English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → İspanyolca / [ H ] / Hayal kırıklığı

Hayal kırıklığı Çeviri İspanyolca

11,897 parallel translation
Wasabi tozlu deniz kestanesi, konsept olarak iddialı olsa da hayal kırıklığıydı.
"El uni con nieve de wasabi, si bien era un concepto ambicioso terminó siendo una decepción".
Noma, tam bir hayal kırıklığıymışsın.
Noma, eres una decepción.
- Beni hayal kırıklığına uğrattın.
Me has decepcionado.
Sen de mi beni hayal kırıklığına uğratacaksın yoksa soğutma silahın lazerlerin enerji kaynağının icabına bakacak mı?
¿ También vas a decepcionarme? ¿ O esa pistola de frío tuya va a encargarse de la fuente de alimentación de la rejilla láser?
Sophie, hayal kırıklığına uğramanı anlıyorum,... ama bence beklentilerini gözden geçirmen iyi olur.
Sophie, entiendo que estés decepcionada, pero quizá deberías rebajar tus expectativas.
Hayal kırıklığına uğratmak istemem ama bu basit bir...
Bueno, odio decepcionarte. pero parece el típico, viejo...
- Hayal kırıklığı yaşamadınız mı?
¿ No está enfadado?
Çünkü aileni hayal kırıklığına uğratmak nasıl bir şey bilmiyorsun.
Porque no sabes lo que es decepcionar a tus padres.
Ve Bay Kane, beni hayal kırıklığına uğratmayın.
Oh, y Sr. Kane, no me decepcione.
Hayal kırıklığını uğramamışsındır umarım.
Espero que no estés muy decepcionado.
Ciddi bir hayal kırıklığına dönüşüyorsun.
Resultaste ser un una gran decepción.
Eğer buraya cevaplarını bulmak için geldiysen, hayal kırıklığına uğrayacaksın.
Si has venido aquí buscando respuestas sobre las películas, estarás decepcionada.
Seni hayal kırıklığına uğratmak istemedim.
Yo... No quería decepcionarte.
Yani o utanmıştı ve hayal kırıklığına uğramıştı
Quiero decir... él está decepcionado y avergonzado.
Onu hayal kırıklığına uğrattım.
Lo destripé.
İnsanları hayal kırıklığına uğratmayı hiç sevmem ama pek noel havasında değilim.
Bueno, odio decepcionar a la gente, pero no me siento muy navideño.
Yaptığım onca şeyden sonra beni yine hayal kırıklığına mı uğratacaksın?
Ahora, luego de todo esto, ¿ vas a decepcionarme de nuevo?
Onu hayal kırıklığına uğratan başka biri var mı?
- ¿ Alguien más lo decepcionó?
- Çok hayal kırıklığına uğradım.
- Me siento tan decepcionado.
Seni hayal kırıklığına uğratmak istemem Phil ama yakın bir zamana kadar normal şeylerle uğraşıyordum, doğaüstü şeylerle değil.
Ya sabes que odio decepcionarte, Phil... pero hasta hace poco... estaba en el juego de inteligencia habitual... no el paranormal.
Asla hayal kırıklığına uğratmıyor.
Él nunca decepciona.
Ben de hayal kırıklığına uğradım.
Bueno, yo también estoy decepcionado.
Hayal kırıklığınızı anlıyorum.
Entiendo vuestra frustración.
Sanırım seni hayal kırıklığına uğrattım.
Creo que fallé contigo.
Şimdiyse bana bakınca yalnızca hayal kırıklığı hissediyor.
Y ahora cuando me mira, lo hace con decepción.
Rakamlar tam bir hayal kırıklığı.
Las cifras son decepcionantes.
- Beni büyük hayal kırıklığına uğrattın.
- Me has decepcionado. - ¿ Yo te decepcioné?
İnan bana kimse benden çok hayal kırıklığına uğramamıştır.
Créame, nadie está más decepcionado que yo.
Ayrı hayal kırıklığını ben de yaşıyorum Teğmen.
Comparto su frustración, teniente.
Siz çocuklar adamı hiç hayal kırıklığına uğratmıyorsunuz, değil mi?
Nunca nos defraudan, ¿ verdad?
Tam bir hayal kırıklığıydı.
Eso fue una decepción.
Hayal kırıklığına uğratıyorsun beni.
Qué... me estás decepcionando.
Aslında annesi olarak tam bir hayal kırıklığıyım.
Honestamente, soy un gran fracaso como madre.
Hayal kırıklığımı düşünebiliyor musun?
¿ Puedes imaginar mi consternación?
Ne büyük hayal kırıklığı. Aslında sana bir teklifte bulunmadan buradan gitmemem söylendi.
Qué decepción.
Hiccup, sen tam bir hayal kırıklığısın!
Hipo, eres una decepción.
KİRA hayal kırıklığına uğradıysan, beni öldürmeyi deneyebilirsin.
Kira. trata de matarme de nuevo.
Rick'i hayal kırıklığına uğratamam hiç.
Nunca se me ha dado bien decepcionar a Rick.
Seni hayal kırıklığına uğrattığım için üzgünüm ama büyüdüm artık.
Siento decepcionarte, pero he madurado.
Bir şüphe ya da hayal kırıklığı mı seziyorum Bay Washington?
¿ Detecto cierta frustración... o duda, Sr. Washington?
Elmasları o arabada arıyorsan korkarım fena halde hayal kırıklığına uğrayacaksın.
Bueno, si estás en busca de los diamantes en ese auto, me temo que quedarás muy decepcionada.
Beni hayal kırıklığına uğratma.
No me falles.
Ondan sakladığım onu hayal kırıklığına uğratacak niyetim yasanın geçmemesini sağlayacaktı. Ve kardeşim de işine devam edebilecekti.
Lo que le he ocultado es mi intención de no defraudarle para que la Ley no se apruebe y se permita a mi hermano continuar con su trabajo.
Hayal kırıklığını nasıl karşıladığıma dair şüpheniz varsa diye.
Por si acaso tiene dudas sobre cómo proceso las decepciones.
Chris'in hayrına olduğu için mi böylesine üstüne gidiyorsun? Yoksa hayatında yaşadığın kendi hayal kırıklığını mı telafi etmeye çalışıyorsun?
¿ estás presionando tanto a Chris porque es lo mejor para él o intentas compensar tu propia decepción sobre cómo acabó siendo tu vida?
Komiser Warner, bu şehri hayal kırıklığına uğrattın.
Sargento Warner, has fallado a esta ciudad.
İki kere hayal kırıklığına uğramayı sevmem.
No me gustaria estar decepcionado dos veces.
Hayal kırıklığı.
Decepcionante.
Seni hayal kırıklığına uğratmadım.
Yo te ayude.
- Beni hayal kırıklığına uğratma.
Sí.
Ve bu hayal kırıklığı yaratıyordu.
Y era frustrante.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]