Sadece soruyorum Çeviri İspanyolca
848 parallel translation
Sadece soruyorum.
Sólo pregunto.
Sadece soruyorum.
Solo pregunto.
Sadece soruyorum.
Sólo le pregunto. ¿ Y?
Hayır, sadece soruyorum.
No, estoy preguntando.
Sadece soruyorum.
Sólo por saber.
Ben sadece... Sadece, yıllardır biriktirdiklerimi herhangi birisine kaptırmak istemiyorum. Sadece soruyorum hepsi bu!
Yo solo no quiero que otro se quede con lo que me costó años acumular.
Sadece soruyorum.
Sólo preguntaba.
Sadece soruyorum.
Sólo estoy preguntando.
- Sadece soruyorum, hepsi bu.
- Era una pregunta, nada más.
Sadece soruyorum.
- Era sólo una pregunta.
- Sadece soruyorum.
- Sólo lo estoy preguntando.
Sana sadece soruyorum. Bilirsin?
Sólo quería preguntártelo.
Şey, tamam, üzgünüm, sadece soruyorum.
Perdona, sólo preguntaba.
- Sadece soruyorum.
- Sólo pregunto.
neden bilmek istiyorum sadece soruyorum hepsi bu.
Espero sólo una explicación, cualquiera que sea.
Sadece soruyorum!
¡ Sólo pregunto!
Sadece soruyorum.
Solo preguntaba.
Sadece soruyorum.
Sólo le pregunto.
Onu suçlamıyorum, sadece soruyorum..
Yo no le estoy acusando, sólo estoy pidiendo...
- Sadece bir soru soruyorum
Solo estoy haciendo una pregunta.
Sadece Paul'un bu suçlamadan nasıl kurtulacağını soruyorum.
Sólo quiero saber cómo Paul podrá recusar la acusación.
Öyle demedim, sadece nerede olduklarını soruyorum.
- No dije que no. - Sólo dije que dónde están.
Sadece önemli olup olmadığını soruyorum.
Sólo te pregunto si es importante.
Sadece soruyorum, Johnny.
Sólo pregunto, Johnny.
- Ben sadece sorular soruyorum.
- Sólo estoy preguntando.
Ben sadece soruyorum.
sólo era una pregunta.
Sadece bilgim olsun diye soruyorum Bay Holden..... bir fikir adamı, bir otelde ne yapar?
Sólo para mi información ¿ qué hace un hombre de ideas en un hotel?
- Sadece, nasıl olduklarını soruyorum.
- Nada, solo quería saber cómo estaban.
Kusura bakmayın, sadece kitap yazmak için ta buralara kadar gelmeniz çok tuhafıma gitti de, o yüzden soruyorum.
Perdone, solo preguntaba porque encuentro extraño... que haya venido precisamente a este lugar a escribir sus libros.
General Tanz, bağışlayın ama sadece merakımdan soruyorum.
General Tanz, perdóneme, pero es sólo por satisfacer mi curiosidad.
Sadece öğrenmek için soruyorum.
Solo es por saber. Me interesa.
Evet, önceden de dediğim gibi, size sadece şunu soruyorum.
Se lo pondré de otra manera.
Seni gereksiz yere meraklı olmaya yönlendirmiyorum sadece kendi başının çaresine bakmak için çok genç olduğundan soruyorum.
Y mira que no te lo pregunto por curiosidad malsana. Lo hago por ella, que aún es muy tierna para saber defenderse.
Sana sadece onun iyiliği için ne yaptığını soruyorum.
Solo te pregunto qué virtudes veías en él.
Ben sadece soru soruyorum, madam.
Sólo les estoy haciendo una pregunta.
Sadece bir araştırma var mı diye soruyorum.
Sólo estoy preguntando si hay una investigación.
Uzun yoldan geldim... Sadece demirciyi soruyorum!
Por todo el camino... he preguntando por el herrero
Sadece sana böyle bir dedikodu çıkaracak mısın diye soruyorum.
Te pregunto si vas a hacer el chisme que lo tengo.
Sadece kendim için soruyorum :
- Por curiosidad, dígame,
Ona sadece kimin tarafında olduğunu soruyorum.
Sólo quiero saber de que lado está.
- Sadece soruyorum.
Es sólo una pregunta.
Hayır, sadece bir şey soruyorum.
No, sólo te pregunto...
Ben sadece, Nixon afını soruyorum.
Solo quiero un indulto como el de Nixon.
- Sadece bir soru soruyorum.
- Te estoy haciendo una pregunta.
Sadece merakımı gidermek için soruyorum. Çünkü bunu benim...
Dímelo sólo para satisfacer mi curiosidad.
Sadece meraktan soruyorum, Wes, diğer kurbanları tanıyor muydun?
Sólo por curiosidad, Wes, ¿ conocías a alguna de las demás víctimas?
Soruyorum sadece.
Sólo pregunto.
- Sadece nereye gitmek istediğini soruyorum.
- Sólo te estoy preguntando a donde quieres ir...
Sadece meraktan soruyorum, bu iş ne zaman olacak?
Sólo por curiosidad, ¿ cuándo tendría que suceder?
Sadece meraktan ve polisler dünyanın her tarafında polis olduğu için soruyorum. Siz Sovyetler, strese karşı ne yapıyorsunuz?
Sólo por curiosidad y porque un policía es policía estés donde estés, dígame : ¿ cómo combatís el estrés los soviéticos?
Soruyorum sadece.
Te lo pregunto...
soruyorum 35
sadece sen 117
sadece sen ve ben 157
sadece 2704
sadece bu mu 17
sadece sordum 78
sadece merak ettim 133
sadece benim 48
sadece sen varsın 16
sadece bir adam 18
sadece sen 117
sadece sen ve ben 157
sadece 2704
sadece bu mu 17
sadece sordum 78
sadece merak ettim 133
sadece benim 48
sadece sen varsın 16
sadece bir adam 18
sadece merak ediyorum 23
sadece senin 16
sadece beni 16
sadece seni 36
sadece bir gece 27
sadece ben 126
sadece biraz 87
sadece ikimiz 113
sadece bekle 58
sadece bir kere 62
sadece senin 16
sadece beni 16
sadece seni 36
sadece bir gece 27
sadece ben 126
sadece biraz 87
sadece ikimiz 113
sadece bekle 58
sadece bir kere 62