English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → İspanyolca / [ I ] / Iyi seçim

Iyi seçim Çeviri İspanyolca

944 parallel translation
Çok eğleneceğimize eminim. Kesinlikle iyi seçim yapıyorsun. Onun gibi birini görmemiştim.
Ya era hora de que saliéramos a divertirnos porque llevamos encerrados una buena temporada.
Evet, ama uzun vadeli bakarsan Cherry en iyi seçim.
Sí, pero Cherry es a la larga la mejor elección.
At kulübü en iyi seçim olacak.
El Club Hípico es el sitio ideal.
Ben sizin tarifinizdeki o akıllı kadın değilim. Yalnızlık benim için hâlâ en iyi seçim.
Y como no soy la mujer lista de la que hablaba usted, elegí la soledad.
Ama şu an ki duruma bakılırsa, bu en iyi seçim değil.
Pero tal como está la cosa, no creo que sea lo más indicado.
Kendimi bu organizasyona başkan seçeli on yıl oluyor ve benden duymanız gerekirse, iyi seçim yaptınız.
Han pasado ya diez años desde que me elegí presidente de esta organización, y, si queréis mi opinión, supisteis escoger bien.
Çok iyi seçim yapmışsın.
Has conseguido una ganadora.
Baudelaire, iyi seçim.
Voltaire no está mal.
Sabotaj ya da bilgi analizi için iyi seçim.
Puede hacer sabotaje o analizar informacion.
Bir bakıma iyi bir seçim yaptığını söyleyebilirim.
Elegiste al hombre correcto, en cierta manera.
- Daha iyi bir seçim olamaz.
- No podrías hacerlo mejor.
Annem de çok seviyor onu. Senin için iyi bir seçim olur.
A nuestra madre le gusta, por tanto es la chica adecuada para ti.
İyi bir seçim olup olmadığını görmek için deneyelim mi?
Pruébelo para ver si he hecho una buena compra.
Az kaldı. - Koruma için iyi bir seçim olmuş.
Buena elección como guardaespaldas.
Peri masalında sadece iyi ve kötü arasında seçim yapabilirsiniz.
Cuentos de hadas... Solo puedes elegir entre el bien y el mal.
Seçim çalışmaları her sabah iyi gidiyor.
Las elecciones van siempre bien.
Yaşamak için seçim yapmak daha iyi olur.
Elegir la manera de vivir, eso es lo difícil.
İyi seçim!
Menuda tela.
Ama sonuca bakarsak, iyi bir seçim yapmışlar.
Pero al parecer por los resultados obtenidos, eligieron muy bien.
İyi seçim, değil mi?
Sé escogerles, ¿ eh?
Bunu kabul etmekten nefret etsem de bence iyi bir seçim yaptı.
Odio admitirlo, pero creo que eligió bien.
Sen daha iyi bir seçim yapmışsın. Nasıl geçti?
Buena idea. ¿ Y cómo fue?
Bana göre iyi bir seçim. - Ne?
Gracias.
Onun iyi bir seçim olduğuna emin misin?
le dirías...
Daha iyi bir seçim olamazdı.
No podía haber salido mejor.
Öyle. Hikokuro iyi bir seçim.
Es cierto, Hikokuro se ha ganado una gran reputación.
Seçim kaçınılmazdı. İyi müşteriler kaldı.
Una criba no hace daño.
Hedef talimi için çok iyi bir seçim.
Qué sitio para ejercitar la puntería.
Yeniden seçim.. ki sizin için daha iyi olmayacak.
Nuevas elecciones, en las cuales nos les irá mejor.
Onun teorisine göre, ki bence mantıklı,.. ... insanların gerçekten iyi olması için iyi ve kötü arasında özgür bir seçim yapıp iyiyi seçmeliler.
Mira, la teoría de Dios, y no pienso rebatirla, es que para que las personas sean buenas de verdad, deben elegir libremente entre el bien o el mal, y optar por el bien.
İyi seçim.
Ha elegido bien.
Senin için iyi bir seçim değilim.
No te convengo.
Tam da seçim yılında, kendi hücrende... çıplak şekilde kilitlenmiş bulunmanı... olay haline getirmek iyi bir strateji olmayabilir.
Que le encuentren encerrado y desnudo en su propia cárcel... en año de elecciones... y airearlo demasiado podría ser una mala política.
Belki de BU NNT'ye seçim kampanyanız doğrultusunda özel bir teklif için iyi bir fırsat.
Quizá esta sea una buena oportunidad para ofrecer a la NNT una exclusiva sobre su campaña de reelección.
"You Stole My Heart." iyi bir seçim.
"Me has robado el corazón"... borrego...
İki iyi ya da iki kötü arasında seçim yapman gerektiğinde şunu hatırla :
Cuando debas escoger entre un bien y otro o entre un mal y otro recuerda esto :
İyi bir seçim yap.
Elige bien, chico.
Evlat, çok iyi bir seçim yaptın.
Chico, has escogido a la mejor.
Şey, iyi bir seçim yapmışsınız, Komiser.
Eligió a todo un personaje, teniente.
- Çok iyi bir seçim. * Endişelendirmiyor beni *
Buena elección.
Ama bir seçim yapmalıyız ve askeri çözüm şu an en iyi seçenek.
Pero usted debe hacer la elección, y la creo que la opción militar es la mejor
Şey, daha iyi bir seçim yapamazlardı.
No podían haber elegido mejor.
Ayrıca, çevrenin kirletilmesi, yerel seçim öncesi, hiç iyi değil.
Estamos contaminando la ciudad... Eso no es bueno para las elecciones.
- Seçim çok iyi geçti...
- Sr. Prefecto, las elecciones...
İstediğimiz şekilde davranmaya uygarlığınızın temelindeki iyi ve kötü arasında seçim yapmaya özgürüz.
El libre albedrío el elegir entre una cosa y otra entre una acción y otra, entre el bien y el mal es el cimiento de nuestra civilización.
Çok iyi bir seçim yapmışsın Cy.
Te sacaste una buena, cuando la encontraste, Cy.
Babam bundan daha iyi bir seçim yapamazdı. Sizi görme şerefine erişmek benim için büyük bir mutluluk.
Es verdad que mi padre, Madame, no pudo haber mejor eligido, y es una felicidad poder verla.
Umarım iyi bir seçim yaparsın.
Le deseo que su elección sea acertada.
Ne iyi bir seçim yaptığımı şimdi daha iyi anlıyorum.
Oh por supuesto.. Lo se lo se.
- Evet! - İyi seçim.
- Es una elección sabia.
- Burası, kalman için hiç iyi bir seçim değil.
- Éste es el peor sitio para quedarte.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]