ni rico, ni galante, ni apuesto y además no soy libre.
Bir adamla değil de bir şirketle evli olduğunu düşündün mü hiç?
¿ Y no te preguntas si te casaste con un hombre o una empresa?
Zengin bir kadınla evli olmak kolay değil.
No es fácil estar casado con un heredero.
Hâlâ o evli hatunla takılıyorsun, değil mi?
Sigues saliendo con esa mujer casada, ¿ no?
evli değilsin 19
evli değilim 61
değil mi 44479
degil mi 350
değil 1746
değilim 815
değildi 207
değilsin 303
değilmiş 21
değildir 62
evli değilim 61
değil mi 44479
degil mi 350
değil 1746
değilim 815
değildi 207
değilsin 303
değilmiş 21
değildir 62
değilmi 114
değiliz 102
değilse 32
değilsiniz 26
değil mi canım 39
değil mi dostum 28
değil mi anne 66
değil miyim 77
değil misin 154
değil mi çocuklar 56
değiliz 102
değilse 32
değilsiniz 26
değil mi canım 39
değil mi dostum 28
değil mi anne 66
değil miyim 77
değil misin 154
değil mi çocuklar 56