Hiçbir şey mi Çeviri İspanyolca
5,381 parallel translation
- Hiçbir şey mi?
- ¿ Nada?
Hiçbir şey mi?
¿ Nada?
- Hiçbir şey mi?
¿ Nada?
Babamın adaletini sağladığımda daha iyi hissedeceğimi düşünmüştüm. ... ama kızgınlığım geçtiğinde hiçbir şey hissetmedim.
Pensé que una vez obtuviera justicia por mi padre me sentiría mejor, pero una vez dejé de sentirme enfadada, todo lo que sentí fue... empatía.
Ailem için, hayır, hiçbir şey.
Para mi familia, no, nada.
Ray aynı zamanda bir müşteri yani onun hakkında hiçbir şey söyleyemem.
Bueno, también es mi cliente, por lo que no puedo soltar prenda sobre él.
- Benim selefi Mösyö Lambert, çok çok sizinle uzlaşmacı ve hiçbir şey getirdi.
Mi colega, el Sr. Lamberti, ha sido muy condescendiente y sólo ha empeorado todo.
Eşimin işleri ve çocuklarımla sürekli meşgulüm. Ama artık hiçbir şey için heyecan hissetmiyorum.
Y estoy ocupada todo el tiempo con las cosas de mi marido y las de mis chicos, pero ya no me siento emocionada por nada.
Hiçbir şey onun kadar eğlenceli değildi, değil mi?
No había nada tan divertido como eso, ¿ verdad?
Email'imi her kontrol ettiğimde,... ve hiçbir şey göndermemiş olduğunda, ölmek istiyorum.
Y cada vez que compruebo mi correo y no ha escrito... solo quiero morir.
Yaptığım şey çeşitli yerlere gidip oradaki ilginç insanlarla röportaj yapmak ve bunları en yakın arkadaşıma anlatmak ki o buna ilk elden şahit olamıyor çünkü hiçbir yere uçakla gidemiyor.
Lo que hago, yo... Viajo para entrevistar gente interesante o rara. Y se lo describo a mi mejor amigo.
Hiçbir şey öğrenmedin mi?
¿ Es que no has aprendido nada?
Paramı aldın ve bana karşılığında hiçbir şey vermedin.
Usted ha cogido mi dinero y no me ha dado nada.
- Yani ben hiçbir şey yapmadım öyle mi?
- Pero no actué.
Başlarına hiçbir şey gelmeyecek. Size söz veriyorum.
No les ocurrirá nada, tiene mi palabra.
Avusturya'nın Almanya ile müttefikliğinin hiçbir şey ifade etmediğine mi inanıyorsun?
¿ No crees que la alianza de Austria con Alemania significa algo? No seas obtuso, Winston.
Sanıyorum ki savaş diplomasisinde öyle bir zaman gelir ki kural haricinde hiçbir şey ayakta kalmaz, öyle mi?
Supongo que viene un tiempo de guerra diplomática... donde no queda nada en pie, excepto los principios.
- Seni görmeye mi geldi? - Hiçbir şey istemedi.
- ¿ Vino a verte?
- Ne demek hiçbir şey? Ne oldu yüzüne? Phillip ile birlikteyken mi oldu bu?
¿ Te pasó esto mientras estabas con Phillip?
Babamla birlikte onlara para verdiniz ve bana hiçbir şey söylemediniz.
¡ Tú y mi padre les pagaron y ni siquiera me dicen lo que estaba pasando!
- Hiçbir şey görememişler mi?
- Ellos no vieron nada.
Birilerinin gelip çadırımızı, yiyeceğimizi, suyumuzu aldığını ve başımıza X işareti koyduğunu ve senin de hiçbir şey duyup görmediğini mi söylüyorsun bana?
¿ Me estás diciendo que alguien vino, tomó la tienda, la comida, el agua, nos dibujó una X en la frente y tú no oíste ni viste una mierda?
Kedime hiçbir şey yapma.
No le hagas nada a mi gato.
- Ne yapıyorsun nasıl olduğunu sordum. Hey, ne oldu? Ailem her zaman hiçbir şey için iyi olmadığımı söyledi...
Mis padres nunca preguntaron cómo estaba y ustedes me recibieron muy bien, ahora eres mi tío!
- Hiçbir şey. Lucky gibi hayattan zevk almak için, Lucky olmalısın
¿ Qué harán los policías hacer si estoy celebrando en mi casa con mi dinero?
Senin önünde cipini çaldı ve hiçbir şey yapamadın mı?
Sólo tengo que terminar la tarea aquí. Averigüe quién atacó a mi hijo.
Bana soruyorsan, övgülerimden başka hiçbir şey duymayacaksın.
No oirás más que elogios de mi parte si me preguntan.
Dinleyici'min sonradan duymasını istemiyorsan hiçbir şey söyleme.
No digas nada no quieres mi oyente para escuchar más tarde.
Eğer babamın cinayeti ile ilgili hiçbir şey bulamazsam,
Si encuentro que has tenido algo que ver con la muerte de mi padre,
Günde 24 saat boyunca bir yerde kapalı olmanın nasıl bir şey olduğu hakkında hiçbir fikrin yok, değil mi?
Supongo que no tienes ni idea lo que supone estar encerrado 24 horas al día.
Karımın hiçbir şey bulmasını istemedim, kızın ucuz parfümünün kokusunu falan.
No quería que mi mujer encontrara nada... que oliera el perfume barato de la chica.
Crystal Cam favorim çünkü söyleyemeyeceği hiçbir şey yok.
El Cam de cristal es mi favorito porque no hay nada que él no dirá.
Kocam hiçbir şey yapmadı.
Mi marido no hizo nada.
Bensiz hiçbir şey yapmamalıydın.
No deberías haber hecho nada sin mi.
Hiçbir şey yapamazlar çünkü onlar korkmuş koyunlar ve değneğim nereyi gösterirse orayı izleyecekler.
Ellos no harán nada porque son pequeñas ovejas asustadas siguiendo mi cayado a donde quiera que vaya.
Babam hiçbir şey yapmadı.
Tienen que dejar que se vaya. Mi padre no ha hecho nada de esto.
Sana hiçbir şey olmasına asla izin vermeyeceğimi biliyorsun değil mi?
Sabes que nunca dejaría que te ocurriera nada, ¿ no?
Bu, hayatımdaki en önemli an çünkü üzerinde çalıştığım hiçbir şey faydalı olmadı.
Este es el momento más importante de mi vida porque todo lo que he hecho no ha sido útil.
Buradan çıktığımda hiçbir şey eskisi gibi olmayacak değil mi?
Cuando salga de aquí, nada será igual, ¿ verdad?
Yine birebir aynı şeyleri söyleyeceğim. Ve yine sana hiçbir şey ifade etm... Annem beni deli ediyor.
Voy a decir las mismas cosas exactas y entonces tendremos nada mi mamá me vuelve loca.
Öyle bir şey yapmak istemem ama sen ortağımı öldürürsen ve ben hiçbir şey yapmazsam, nasıl bir adam olurum?
No quiero hacerlo, pero, ¿ cómo me voy a ver, si matas a mi compañero, y no hago nada?
Evet, hayatımda ki en iyi öpücüktü. İtalyan bir araba yarışçısını gün batımında öpmek gibiydi. Ama bu hiçbir şey ifade etmiyor.
sí, el mejor beso de mi vida, es como besar a un piloto de carreras italiano al atardecer, pero en el fondo no significa nada, la gente se pasa en las despedidas de soltero.
Hayatımda,'sen olmayan'hiçbir şey olmasını istemiyorsun.
No quieres que tenga nada en mi vida que no seas tú.
Bu sabah, kızımın körleştiğini ve elimden hiçbir şey gelmeyeceğini söyledin.
Esta mañana, me dijo que mi hija iba a quedarse ciega y que no había nada que pudiera hacer para ayudarla.
Hiçbir şey söylemeden mi gitti?
¿ Sin nada?
Bize karşı hiçbir şey hissetmedi, değil mi?
Ella nunca sintió nada por nosotros, ¿ cierto?
Kahramanıma hiçbir şey, vanilyalı bir İtalyan çöreği gibi hayatımı kurtardığın için sağol, diyemez.
Para mi héroe. Nada dice "Gracias por salvarme la vida" como la vainilla Bombolini.
Annem eskiden haftalarca ortadan kaybolur sonra bir anda hiçbir şey olmamış gibi geri dönerdi.
Mi mamá solía desaparecer por semanas en una época y aparecía de la nada un día como si nada hubiera pasado.
Kendimi kurtarmak ve seni orada bırakmak için insanlığımı kapatmam gerekti, lanet olası! Ben de şalteri kapattım ve hiçbir şey hissetmedim. Ne vicdan, ne pişmanlık, ne acı.
Para salvarme, y dejarte, tuve que apagar mi humanidad, maldita sea, así que apagué el interruptor y no sentí nada... nada de remordimientos, ni arrepentimiento, ni dolor.
O yüzden bodrumumdaki hiçbir şeyden haberi olmayan bir melez ile bir mağara dolusu uyuyan gezginler dışında senin dışında elimde bir şey yok. O yüzden bana lideriniz Markos'un yerini söylemelisin.
Así que, a parte de un híbrido completamente negado en mi sótano y una cueva llena de viajeros dormidos, no tengo nada con qué seguir excepto tú, así que necesito que me digas dónde puedo encontrar a tu líder Markos.
Kızımdan daha önemli hiçbir şey olamaz Jonas.
No hay nada más grande que mi hija, Jonas.
hiçbir şey 4260
hiçbir sey 26
hiçbir şey anlamadım 43
hiçbir şey anlamıyorum 56
hiçbir şey yok 457
hiçbir şeye dokunma 57
hiçbir şey istemiyorum 65
hiçbir şey yoktu 36
hiçbir şey olmuyor 60
hiçbir şeye ihtiyacım yok 25
hiçbir sey 26
hiçbir şey anlamadım 43
hiçbir şey anlamıyorum 56
hiçbir şey yok 457
hiçbir şeye dokunma 57
hiçbir şey istemiyorum 65
hiçbir şey yoktu 36
hiçbir şey olmuyor 60
hiçbir şeye ihtiyacım yok 25